Anlaşılmayan Bir Nesil Geliyor
Yazar Gamze Seydim • 8 Şubat 2024 • Yorumlar:
Çocuklarımızın sahibi biz değiliz. Danışmanlık sürecimde görüştüğüm gençlerden aldığım ortak izlenim, kendilerini yönetmeye çalışan ve sanki kafalarındaki şablona oturtmaya çalışan anneler, ilgisiz babalar ve mutsuz çocuklar. Mutluluğu dışarda arayan bir nesil. Aslında bakacak olursak ne büyük bir tehlike. Güven duygusu ailede oluşur ve maalesef ailede bu güveni bulamayan ve dışarda arayan bir nesil var. Benim emeklilik hayatımdan sonra dört aydır gördüğüm tablo bu. Ve hep şu his uyanıyor içimde gençleri dinleyince. Şu psikolog koltuğunda gencin anne babasının oturmasını ve benim gözümden de değil, direk çocuklarının ağzından kendilerini dinleseler. Bilmeden iyilik yapıyorum diye yaptıkları baskıları, yanlış tutum ve davranışları ya da ilgiyi evine, eşine, çocuklarına veremeyen babalar çocuklarının ağzından bir kendilerini dinleseler acaba benim yüreğimde hissettiğim acıyı onlar da hissederler mi diye düşünüyorum bazen. Biraz bu duyguyu onlara hissettirebilmek için gencimizden de izin alarak ya onların ağzından yazılmış bir mektubu kendilerine teslim ediyorum ya da onlardan izin alarak bir görüşme sağlıyorum anne babayla. Bazılarında kabulleniş ve sessizlik ve bir damla gözyaşı ve giderken minnetle edilen teşekkürler. Bazılarında da önce inkar mekanizması ve kendini savunma ama diğer ebeveynin gözünden de kendini dinleyince bir kabul ediş sürecine giriş. Ama bazı gençlerimde ise bu durumla yaşamayı öğrenme ve kelimenin tam anlamıyla süreçle dans etme ve müthiş bir olgunluk gösterme. Zannedersin ki anne çocuk olmuş, çocuk anne….
Ve hep düşündüğüm ve icraate kesinlikle geçmesi gereken bir durum çıkıyor karşımıza aslında sağlıklı nesiller yetiştirebilmek için. O da anne baba adayı okulu ve anne baba okulu. Çünkü geçmişimizden getirdiğimiz olumsuz tutum ve davranışlar, anne babalarımızdan gördüğümüz yanlış modeller veya başarı odaklı yetiştirmeye çalıştığımız çocuklar mutsuz bir nesli de beraberinde getiriyor. Mutsuz bir nesil de beraberinde bağımlılık, intihar düşünceleri, suç işlemeye meyilli bir gençliğin de maalesef önünü açıyor.
Belki çok karamsar bir tablo yansıtmış olabilirim ama çözüm de aslında bir o kadar basit. Önce karı koca olmayı başarabilmekle işe başlamak ve mutlu bir aile ortamı sağlandıktan sonra aileye gelen bebekler ve bu dönemde güvenli bağımlılıkla birlikte sevgi, saygı ve güven ortamı içinde büyütülen çocuklar… bu kadar basit aslında. Ama bu süreçte eş olabilmek eşimize ve büyük bir özlemle yuvamıza beklediğimiz çocuklara sahip olunca onların bize Allah’ın emaneti olduğunu unutmadan her şeyden önce ona güvendiğimizi ve her türlü zorlukta yanında olduğumuzu hissettirerek sevgiyle, gerçekten kendimizi adayarak büyütmek, proje çocuğu gibi yetiştirmemek, akışta kalarak, onun duygusuna, enerjisine, sevincine, kişiliğine saygı duyarak, onu destekleyerek büyütmek… bu kadar basit aslında.
Uzm. Psk. Gamze Seydim