Ben Aslında Ekmek Yemiyorum
Yazar Mine Telek • Diyetisyen • 30 Mayıs 2019 • Yorumlar:
Bir diyetisyenin belki de en çok duyduğu cümlelerdir. ‘ben aslında ekmek yemiyorum’, ‘zayıflamak için ekmeği kestim’, ‘Ama siz çok ekmek yazdınız’… bu cümleleri uzatmak mümkün. Bu cümleler aynı zamanda ‘ben kilo veremiyorum’ cümlesini barındırır. Aslında günümüzde bu sorunun en temel kaynağı protein ağırlıklı beslenmenin kilo vermedeki tek çözüm yolu gösterilmesi.
Karbonhidrat konusunda, dünya otoritelerinin kabul ettiği bir kural var. Günlük enerjinin %50’ye yakını karbonhidratlardan gelmelidir. Söz konusu böyle olunca protein ağırlıklı diyetlerde bir soru işareti oluşuyor. Daha sonra neden ekmek peki??? Ekmekten ekmeğe de yol çok aslında; ekmeğin yapılışında ki un en önemli unsur. Günlük posa alımını arttırmak ve kan şekerinizi zıplatmak istemiyorsanız; tam taneli, tam buğday, çavdar gibi fazla insanın oynayarak bozmadığı unlardan olması en önemli faktör. Diğer önemli unsur miktarı, işte biz tam bu noktada biraz tökezliyoruz sanırım. Ekmek temel besinimiz kabul edersek ekmek yerine geçen , bulgur, makarna , patates gibi yiyecekleri de kapsamış oluyoruz. Ekmeği kesmenize rağmen günlük almanız gereken karbonhidrat miktarından daha fazlasını alıyor olmayasınız? Cisim olarak ekmeği kaldırmak kolay, ancak ekmek gibi etki eden, yakabileceğinden çok karbonhidrat içeren besinleri nasıl yapsak? Örneğin; ekmek yemedim canım akşam yemeğinde bir tabak dolusu makarna yiyen birisi ortalama 15 dilim ekmek, ikindi çayının yanında 4 tane mercimek köftesi yiyen birinin 2 dilim ekmek tüketmesi, sabah kahvaltıda sadece simit yiyorum diyen birinin 4 dilim ekmek tüketmesi… Bu örnekleri uzatmak mümkün. Bu sorunları çözmek için öncelikli olarak günlük ne kadar karbonhidrat ihtiyacınız var, hangi karbonhidratları tüketebiliriz sorularına cevap alarak ilerlerseniz başarılı ve mutlu son sizi bekler.
Hayal ettiğiniz bedenlerin sizlerin olduğu günler dilerim.