Dürtü Kontrol Bozukluğu
Yazar Zübeyde Ezgi Horzum • Psikolog • 13 Eylül 2020 • Yorumlar:
Hayatımızı devam ettirebilmemiz için temel gereksinimlerimizi karşılamamız gerekmektedir. Bu tür gereksinimlerimizi giderebilmemiz için bizi harekete geçiren ise dürtülerimizdir. Dürtü bozukluğunu yaratan ise hissettiğimiz dürtüye ve onu gerçekleştirmeye engel olamamamızdır.
Bebeklerin yaşamlarının ilk yıllarında temel gereksinimlerini ağlayarak istemesi onların dürtüleri ile hareket ettiğinin göstergesidir. Bebeklerin ağlayarak istedikleri konusundaki ısrarlarını empati kuramadıkları ve neden-sonuç gibi bağlantıları kuramadıkları için kabul edebiliriz. Zamanla bebekler çevrelerinden dürtülerini nasıl kontrol edeceklerini yavaş yavaş öğrenmeye başlarlar. Yaşlarının ilerlemesi ile kontrolün daha düzgün bir şekilde gerçekleştiğini gözlemleriz.
Toplumda yaşamanın gereği olarak karşımızdaki insanın haklarına saygı göstermemiz gerekmektedir. Fakat dürtüsellikte bu durum devreden çıkıyor ve bu haklara saygı gösterememe durumu meydana geliyor. Bu duruma baktığımızda dürtüsellik çocuğun uyumunu bozan ciddi bir bozukluktur. Dürtü kontrol bozukluğu olan çocukları freni olmayan bir araba gibi düşünebiliriz. Doğuştan gelen bir kontrol mekanizması yokluğu mevcuttur. Bu çocuklar genellikle disipline olamazlar ve bu durumun getirisi olarak otoriteye karşı gelme, kuralları sevmeme, kendi düşündükleri ve bildiklerini yapmada ısrarcı olurlar. Bu noktada grup etkinliklerinde veya oyunlarında ya kuralları kendilerine göre yorumlarlar ya da kendileri kural koymak isterler. Eğer istedikleri olmazsa aşırı tepkiler verebilirler ve sözleriyle diğer çocukları rahatsız edebilirler. Bu durumun sonucunda ne yazık ki istenmeyen çocuk haline gelebilirler.
Bu çocuklardaki diğer belirtilere bakacak olursak; kendilerine veya karşılarındaki kişiler için tehlikeli olabilecek eylemleri yapmak konusundaki dürtülerine hakim olamazlar, eylemi gerçekleştirmeden önce ani ve şiddetli bir uyarılma duygusu hissederler, eylemi gerçekleştirirken rahatlama hissederler, eylemi gerçekleştirdikten sonra gerçek bir pişmanlık yaşayabilirler.
Dürtü kontrol bozukluğu genel olarak 4 – 5 yaşlarında fark edilmeye başlanmakla birlikte okul döneminin başlaması ile belirginleşir. Bu bozukluğa sahip olan çocuklarda dikkat eksikliği ve hiper-aktivite görülme olasılığı da oldukça yüksektir. Araştırmalara göre, oğlan çocuklarında bu bozukluğun görülme oranı kız çocuklarına göre fazladır.
Ebeveyn olarak çocuğunuzda dürtü kontrol bozukluğu varsa neler yapmalısınız?
-
Çocuğunuzun gireceği sosyal ortamlarla ilgili olan kuralları çocuğunuz ile birlikte koyup bu kuralları bu şekilde uymasını sağlayabilirsiniz. Uymadığı takdirde bunun sorumluluğunu üstlenmesini sağlayabilirsiniz.
-
Çocuğunuza dürtülerini eyleme dökmeden önce durup düşünmesini ve ona bunun ne zararı veya yararı olacağını düşünmesini teşvik edebilirsiniz. Çocuğun bunu içselleştirmesi ile birlikte sosyal çevresine daha rahat uyum sağlayacağını fark edeceksiniz.
-
Baş edemediğiniz noktalarda ise profesyonel destek ile ilaç tedavisi ve/veya psikoterapi ile bu durumu kontrol altına almayı deneyebilirsiniz.
Bu durum ile ilgili bilinmesi gereken en önemli şeylerden biri bunun zamanla geçmeyeceğidir. Eğer erken dönemlerde tedavi uygulanmaz ise yetişkinlikte sosyal ve akademik başarısızlıklar, depresyon, madde bağımlılığı, şiddete eğilim, kumar oynama gibi birçok davranış bozuklukları gözlemlenebilir. Bu durum yetersizliği bastırmak için daha fazla dürtüselliğe yol açar.