Egzersiz Hakkında Yanlış Bilinenler

Egzersiz denince insanlar arasında akla ilk gelen şeylerden biri yürüyüş olabilir. Ya da herkesin şuan içinden geçirdiği ama ben günlük yaşamda çok hareketliyim de bunlardan biri olabilir. Peki bu kadar hareketliyken veya her gün ev temizliği, yemek, çocuğa bakmak vb. işlerle uğraşırken neden bel/boyun ağrıları çektiğinizi ve merdiven çıkarken, hızlı yürürken nefes nefese kaldığınızı biliyor musunuz? Merak ettiklerinizi bugünki yazımızda bulabilirsiniz.

EGZERSİZ NEDİR?

Öncelikle egzersizin tanımını yaparak başlayalım;

Egzersiz; planlı, yapılandırılmış, istemli, fiziksel zindeliğin (fitness) bir ya da birkaç unsurunu geliştirmeyi amaçlayan fiziksel aktivite tipidir. Yani yaptığımız işin egzersiz olabilmesi için planlı ve düzenli bir tekrar sayısında olması gereklidir ve vücudun belli gruplarını geliştirmeye yönelik olmalıdır.

Fiziksel zindeliğin sağlıkla ilgili bileşenleri; kardiyovasküler (aerobik) fitness, kas gücü ve dayanıklılığı, esneklik ve vücut kompozisyonudur. Bir egzersiz seansı ısınma, germe, kondisyon (aerobik egzersiz ve/veya, dirençli egzersiz) ve soğuma aşamalarını içerir. Öncelikle dikkat etmemiz gereken şey egzersiz öncesi ısınma ve sonrası soğuma aşamalarıdır. Sakatlığı önlemede ve kalp sağlımızı korumada temel etkendir. Başta da söylediğimiz gibi günlük yaşamdaki yoğunluğumuz ve yaptığımız işler bu aşamaları içermediği ve düzenli tekrarda olmadığı için maalesef egzersiz yerine geçmez. Ayrıca ısınma ve soğuma evreleri olmadığı için ağrıya yol açıp sakatlık riskini de bulundurmaktadır.

NEDEN EGZERSİZ YAPMALIYIM?

Egzersizin amacı oksijen dağılımını ve metabolik süreçleri yoluna koymak, kuvveti, dayanıklılığı geliştirmek, vücut yağını azaltmak, kas-eklem hareketlerini iyileştirmektir. Bütün bu yararlar iyi bir sağlık için gereklidir ve herkes günlük yaşamına rutin bir egzersiz programı katmalıdır. Egzersiz için genç-yaşlı ayırımı yoktur, bununla birlikte yorucu egzersizin riskleri vardır. Haftada 3 kez, 20 dakika ve yukarısı bir egzersiz yeterlidir. Haftada 5 kere ya da daha fazla seanslar için 15-25 dakikalık süreler üst düzey yarar sağlar.

Egzersizle ilk amaçlanan şeylerden birisi kas kuvvetimizi artırmak ve kalp atış ritmimizi düzene sokmaktır. Bel, boyun ve sırt ağrılarında karşılaştığımız ilk faktörlerden birisi olan zayıf kaslarımız düzenli egzersiz sayesinde gelişip ağrılarınızdan kurtulmada büyük rol oynar.

Egzersizi;

Güne zinde başlamak,

Sağlıklı bir vücuda kavuşmak,

Ağrılardan kurtulmak,

Kemik yoğunluğumuzu artırmak

Depresyon ve anksiyeteyi azaltmak için egzersiz yapmalıyız.

DİYABET VE EGZERSİZ İLİŞKİSİ

Egzersiz, vücudun insüline duyarlılığını artırır. İnsüline karşı olan bu duyarlılığın artması ile kan şeker seviyesi düşer ve insülin yapımı azalır. Aktif insanların, genetik olarak hastalığa yatkın olsalar dahi, Tip II diyabet hastası olma riskleri daha azdır. Egzersiz şeker hastalığında kan şekeri ayarını kolaylaştırır.

Tip-2 diyabette, daha az insülin üretmeye başlar ve insülin direnci gelişir. Fiziksel aktivite, diyabeti önleyebilir veya geciktirebilir.

EGZERSİZ ÖNCESİ BESLENMEYE DİKKAT!

Egzersiz öncesinde aşırı miktarda besin tüketimi önerilmez, en az 3-4 saat önce ana öğün almış olmalısınız. Çok tok bir mideyle yapılan egzersizler bazı riskleri de beraberinde getirir. Bu yüzden egzersiz öncesinde ve sonrasında mutlaka yediklerimize dikkat etmemiz gereklidir. Düzgün bir beslenme programı için mutlaka bir beslenme uzmanından destek almalısınız. 

Su, egzersiz yapan bireyler için büyük önem taşır. Performansın en üst düzeyde olması için kaybedilen sıvının yerine konması sağlanmalı. Vücut ağırlığının yüzde 2-3’ünü aşan sıvı eksikliği, egzersiz performansını azaltır. Egzersiz sırasında her 15 dakikada bir 250-500 ml. sıvı alınmalı. 

EGZERSİZİ BİR İŞ OLARAK GÖRMEMELİ, HAYATIMIZIN BİR PARÇASI HALİNE GETİRMELİYİZ! 

DOĞRU VE SAĞLIKLI BİR EGZERSİZE ULAŞMAK İÇİN BİR FİZYOTERAPİSTE BAŞVURABİLİRSİNİZ.