Fonksiyonel Besinler ve Sağlıkla İlişkisi
Yazar Gülsüm Uyanık Saygın • Diyetisyen • 24 Temmuz 2018 • Yorumlar:
Besinlerin temel işlevi vücudumuzun ihtiyaç duyduğu maddeleri sağlamaktır. Oysa ki besinler vücudumuzun işleyişi için gerekli olan karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve minerallerden başka sağlığımız üzerinde de olumlu etkileri olan bileşenler içermektedirler. Beslenme alışkanlıklarının daha fazla meyve, sebze ve tahıl grubu içerecek şekilde değiştirilmesi kronik hastalıkların önlenmesinde pratik bir yaklaşımdır. Böylesi bir yaklaşımla ABD'de kanserli vaka sayısının üçte bir oranında azaltılabileceği vurgulanmaktadır.
Besleyici özelliklerinin yanı sıra vücudumuz için fizyolojik yararlar sağlayan ve/veya kronik hastalık riskini azaltabilen, sağlığı iyileştirici ve iyi hali geliştirici özelliklere sahip besinler fonksiyonel besinler olarak tanımlanır. Fonksiyonel besinler kalp-damar hastalıkları, kanser, yüksek tansiyon, kolesterol, şeker, ülser gibi hastalıkların oluşma riskini azaltır. Bunu da bağışıklık, sinir, hormon, solunum, dolaşım, sindirim sistemine ve bireyin temel fizyolojisine faydalı olarak yaparlar.
Fonksiyonel diye tanımlanan besinler sağlığa yararlı bileşeni doğal olarak içerebileceği gibi zenginleştirme yoluyla ya da zararlı bileşiği çıkarılarak da geliştirilebilir. Anne sütü bilinen en iyi fonksiyonel besindir. Bunun yanında probiyotik ve prebiyotikler sindirim ve bağışıklık sistemi için önemli yararlar sağlar. Omega 3 bakımından zengin yumurta ve süt, tam taneli tahıllar, D vitamini bakımından zenginleştirilmiş sütler, sodyum içeriği azaltılmış tuz piyasada rahatlıkla bulacağımız fonksiyonel besinlerdendir.
Tekli doymamış yağ asitleri bakımından zengin olan, kalp-damar hastalıkları ve kansere karşı koruyucu etkileri olan zeytinyağı, damar sertliğini önleyen ve prostat kanserine karşı koruyucu etkileri olan nar, antioksidan özellikleri nedeniyle kalp-damar hastalıkları ve kanser türlerini önleyici özellik taşıyan yeşil çay, içeriğindeki likopen adı verilen madde nedeniyle kanserden koruyucu olan domates, kolesterol ve tansiyonu düşürücü ve kanserden koruyucu etkileri olduğu bilinen sarımsak, içerdiği probiyotik ve prebiyotikler sayesinde sindirim ve bağışıklık sistemini güçlendiren yoğurt ve kefir, lutein içeriğinden ötürü görme işlevinin devamlılığını sağlamada etkili olan yeşil sebzeler, meme ve kolon kanseri riskinin azalmasını sağlayan ve çözünmez lifleri içeren buğday kepeği, kalp-damar hastalıklarından koruyucu etkileri olan, zihinsel ve görsel fonksiyonları düzenlemede etkili olan omega 3 kaynağı yağlı balıklar, kalp-damar hastalıklarından ve kanserden korunmada etkin rol oynadığı bilinen, enfeksiyonlara karşı da koruyucu özellik gösteren hurma, kalbi koruduğu ve kansere karşı etkili olduğu son yıllarda yapılan çalışmalarla kanıtlanmış olan keten tohumu, kalp damar hastalıkları, kanser türleri ve osteoporoz gibi hastalıkların önlenmesinde kullanılan soya, zengin polifenol içeriğinden ötürü kalp sağlığı üzerinde olumlu etkileri belirlenen bitter çikolata fonksiyonel olarak tabir edilebilecek yiyeceklerden bazılarıdır.
Dengeli ve düzenli tüketimleri başta kanser ve kalp damar hastalıkları olmak üzere bir çok hastalığı önleyen, sağlığın ve iyi halin geliştirilmesine katkı sağlayan fonksiyonel besinler sihirli bir mermi gibi nitelendirilmemeli, hastalık riskini azaltmada yardımcı olduğu ancak tedavi edici olmadıkları bilinmeli, sağlık açısından olumlu etkilerinden faydalanabilmek adına dengeli bir biçimde tüketilmeleri gerektiği unutulmamalıdır.