Demans (Alzheimer-Bunama)
Yazar Zengibar Özarslan • Psikiyatrist • 28 Haziran 2019 • Yorumlar:
Demanskelime anlamı olarak zihnin yitirilmesi, bozulması anlamı taşırken halk arasında bunama olarak adlandırılmaktadır. Demans; kişinin günlük yaşam aktiviteleri olan işini yapabilme, ev işleri
olan yemek yapma, tamir etme, ev eşyası kullanma, hobileri ile ilgilenme ve öz bakımı olan yıkanma,giyinme gibi temel yetilerde bozulma şiddetine göre bir seyir gösterir. Demans hastası ilk zamanlarda unutkanlıklarından utanma, kendi kusurlarını kapama eğiliminde oldukları için yakınları tarafından ancak iyi bir gözlemle fark edilebilirler. İlk olarak genelde isimleri unutma, kişileri karıştırma ve yakın hafıza ile ilgili bilgileri kaybetme ve kaydetme kusurundan dolayı yakınları tarafından “yaşlılık işte” gibi değerlendirilip önemsizleştirilir. Daha sonraları yemeğin yapılışındaki eksiklikler ya da yemeği ocakta unutmak gibi mutfak kazalarının yanında eskiden yapabildiği tamir işlerini yapamama, evin yolunu şaşırma ya da yönünü bulamayıp kaybolması ile başlayan unutkanlıkları ön plana çıkar. Hareketlerde ya da konuşmada yavaşlama, becerilerin azalmasına bağlı sinirlenme, öfkelenme, uyku iştah düzeyinde bozulma ve nihayetinde öz bakımın iyice azalması ve yardımsız günlük ihtiyaçlarını karşılayamamaya bağlı sorunlar görülür. Bu durum hem kendisini hem yakınlarını çok zor bir sürecin beklediğinin habercisidir.
Demansa özgü belirtiler güçsüzlük, hissizlik, görme alanı kayıpları gibi klasik nörolojik muayeneyle bulgularını ortaya koymaya alıştığımız belirtiler değil; daha çok beynin zihinsel işlevlerin yürütüldüğü alanlardaki yıkıma bağlı unutkanlık, konuşma bozukluğu, yön bulma güçlüğü, yargılama-problem çözme güçlükleri, tanıma bozukluğu, el becerilerinde bozukluk, kişilik değişiklikleri, kaygı, endişe, huzursuzluk, saldırgan tavır, hezeyan ve halüsinasyonlar gibi belirtiler olacaktır.
Demans Sendromu’nun belirtileri, üç ana kategoride sınıflanabilir:
1. Bilişsel,
2. Davranışsal,
3. İşlevsel (günlük yaşam aktiviteleri).
Bilişsel belirtiler arasında mutlak olmasa da en sık rastlanılan belirti bellek (hafıza) alanına aittir. Hasta ya da yakını aynı soruların, aynı konuların tekrarlanması, özel eşyanın kaybedilmesi, randevuların unutulması, yemeğin ocakta, ocağın açık unutulmasından yakınmaktadır. Görsel-mekansal işlevlere ait bozulma kendini önce yabancı mekanlarda, giderek bildik mekanlarda yön bulma güçlüğü ve bazen kaybolma şeklinde gösterir. Dil bozukluğu erken dönemde adlandırma güçlüğü, kelime hazinesinde daralmayla başlayıp, giderek Alzheimer Hastalığı’nda daha belirgin olan anlamanın da bozulduğu bir akıcı konuşma bozukluğu, ya da ilerleyici konuşma bozukluğunda daha belirgin olduğu gibi gramer yapısının da bozulduğu bir tutuk konuşma bozukluğuna dönüşür. İlerleyici konuşma bozukluğu olan bir hastanın kelime bulma güçlüğü olan temel yakınmasının da sıklıkla hasta ve hasta yakını tarafından “unutkanlık” olarak ifade edileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Praktik beceri bozukluklar nedeniyle, basit güncel aygıtların (tarak, makas, diş fırçası, sofra aygıtları, vb.) kullanması bozulabilir. Nesneleri beş duyu tarafından algılayabilir ama adlandırılıp, tanımlandırılması güçlüğü yaşayabilir. Örneğin kalemi gösterdiğimizde görür ama kalem olduğunu tanıyamaz ya da telefon sesini duyar ama telefon sesi olduğunu bilemez, çok yakından tanıdığı birinin yüzüne bakar ama kim olduğunu çıkaramaz. Yürütücü işlevler alanındaki bozukluk nedeniyle hasta zihinsel esnekliğini kaybetme eğilimindedir; bazı deyimleri ya da atasözlerini yorumlayamazlar, davranışlarını planlamakta, bireysel ve toplumsal sorunlar üzerine akıl yürütmekte, günlük yaşamda karşılaştığı problemlere uygun çözümler üretmekte zorlanırlar.
Davranışsal belirtiler arasında, hastanın yüz ifadesinde anlamsızlık, az konuşma, yavaş hareket etme, canlılığını yitirme, dürtü kontrolün yitirildiği aşırı cinsel ilişki talepleri, aşırı yeme ya da hiç yememe, sosyal ortamlarda uygunsuz davranışlar, küfürlü konuşmalar ya da cinsel içerikli tacizler ve sözler. Bunun yanında düşünce bozukluklar olan; yakınlarını hırsızlıkla suçlamak, eşinin sadakatsizliği ki bu on yaşındaki çocuğa karşı bile kıskançlık düzeyinde olabilir, terk edileceği ile ilgili yakınmaları, bazen burası benim evim değil ve beni zehirleyeceksiniz diye ilaç uyumsuzluğu, başkalarının kendi yakınlarının yerine geçtiği düşüncesi gibi birçok bozukluk görülür.Algı bozukluğu olarak kimsenin görmediği kişilerle konuşuyor ya da görüyor olması, yemeklerin tadında zehir kokusu algılaması görülebilir. Depresyon, kaygı, huzursuzluk, duygu durumu ile uyumsuz ağlamalar, gülmeler yanında saldırganlık, amaçsız hareketler şeklinde örneğin elle çarşaf katlama hareketleri, odaları dolanma, kapıları açma kapama gözlenebilir.
İşlevsel belirtiler arasında işini sürdürmek, ev dışında yolculuk, alışveriş, mali işleri (fatura ödemeleri, banka işleri, vb.) çekip çevirmek, günlük aygıtları kullanmak, hobilerini sürdürmek, ev işlerini yürütmek, kendine bakım veya hijyene (giyinmek, yıkanmak, beslenmek, tuvalet, vb.) önem gibi aktiviteleri yerine getirmekte zorlanırlar.
Demansta yıkım süreci özellikleAlzheimerTipi Demans’da; bebeklik, erken- geç çocukluk ve ergenlik şeklinde insanın gelişimsel sürecinin tam tersine işlediği söylenir. Buna göre Alzheimer Tipi Demans’ın başlama öncesi hastayı büyük ölçüde bağımsız olsa da bazı kararları için erişkin gözetimine gerek duyan ergenegibi. Hafif demanslı, evinde ve ev dışında tanıdık mekanlarda belli bir bağımsızlığı kazanmış, ancak sosyal ilişkiler, muhakeme gerektiren karmaşık işlevlerde halen denetim gereksinen 7-12 yaşlarındaki okul çocuğunu andırır. Orta demanslı ise kabaca, ev yaşamı ve giyinme, yıkanma, yemek yeme gibi temel günlük yaşam olaylarında henüz gözetim gereken 2-6 yaşları arasındaki okul öncesi çocuğu gibidir. Ağır demanslı, yaşamını sürdürmek için 24 saat ana-babaya (bakıcıya) tümüyle bağımlı 0-2 yaş bebeğine benzer. Ağır evrenin kendisi de, yani giderek tüm motor ve konuşma yeteneklerinin kaybedildiği yatağa tam bağımlı olduğu son dönem yıkımda; oturma, yürüme, konuşma, tuvalet kontrolünün geliştiği bebekliğin dinamik gelişiminin tam tersi olarak kavranıp alt evrelere ayrılabilir.
Hasta da görülen uyku bozuklukları ise rüya görürken yataktan sıçrama, dövünme, düşme, konuşma, haykırma, uykuya dalma güçlüğü, kesintili uyuma, sabah çok erken uyanma gibi belirtileri ile aşırı gündüz uyumaları görülmektedir.
Alzheimer Tipi Demans tüm demansların %60 ına yakınını kapsadığı için en çok görülenidir. Diğer demans sebepleri ise daha çok tıbbi nedenlerden kaynaklı hastalıklara sekonder görülür. Örneğin beyin damar hastalıklar, Parkinson hastalığı, metabolik hastalıklar gibi.
Alzheimer Demans’ı beyin hücrelerinin nörobiyolojik sebeplerle işlevini yitirmesi, küçülmesi ve ölmesi ile sonuçlanır Alzheimer Tipi Demans da tanı klinik muayene ve bir takım testlerle derecelendirilerek konulur. Bunun yanında destekleyici görüntüleme teknikleri ve laboratuar bulgularıyla tanı netleştirilir.
Alzheimer Tipi Demans’da kullanılan ilaçlar bu yıkama karşı geliştirilen ilaçlardır. Bu durum da erken teşhis ve tedavinin önemi hasta ve hasta yakınları için yaşam kalitesini ne kadar etkilediğini gösterir. Bu hastalık hızlı ve yıkıcı olduğundan gerekli bakımın da yetersizliği ve bedensel hastalıkların hazırlayıcısı olduğu için mevcut yaşlanma süresinde kısalmaya sebep olacaktır. Tedavide yaşlanma sürecinin bu hastalıktan olabildiğince az etkilenmesi ve de hastalığın ağır ve kısa zamanda çıkmasını önlemeye yönelik olacaktır.
Hekiminin muayene sonrası uygun ilaç tedavisinin yanı sıra çok önemli olan hasta ve hasta yakınlarına destekleyici ve bilgilendirici terapi eğitimi ile bu hastalıkla nasıl kolaylaştırıcı bir yaşam sürüleceği ve hasta bakımın nasıl olması gerektiğinin tedavideki önemi paylaşılır.