Bonzai Tek Kullanımda Dahi Beyinde Hasara Neden Olabiliyor!
Yazar Burak Toprak • Psikiyatrist • 12 Mayıs 2017 • Yorumlar:
Psikiyatrist Dr. Burak Toprak, bonzai gibi uyuşturucuların tek kullanımda dahi beyinde kalıcı hasar bıraktığını ve yine bir kez kullanımda dahi bağımlılık, ani kalp krizi ve psikiyatrik hastalıklara neden olduğunu belirtti.
Bonzainin bağımlılık potansiyelinin ve ölümcül etkisinin çok fazla olduğunu belirten Dr. Toprak şunları söyledi: "Kullanan kişide rüyada olma hali, enerjik, neşeli hissetme, boşlukta yüzme hissi verebilir. Ayrıca susuzluk ve açlık hissi, ağız kuruluğu, çarpıntı hissi, sersemlik hissi, kafa karışıklığı, gerginlik, saldırganlık, unutkanlık, görme sorunları, kâbus görme, şüphecilik, halüsinasyon gibi şikayetlere neden olabilir. Kullanıcılar ilk başlarda diğer maddelere göre daha ucuz olduğu ve etkisinin daha şiddetli olduğunu düşünerek bu maddeyi kullanmaya başlıyorlar ve ilk kullanımı takip eden aylarda ikinci, üçüncü kullanım gerçekleşmekte ve kişi bir anda bonzainin esiri haline geliyor. Maalesef bonzaiye ulaşmak ve satın almak çok kolay olduğu için tüm gençler şuan ciddi bir risk altında. Özellikle doğal bir görünüm verilerek pazarlandığı için kullanıcılar bu maddeyi korkusuz bir şekilde kullanmaya başlıyor."
BONZAİ, PSİKOZA DA NEDEN OLABİLİYOR
Bonzai kullanıcılarının ruhun bedenden ayrıldığı hissine kapıldığını söyleyen Dr. Toprak sözlerine şöyle devam etti:
"Bonzai kullanıcılarının deneyimlerinde kendilerini bonzainin etkisi ile bir daha asla girmek istemedikleri bir ölüm tiribine girerler. O sırada dayanılmaz bir bunaltı, keyifsizlik, paranoyalar, yok olduğunu düşünme, sanki bedeni ruhundan ayrılmış gibi hissederler, çok fazla bunaltı yaşadıkları için kendilerini öldürmeyi düşünürler ve bazen çevresini tehdit olarak algılayarak diğer insanları öldürme isteği yaşarlar. Bonzai hızlı bir şekilde beyni etkileyerek kalıcı unutkanlıklar, dikkati toplayamama, öğrenme güçlüğü gibi ömür boyu sürecek rahatsızlıkların başlamasına neden olmakta. Bazen erken yaşlarda bunama benzeri hastalıklar, geri dönüşü olmayan akıl hastalıklara neden olabilmektedir. İlk kullanımda dahi kalp krizi ve ölüm görülebilmektedir. Özellikle son yıllarda psikiyatri servislerinde bonzai kullanımına bağlı psikoz tanısıyla başvurular artmaktadır."
ÇOCUKLARDA ANİ DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİKLERİNE DİKKAT
Bonzai kullanım yaşının 11'e kadar düştüğünü söyleyen Dr. Toprak şu belirtilere dikkat çekti ve aileleri uyardı:
"Çocuklarda ani davranış değişiklikleri, sinirlilik, anlanmsız öfke, okul başarısında düşme, aileye yabancılaşma, isyankar tavırlar, sosyal etkinliklerden uzaklaşma, arkadaş çevresinde ani değişiklikler, cilt renginde soluklaşma gibi belirtileri var. Bu durumlarda aileler çocuklarıyla madde kullanımı olup olmadığını sakin bir şekilde konuşmalı, amacınızın onu kırmak üzmek olmadığını, sadece son zamanlarda yaşamış olduğu davranış değişikliklerinin nedenini anlamaya çalıştıklarını ve ona yardımcı olmak istediklerini söylemeliler."
6 BAĞIMLIDAN SADECE 1'İ TEDAVİYE BAŞVURUYOR
Yapılan çalışmalarda 6 bağımlı hastadan sadece 1'inin tedavi için başvurduğunu belirten Dr. Burak Toprak şunları söyledi: "Yapılan çalışmalarda bonzai kullanımının kişilerin yakınları tarafından ancak 2-3 yıl geçtikten sonra fark edilebiliyor ve tedaviye başvurana kadar birkaç yıl geçiyor. Bu süreçte bonzai beyinde ciddi kalıcı hasarlara neden olmakta ve birçok hastalığın (bağımlılık, depresyon, şizofreni, bunama benzeri hastalıklar vb.) gelişmesine neden olmaktadır. 2 hafta süren yoksunluk belirtilerini yatıştırmak için ilaç tedavisi uygulanıyor. Tedavide kişinin duygu, düşünce ve davranışlarının farkına varması ve kabullenmesi hedeflenmelidir. Hastalara madde isteği ile baş etme yöntemlerinin öğretilmesi, tedavi motivasyonlarını arttırıcı yöntemler uygulanması gerekir. Maddeye yönelten riskli durumların (riskli arkadaşlıklar, stresör faktörler vb.) saptanması ve riskli durumlarla karşılaşınca çözüm becerilerinin farkına varması sağlanmalıdır. Ayrıca aileler bağımlılık konusunda eğitilmeli, ortaya çıkacak kriz dönemlerine müdahale edebilme yetilerinin geliştirilmesi ve çocukları ile yaşamış oldukları çatışma ortamının gidermek için müdahalelerde bulunulmalıdır."