Depresyon Mu? Hüzün Mü?
Yazar Dilek Yeşilbaş • 27 Aralık 2018 • Yorumlar:
Hayatın getirdiği acılarla nasıl baş ettiğimiz ruh halimizi belirleyen en önemli etkenlerden biridir. Beklentilerimiz, hayallerimiz, yaşamı algılama biçimimiz, hedeflerimiz. Kabul etmemiz gereken şeyler var mesela. Sürekli mutlu olamayacağımızı, sürekli birilerine yapışık bir hayat yaşayamayacağımızı, ölümü, kısmen yalnızlığımızı kabullenmemiz ve bu duygularla barışık olmamız gerekiyor.
Bir miktar hüzün yaşamı daha yaşanılabilir kılabilir mesela. Belki o sırada yaşadığımız olay, durum her ne ise adapte olmamızı sağlayabilir. Bunlar bizim yaşamda kabul edilebilir sınırlara yaşadığımız depresyonla ilgili söyleyebileceğimiz şeyler.
Bir de biyolojik bir zemini olan, yaşadığımız olay, durum, şartlar ile izah edemediğimiz bir kısım depresyonlar var ki bunun için bir yardım almak gerekebilir.
Hayattan artık eskisi kadar zevk almıyorsanız, uyku düzeniniz çok bozulduysa(bu çok uyumak ya da hiç uyuyamamak yönünde olabilir), kolunuzu bile kaldırmaya dermanınız yok ise, iş, aile ve sosyal yaşamınız giderek bozulmuşsa o zaman mutlaka bir psikiyatriste başvurmalısınız. Depresyonunuzun derecesi ile ilgili bir tedavi planı yapmak gerekebilir. Bununla beraber diyelim ki ilaç tedavisi gerekiyor. Depresyonun eğere biyolojik bir temeli yok ise sadece ilaç ile tedavisi pek te kalıcı bir tedavi sağlamaz. İlaç ile bir süre semptomlar yatıştıktan sonra bir psikoterapi desteği uygun olabilir. Zira sizi depresyona sürükleyen örüntüler devam ettiği sürece bu depresyon tedavi olur. Ama bir süre sonra kendinizi tekrar bir depresyonun içinde bulabilirsiniz. Mesele sizi bu depresyona sürükleyen yaşam döngünüzün tespit edilmesi ve onu kırmaktır.
Sevgiyle ve mutlulukla geçireceğiniz günler dilerim.