Embriyo Transferi Sonrası Bekleyiş Süreci
Yazar Asena İrem Ulusu • Psikolog • 23 Ocak 2020 • Yorumlar:
Transfer işleminden gebelik testi yapılacak güne kadar geçen süre, hastalar için en yoğun stresin deneyimlendiği aşama olarak bilinmektedir. Artık tüm işlemler bitmiş, yapılacak hiçbir şeyin kalmadığı dönem başlamıştır. Kadınlar, tedavinin bu aşamasında tedavi sonucuna yönelik kontrol edebilecekleri bir şeyler yapmak isterler, örneğin 12 gün boyunca evde yatar ve sadece ihtiyaçlarını karşılarlar.
Stresin tamamen ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığı bu tedavide önemli olan, stres düzeyinin mümkün olduğunca düşük düzeyde yaşanmasıdır; bu da stresle sağlıklı olarak baş edebilmekten geçer. Aşağıda özellikle transfer sonrası bekleme sürecindeki stres düzeyini hafifletmeyi amaçlayan teknikler yer almaktadır. Bu teknikler, evde rahatlıkla uygulanabilecek tekniklerdir.
-
İlk olarak çiftler kendi aralarında bir “teselli anlaşması” yapabilirler. Bu anlaşmaya göre tedavi sonucu eğer negatif olursa bunu daha kolay atlatabilmek adına önceden planladıkları ama erteledikleri bir şeyi yapma sözü verebilirler. Bu illa ki maddi olarak külfeti çok yüksek bir plan olmak zorunda değildir. Zorlu geçen tedavi sürecinin ardından çiftler bunu hak etmişlerdir.
-
Transferden gebelik tahlili tarihine kadar olan süreçte bir kağıda şükrettiğiniz ya da minnet duyduğunuz durumlardan 5-10 tanesini yazıp her gün bunları okumak daha huzurlu hissetmenize yardımcı olacaktır.
-
Tüp bebek tedavisinde yaşanan kaygıları azaltmada oldukça yardımcı bir rol oynayan gevşeme tekniklerini kullanmak, bu süreçte daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Bu gevşeme teknikleri, nefes teknikleri ve kas gevşetme egzersizleri olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu egzersizleri kullanmadaki temel amaç, stresle birlikte ortaya çıkan kas gerilimlerini kendi kontrolümüzde minimum düzeye indirerek stresi otomatik olarak azaltmaktır. Bu egzersizleri, tedavi gördüğünüz merkezin psikolojik destek birimine başvurarak öğrenebilirsiniz.
-
Saplantı zamanı planlayın. Stresten uzak durmak, stres yaratan durumları düşünmemek onun hakkında konuşmamak anlamına gelmez. 12 günlük bekleme sürecinde elbette geçirdiğiniz işlemle ilgili düşünceler zaman zaman hatta çoğu zaman aklınıza gelecek. Burada önemli olan bu zamanları kontrol edebilmek. Kendinize durumunuz ve tedavinizle ilgili düşüncelerle meşgul olmak için her gün günde 3 kere 15’er dakikalık saplantı zamanları verin. Bu 15 dk içinde bu durumun sizde yarattığı her türlü duyguyu ya da davranış değişikliğini düşünebilir, bununla ilgili yazılar yazabilir ya da eşinizle paylaşımlarda bulunabilirsiniz. Bu 15 dk bittikten sonra keyif aldığınız bir aktivite yapmanız oldukça önemli. Film izlemek, kitap okumak, yemek yapmak, yürüyüş yapmak, sahilde dolaşmak, el işi yapmak, puzzle yapmak, internette dolaşmak vb. gibi… Bu saplantı zamanlarını saat olarak belirlemeniz çok daha faydalıdır. Eğer belirlediğiniz saatler dışında tedavinizle ilgili olumsuz düşünceler aklınıza gelirse, kendinizi durdurup bunu yalnızca belirlediğiniz zamanda düşünmeye hakkınız olduğunu hatırlatıp başka bir aktiviteye dikkatinizi yöneltin.
-
12 günü yatakta yatarak geçirmenin tedavi sonucuna yönelik herhangi bir etkisi bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Dolayısıyla bu süreci yatarak geçirmek, size sürekli geçirdiğiniz işlemleri hatırlatacak ve stres düzeyinizi arttıracaktır. Bunun yerine transfer sonrası ilk iki gün istirahat edip diğer günler rutin hayatınıza dönmek psikolojik açıdan daha az sıkıntı yaşamanızı sağlayacaktır.
-
Bu bekleyiş sürecinde dikkatiniz zaman zaman hislerinize yönelebilir. Bunlar da sonuçla ilgili gerçekdışı yorumlarda bulunmanıza neden olabilir. Unutmayın ki hislerimiz her zaman gerçekçi sonuçlara neden olmaz. Yani uçak düşecek diye korku yaşıyor olmamız ya da uçak düşecek diye hissetmemiz o uçağı düşürmeyecektir. Hamilelik belirtileri hissetmeniz ya da hissetmemeniz de sonucu yanlış yorumlamanıza sebep olabilir. Bu belirtilere aldanmayın, ilaçların etkileri ile farklı belirtiler hissetmeniz normaldir.
-
Transferden sonraki bu 12 günlük bekleyiş süreci için kendinize aktivite planı hazırlayın. Her gün meşgul olacağınız bir şeyler olsun. İlla ki dışarıda olması gerekmez, evde yapılabilecek etkinlikleri belirleyin.
-
Özellikle saplantı zamanında kullanabileceğiniz bir günlük edinin. Bu günlüğe duygularınızı, düşüncelerinizi yazın. İlla ki düzgün cümlelerden oluşması gerekmez. Sadece yazın… Doğmamış bebeğinize, onu elde etmedeki çabalarınızın neler olduğunu, neler hissettiğinizi yazın. Kim bilir belki de ileride ona armağan edeceğiniz çok güzel bir hediye olur bu günlük. O anda hissettiğiniz duygular ne ise onu yaşayın, ağlamak istiyorsanız ağlayın…
-
Aklınıza gelen negatif düşünceleri daha mantıklı olanlar ile yeniden yapılandırın. “Asla hamile kalamayacağım”, “içimden bir his olmadığını söylüyor” yerine “hamile kalmak için elimden gelen her şeyi yaptım, tedavinin sonucunu şimdiden öngöremem” cümlesini kurmak daha gerçekçi olacaktır.
-
Son olarak test gününe kadar gebelik testi yapmayın. Bu, güvenilir bir sonuç elde etmenize engel olabilir.