Demans Nasıl Önlenir?
Yazar Ahmet Cemal Bal • Psikiyatrist • 17 Ekim 2022 • Yorumlar:
Yaşlanırken demans riski artar. Öyle ki 85 yaşında insanların üçte birinde bu risk bir şekilde vardır. Yaşlanırken demans gelişimini azaltmak mümkün müdür? Aslında gerçek anlamda demans riskini azaltan tam tedavi veya önleyen tedavi yoktur. Ancak riski azaltmada yapılabilecekler vardır.
Risk faktörü bir hastalığın gelişmesi şansını arttıran duruma denir. Bazı risk faktörleri kontrol edilebilirken bazıları kontrol edilmez. Örneğin Alzheimer hastalığı için en büyük risk yaşlanmadır ve bir kişi ne yaparsa yapsın yaşlanmayı durduramaz. Kişinin önleyemediği bir başka risk faktörü ise genleridir.
Ancak bir hastalıkta riski azaltan davranış ve yaşam stili, beslenme, hareket durumu gibi etmenler kişi tarafından kontrol edilebilir. Örneğin yüksek kan basıncı kalp hastalıkları için bir risk faktörüdür ve eğer tansiyonu düşüren beslenme ve yaşam stili değişiklikleri ile kan basıncı düşürülürse bu risk yönetilmiş olur.
Yaşlı popülasyon arttıkça demans artmaktadır. Ancak popülasyonun eğitim düzeyi ve yaşam stiline göre demans bazı yaşlı popülasyonlarda görece azalmaktadır.
Bu kapsamda dikkati çeken 3 durum vardır.
-
Fiziksel aktivite durumu
-
Kan basıncı kontrolu
-
Bilişsel canlılık (okuma, düşünmek, sudoku çözmek, sosyalite, hobi aktiveleri vs.)
Bu ilgi bağlamında yapılabilecekleri sıralayalım:
Yüksek kan basıncı kontrolu: Tansiyon yüksekliği, kalp, kan damarları ve beyin üzerinde zararlı etkilere sahip olup, beyin kanaması riskini arttırır ve damar kökenli demans riski artar. Egzersiz ve sigarayı bırakma gibi yaşam stili değişiklikleri ve ilaç kullanımı gibi yaklaşımlar bu riski azaltır dolaylı olarak demanstan koruyucu olur.
Kan şekeri yönetimi: Kan şekeri yüksekliği, beyin kanaması, kalp hastalığı, bilişsel bozukluk ve demans riskini arttırır. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigarayı bırakma ve kan şekeri düzenli kontrolleri bu risklerin yönetimine katkıda bulunur.
Sağlıklı diyetle beslenme: Kabukları çıkarılmamış tahıl (kepekli ekmek), orantılı sebze ve meyve karışımı, yağsız et ve deniz ürünleri, zeytinyağı gibi doymamış yağ asitleri, düşük yağlı ürünler, yağ ve şeker oranı dengeli diğer ürünler ile beslenme durumunun sürdürülmesi sağlıklı diyet olarak kabul edilir.
İdeal kilo da kalma: Obez ve aşırı kilolu olma diyabet ve kalp hastalığı riskini arttırır.
Fiziki anlamda hareketli olma ve sürdürme: Haftada 150 dakika orta yoğunlukta fiziksel aktivitenin kilo alımını kontrolde, kalp hastalığında, kan basıncının düzenlenmesinde etkili olduğu bilinmektedir.
Zihinsel anlamda aktif kalma: Bir kişinin zihinsel olarak aktif kalmasını sağlayan aktiviteler arasında okuma, satranç oynama, dama oynama, el becerisi gerektiren işlerle iştigal etme, yeni hobiler öğrenme, sosyal etkinliklere katılma, yeni şeyler öğrenme, yeni spor öğrenme, masa tenisi oynama, sudoku çözme, bulmaca çözme doldurma vs. sayılabilir.
Aile ve arkadaşları ile bağlantılarını sürdürme (sosyal kalma) Alzheimer’de sosyal izolasyon ve yalnızlık bilişsel azalma ile doğrudan ilgilidir. Bunun için arkadaş çevresi ve aile çevresi bağlantılarının arttırılması önerilir.
İşitme problemlerini çözme: İşitme zorluğu bilişsel faaliyetleri bozarak demansa katkıda bulunur.
Düzenli uyuma: Düzenli uyku, akıl ve beden sağlığı için son derece önemlidir. Günde 7-8 saat uyumak gerekir uykusuzluk için mutlaka tedavi alınmalıdır.
Kafa travmalarını önleme;
Alkol alımını azaltma: Alkol hem sarhoşken düşmeye , hem de diyabet, kan basıncı, beyin kanaması, bellek bozuklukları duygudurum bozukluklarına yol açar. Bu nedenle alkol alımının çok azaltılması önerilir.
Sigara içmeme: Sigarayı bırakma kalp sağlığı, akciğer sağlığı, beyin kanaması riskini azaltarak damarsal demans riskini azaltır.