Çalışan Anne Olmak
Yazar Elçin Konuk • Psikolog • 9 Ocak 2020 • Yorumlar:
Günümüzde hayat şartlarının giderek zorlaşması, maddi sıkıntılar sadece babanın çalıştığı eski aile yapılarında değişikliğe yol açmıştır. Artık özellikle de şehir hayatında ailenin geçimini sağlamak için her iki ebeveyn de çalışmakta ve çalışan annelerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Sadece maddi sıkıntılar değil, kadınların eğitim seviyelerinin artması da çalışmak istemelerine sebep olmuştur.
Kadınlarına iş yaşantısına girmesiyle hayat onlar için hem evde hem de işte koşuşturmaca ile geçen yoğun bir tempo ile devam etmektedir. Fakat annelerin çalışmasının çocukları olumsuz olarak etkileyeceğini düşünmek doğru değildir. Annenin çalışmasının çocuk üzerinde yaratacağı etkiler bazı faktörlere bağlıdır. Bu faktörlerin arasında annenin işi, çalışma koşulları, annenin eğitim düzeyi, anne- çocuk iletişimi, aile içi ilişkiler, annenin yokluğunda çocuğa bakan kişinin özellikleri, sağladığı bakımın uygun ve devamlı olması, çocuğun hangi gelişim basamağında bulunduğu ve çocuğun yaşı sayılabilir.
Yaş, üzerinde önemle durulması gereken faktörlerden biridir. Yaş ne kadar küçük olursa anneye
duyulan ihtiyaç o kadar artar.
Çalışan kadın ve çocuk konusunda ülkemizde yapılan araştırmalar, tutarlı sonuçlara
ulaşamamışlardır. Gerek uygulanan yöntem, gerekse uygulamanın yapıldığı grubun sayısal büyüklüğü ve temsil gücü açısından elde edilen sonuçları genellemek güçtür. Bu konuda yapılan bazı araştırma bulguları, çalışan annelerin çocuklarında, annesi çalışmayan çocuklara göre bazı davranış sorunlarının daha fazla olduğunu gösterirken, bazıları ise tersine; annesi çalışan çocukların psiko-sosyal gelişimlerinin annesi çalışmayan çocuklara kıyasla çok daha üstün olduğunu ortaya koymuştur.
Araştırmalar çocuğun kişilik gelişimi üzerinde annenin çalışıp çalışmamasının değil, ancak anne babanın çocuk yetiştirme tutumlarının etkili olduğunu ortaya koymaktadır.
Aşağıda çalışan annelere verilebilecek önerileri bulabilirsiniz:
• Çalışan anneler genellikle çocukları ile “yeterince vakit geçiremediklerinden yakınırlar. Oysa bu konuda yapılan araştırmalar gösteriyor ki, anne babası çalışan çocukların %85-90’ı böyle bir durumdan şikâyetçi değildir. Diğer bir ifade ile çalışan anne babaya sahip çocukları sadece %10-15’i anne babaları ile daha fazla vakit geçirmek istediğini söylemektedir. Ayrıca unutmamamız gerekir ki, çocuğunuzla geçirdiğiniz sürenin uzunluğu değil, kalitesi önemlidir. Annenin çocuğuyla birebir ilgileneceği bir zaman diliminin belirlenmesi, yapacaklarını onunla planlaması ve onun isteği doğrultusunda oyun oynaması çocuğuyla kaliteli zaman geçirmesini sağlamaktadır.
Annenin çocuk ile birlikte geçirdiği süre arttıkça birlikteliklerinin kalitesinin azalma olasılığı
vardır. Yani, çalışan annelerin düşündüğü gibi, çalışmayan anneler zamanlarının çoğunu
çocuklarıyla kaliteli bir şekilde geçirmeyebilirler. Bunun en önemli sebeplerinden biri bütün gününü çocuğu ile geçiren annelerin çocukların enerjilerine yetişemeyip bir süre sonra yorgun düşmeleri ve bunalmaları olabilir. Ya da anneler; yemek yapma, ev işleri, alışveriş, temizlik ve ütü gibi sorumlulukları tek başına üstlendikleri için çocukları ile gün içinde çok vakit geçiremeyebilirler.
• Çalışan bir anne olarak akşam işten eve geldiğinizde yemek hazırlamak, sofra kurmak, çamaşır yıkamak vb. gibi bir sürü ev işi yapmakla çocuğunuzla vakit geçirmek arasında kalıyorsanız, bu ikilemi çözmenin en uygun yollarından biri ev işlerini çocuğunuzla birlikte yapmaktır. Ona da sorumluluk verirseniz, bu durum hem onun hoşuna gidebilir, hem de günlük işlerinizi yaparken onunla ilgilenmeye devam etmiş olursunuz. Çocuğunuz ev işlerinde size yardımcı olmak istemeyebilir. Bu tür durumlarda onu teşvik edin; ama çatışmaya girmeyin.
• Bazı anneler oyun oynamaktan keyif almazlar. Hem sizin hem de çocuğunuzun birlikte yapmaktan keyif alacağı etkinlikler bulmaya çalışın.
• Fazla mesailerinizden dolayı eve geç gelen bir anneyseniz çocuğunuzun uyku saatini de buna göre ayarlamanız önerilir. Her çocuğun kısa bir süre de olsa her akşam annesini görmesi önemlidir.
• Çalışan annelerde en çok gözlenen davranışlar, çocuklarıyla yeteri kadar vakit geçiremediklerini düşündükleri için suçluluk duymaları ve onlara karşı aşırı hoşgörülü davranmalarıdır. Fakat unutulmaması gerekir ki çocuklar öyle görünmese de sınırlara ihtiyaç duyarlar ve ancak kuralların olduğu ortamlarda kendilerini güvende hissederler.
• Çalışan annelerde bir diğer görülen davranış ise neredeyse her akşam eve gelirken çocuklarına bir şeyler almalarıdır. Bu durum çocukta her akşam bir beklenti yaratmaktadır. Çocuklar annelerinin eve gelişini kendisine oyuncak ya da çikolata vb. gibi yiyecekler getireceği için değil, onlarla birlikte zaman geçirmek için beklerlerse anne ve çocuklar arasındaki ilişki daha sağlıklı olur. Bazı çalışan annelerin yaşadığı en büyük sıkıntı ise eve iş getirmek zorunda olmalarıdır. Bu durum kurumsal şirkette çalışanlarda gözlenebileceği gibi, annenin akademisyen ya da öğretmen olduğu durumlarda da görülebilir. İşten yorgun eve gelen anne hem yemek yapmak, sofra kurmak, toplamak vb gibi ev işleriyle uğraşırken hem de yarına yetiştirmesi gereken işleri düşünür. Bu tür durumlarda babaların annelere yardımcı olması annelerin stresini azaltabilir.
• Çalışan bir anne olarak eve iş getirdiyseniz, işinizi çocuğunuz uyuduktan sonra yapmanız
çocuğunuzla çatışma yaşama olasılığınızı düşürecektir. O gün eve getirdiğiniz işiniz fazlaysa ve çocuğunuz uyumadan önce de çalışmanız gerekiyorsa bunun çocuğunuza açıklayın. Çalışan annelerin yaşadığı en büyük sorunlardan biri de çocuklarına kimin bakacağıdır. Genelde bir büyükanne -anneanne veya babaanne- ya da bir bakıcı çocuğun sorumluluğunu anne ile birlikte üstlenir. Bu durum ise çocuğa karşı farklı tutumların gösterilmesine yol açabilir. Hâlbuki bir çocuğun doğru yanlış kavramları edinmesinde en önemli unsur ona bakan kişilerin ortak bir tutum içinde olmalarıdır. Çocuğa büyükanne bakarsa onun doğruları ile anne babanın doğrularının çatışma olasılığı vardır. Örneğin, büyükanne ve dedeler torunlarına aşırı düşkün oldukları için gevşek bir tutum benimseyebilirler.
• Çocuğunuzla hafta içi yeterince vakit geçiremediğinizi düşünüyorsanız haftasonu ve resmi tatillerde birlikte vakit geçirmenin keyfini çıkarın. Sadece onun istediği şeyleri yaparak değil, ikinizin de istediği şeyleri birlikte yaparsanız, hem siz haftasonunda dinlenmiş hem de birlikte iyi vakit geçirmiş olursunuz.
Bütün bunlar göz önüne alındığında çalışan bir annenin durumunun oldukça zor olduğu
düşünülebilir. Fakat çalışmak kişiyi zihnen ve bedenen yorsa da, çalışmak manevi tatmin sağladığı için çalışan anneler bu zorlukların üstesinden daha kolay gelmektedirler. Burada unutulmaması gereken bir nokta ise evdeki tüm sorumlulukların anne ve baba arasında paylaşılmasının önemidir. Ancak böyle bir paylaşım sonucunda çalışan anneler çocuklarıyla düzenli ve iyi vakit geçirebilirler.