Diyet Türleri
Yazar Buğra Öztürk • 24 Nisan 2024 • Yorumlar:
Kilo vermenin yanı sıra sağlıklı beslenmeyi öğrenerek hedefe ulaşmak ve yaşam tarzı haline getirmek önemlidir. Biz kliniğimizde birçok diyet çeşidi uyguluyoruz. Tabii ki, bu diyetlerin nasıl yapıldığı ve kişiye göre uygulanabilirliği çok önemli. Bu yazımızda diyet türlerinden, bizim de uyguladığımız Akdeniz Diyeti, Ketojenik Diyet ve Aralıklı Oruç Diyetinden detaylı bir şekilde bahsedeceğim.
Akdeniz Diyeti Nedir?
Akdeniz diyetinin temel özelliği bitkisel ağırlıklı ve çok çeşitli olmasıdır. Meyve ve sebzeler, tahıllar, baklagiller, yağlı tohumlar ve zeytinyağı gibi sağlıklı yağlardan oluşan; balık ve deniz ürünlerinin orta-yüksek düzeyde; süt ürünleri, yumurta ve kümes hayvanlarının orta düzeyde; kırmızı etin ise ayda 1-2 kez gibi düşük düzeyde tüketimi ile karakterize bir beslenme modelidir. Sürdürülebilir olmasıyla yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazanmada kullanılabilen diyetlerden biri olarak uygulanmaktadır.
Akdeniz Diyetinde Yasak Var mı?
Akdeniz diyetinde kesinlikle yasak olan hiçbir besin yoktur ancak bazı besin gruplarının tüketimi sınırlandırılır. Bunlar genellikle ekstra şeker eklenmiş gıdalar, trans ve doymuş yağlar, işlenmiş et ürünleri, basit karbonhidratlar, yüksek oranda işlenmiş yiyeceklerdir.
Akdeniz Diyetinin Sağlığa Etkileri Nelerdir?
Kalp ve damar hastalıkları, Tip 2 diyabet ve obezite olmak üzere çeşitli kronik hastalıklardan koruyucu etkisi olduğunu biliyoruz. Sağlık üzerindeki koruyucu etkisi olan bileşenlerden (posa, vitamin , mineraller ve çok sayıda biyoaktif bileşen) yararlanabilmek için, tam tahıl ve ürünlerinin, zeytinyağının, yağlı tohumların, meyve ve sebzelerin günlük beslenmede yer alması, balık ve kurubaklagillerin ise haftada 1-2 kez mutlaka tüketilmesi gereklidir.
KETOJENİK DİYET
Ketojenik Diyet, tıpta ilaca dirençli epilepsiyi tedavi etmek amacıyla kullanılan yüksek yağlı besinler ve yeterli miktarda protein içeren besinlerin öncelikli olarak tüketildiği, karbonhidratın oldukça düşük olduğu bir diyettir.
Karbonhidrat alımındaki bu azalma, vücudu ‘ketosis’ adı verilen metabolik bir duruma sokmaktadır. Bu durum ile birlikte vücut, enerji ihtiyacını karbonhidratlar yerine yağlardan karşılamaya başlar ve yağ yakmada daha verimli hale gelir. Ketojenik beslenme ile kan glukozu değerleri ve insülin seviyeleri de azalmaktadır.
Ketojenik Diyette Neler Tüketilebilir?
Yağ oranının yükseltildiği bu diyette; sıklıkla kullanılan yağ kaynakları arasında tereyağı, krema, sıvı yağlar ve mayonez bulunmaktadır. Et, balık, yumurta, tereyağı, fındık, sağlıklı yağlar, avokado ve bol miktarda düşük karbonhidratlı sebzeler gibi ürün gruplarına dayandırılmalıdır.
Ketojenik Diyet Sırasında Kaçınılması Gereken Besinler Nelerdir?
Tahıllar, şekerler, baklagiller, pirinç, patates, şeker, meyve suyu ve çoğu meyve (avokado ve berry grubu hariç) gibi karbonhidrattan zengin besinlerden kaçınılmalıdır.
Ketojenik Diyet Tehlikeli mi ?
Doktor ya da diyetisyen kontrolü dışında uygulanması halinde böbrek ve karaciğer hasarı başta olmak üzere ciddi yan etkilerle karşılaşılabilir. Sağlıklı şartlar altında uygulandığında yağ kaybı bakımından kullanılabilen diyet modellerinden biridir.
ARALIKLI ORUÇ (IF)
‘IF veya aralıklı oruç’ beslenme tipi diğer diyetlerden farklı olarak; yediklerinizle olduğu kadar yeme saatlerinizle de ilgilenmektedir.
Kaç Çeşit Aralıklı Oruç Tipi Var?
-
IF 16/8 Yöntemi: Akşam yemeği ile sonraki günün kahvaltısı arasında 16 saat açlık olması prensibi üzerine kuruludur. Kahvaltıdan itibaren 8 saat boyunca yemek serbesttir. Bu sekiz saatlik yeme penceresinin akşam 8’i geçmemesi önerilir.
-
IF 24/1 Yöntemi: Bu yöntem, 24 saat açlık, son öğünden tam 24 saat sonra tekrar yeme şeklinde kısaca özetlenebilir.
-
IF 5/2 Yöntemi: Arka arkaya 2 gün 500 kaloriyi geçmeyecek şekilde beslendikten sonra haftanın diğer 5 günü normal öğün ve kaloride beslenmeye devam edilmesi gibi bir yöntemdir.
Aralıklı Oruç Diyetinin Etkileri Nelerdir?
Doğru bir şekilde oluşturulmayan aralıklı oruç diyetleri; bireyin yaşına, sağlık durumuna ve yaşam tarzına bağlı olarak halsizlik, odaklanma problemi, açlık/şeker krizleri ve bağışıklık düşüklüğü gibi olumsuz etkilere neden olabilmektedir.
Doğru uygulanan aralıklı oruç programları insülin salınımı ve kan şekeri dengesi başta olmak üzere; kolesterol, karaciğer yağlanması ve otofaji (hücre yenilenmesi) süreçlerinde olumlu sonuçlar doğurur.
Sizin yaşam tarzınıza en uygun beslenme modeli hangisi hiç düşündünüz mü?