Kekemelik
Yazar Berk Horzum • Dil Ve Konuşma Terapisti • 24 Temmuz 2022 • Yorumlar:
Kekemelik Nedir?
Kekemelik: kelimeler, sesler ya da hecelerin tekrarlanması , konuşma sırasında duraklama veya dengesiz konuşma hızı karakterize bir konuşma bozukluğudur. Kekemelik çoğunlukla 2 ile 6 yaş arasında görülmektedir. Ve tüm çocukların, yaklaşık %5 ile %10 unu etkiler. Çocuklukta kekemelik sorunu yaşayan bireyin yetişkinlikte bu problem görülmeyebilir. Çoğunlukla bireyin yaşı ilerledikçe bu sorun ortadan kalkar.
Kekemelik Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Kekemelik çocuk veya yetişkin her yaştan bireyde ortaya çıkabilir. Sıklıkla 2 ile 6 yaş arası çocuklarda görülmektedir. Dil becerileri bu yaşlarda yoğun gelişin gösterir. Bu sebeple bu yaş aralığı büyük önem arz eder.
Kekemelik Nedenleri Nelerdir?
Bir bireyde kekemelik görülmesinin sebeplerinden olan ebeveynlerde beynin dil ve konuşma ile ilgili bölümündeki kalıtsal anormallik çocuklara taşınabilir. Çocukluk döneminde normal gelişim aşamasında rastlanabilir. Kekemelik türlerinden olan nörojenik kekemelikse , yaşanan inme ya da travma gibi beyin hasarı sebep olabilir. Yoğun duygusal travma psikojen kekemelik sebepleri arasındadır.
Kekemelik Belirtileri Nelerdir?
Bir kelime, kelime öbeği veya cümleyi başlatmada zorluk
Bir sözcüğü veya sözcük içindeki sesleri uzatma
Ses, hece veya kelimeyi tekrar etme
Bazı heceler veya kelimeler için kısa sessizlik veya bir kelime içinde duraklamalar
Bir sonraki kelimeye geçmede zorluk yaşanması
Bazı kelimeleri söylerken yüzün veya üst gövdenin aşırı derecede gerilmesi
Konuşma kaygısı Etkili iletişim kurmadaki yeteneklerde sınırlılık
Kekemeliğe konuşma güçlüğü ve bazı anormal mimikler eşlik edebilir
Gelişimsel, nörojenik ve psikojenik olmak üzere 3 farklı kekemelik türü vardır:
Gelişimsel kekemelik
Sıklıkla 5 yaş ve altı erkek çocuklarda rastlanır. Dil ve konuşma becerilerini geliştirirken ortaya çıkar. Çoğunlukla tedaviye ihtiyaç duyulmadan halledilir. En sık rastlanan kekemelik çeşididir.
Nörojenik kekemelik
Beyindeki sinirler ya da kaslar arasındaki sinyal bozuklukları sebebiyle oluşan kekemelik çeşididir.
Psikojenik kekemelik
Beynin düşünme ve akıl yürütme görevini üstlenen bölgesindeki problemden oluşan kekemelik türüdür.
Kekemelikte ebeveynlere öneriler
Yavaşla, nefes al, rahatla gibi sözcükler söylemeyin
Göz temasını sürdürün
Nasıl söylediğine değil ne söylediğine dikkat edin
Lafını kesmeyin
Cümlelerini tamamlamayın
Sözünü bitirene kadar onu dinleyin
Ebeveynlerde acele etmeden konuşmaya çalışabilir.
Kekemelik Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kekeleme durumunda yaptığınızı gözlemlememiz önemlidir. Ayna kayıt cihazı ya da gerilen vücut kısımlarınızın tespitinde parmak uçlarınızı kullanabilirsiniz. Bu işte bir arkadaşınız ya da akrabanızdan yardım alabilirsiniz.
Kekeme bir kişinin kekemelik özelliklerini nasıl tanımladığını aşağıda görebilirsiniz:
En az 3 sözcük öncesinden ne zaman kekeleyebileceğimi söyleyebilirim. Alt çenem gerilir dudaklarım sıkıca büzülür k sesini söylerken bile gözlerimi kırparım ve başımı aşağıya, sağa doğru çeviririm başımı daha çok iterken çenemi ileriye doğru titretirim ve kilo sözcüğünü söylerim. Kekeleme durumundaki yaptıklarınız netleşince değişim için kendinize program yapın. Aşırı yükleriniz dahil sizde kekemelik oluşturabilecek etmenleri göz önüne alarak her seferinde birinde farklılık yapın. Bilinçli ve kasıtlı olarak abartın. (örenğin başınızı sağa sallamak yerine sola sallayın.) ve azaltın. Kekelerken yaptığınız bir hareketi yapmayın.) Verebileceğimiz en iyi tavsiye çoğunlukla daha az gerginlik ve telaşla daha iyi kekemeliği öğrenmenizdir. Fazla zorlamak yerine bloklarınızı kelimelerin ilk hecesine taşımaya çalışın. Harekete ve ses çıkarmaya aynı anda başlayın ve kelimeyi söyleyin. Bilinçli olarak kekelemeyi deneyin. Kekelemeyi isteyerek yaparsanız saklayacak bir şeyiniz kalmaz. Kaçınmak için kullandıklarınızı net bir şekilde azaltmalı ya da yok etmelisiniz. Bir sözcük yerine diğer bir sözcüğü kullandığınız konuşmayı başlatmak için bir ses ya da kaçınma davranışı yaptığınız konuşmayı ertelediğiniz veya konuşmaktan vazgeçtiğiniz her seferde durumu kendiniz için daha da zorlaştırıyorsunuz. Kekemelik problemi yaşayanlar yalnız değildir. Diğer insanların size ve sizi yorumlamalarına tepkilerinizin konuşmanız üzerinde etkisi büyüktür. Her çeşit durumda her çeşit insanla konuşmanız önemlidir. Konuşmayı erteler kendinizi geri çekerseniz ilerlemenizi zorlaştırırsınız. Günlük çalışma kotaları belirleyin. Zorlu konuşma alanlarına giirn ve kekeleseniz bile mesajınızı ilettiğinizi kendinize ispatlayın. Konuşmanızda akıcılığı yakalayana dek sürekli pratik yapmanızın başarınızda etkisi büyüktür.
Kekemelikte Kızılboğa Modeli
Bütüncül bir yaklaşımdır, kendi içinde birçok konsepti içerir. Özünde danışana bağlıdır. Terapi 4 aşamada tanımlanır ve toplamda bir senelik süreci kapsar.
1) İdentifikasyon(tanıma) evresinde akıcı ve kekeleyerek yapılan konuşma bölümleri farklı açılardan değerlendirilir ve analiz edilir. Bu aşamada amaç kekemelik olgusu ve kişinin kendi kekemeliği üzerine ilk çalışmaları yapmaktır. Aynı zamanda bu aşamada kekemelik hakkında yanlış bilinen bilgiler düzeltilir. Kısaca bu aşamaya kimlikleştirme de denebilir.
2) Duyarsızlaştırma evresi olarak adlandırılan ikinci aşama, terapinin en önemli aşamasıdır. Burada psikolog desteğiyle BDT temelli çalışmalarda devreye girer. Bu evre terapinin temelini oluşturur ve olmazsa olmazlarındandır.
PALIN PCI : Ebeveyn -Çocuk Etkileşim Terapisi
Palın Ebeveyn Çocuk Etkileşim(PEÇE) terapisi kekemelik için geliştirilmiş erken müdahale yaklaşımı olmakla birlikte hem başka dil ve konuşma bozuklukları olan çocuk ve yetişkinlerle hem de böyle sorunları olmayan yetişkinlerle(eğitim personeli gibi) kullanılmaktadır. Bu eğitimde öğretilen ve başka alanlara aktarılabilecek beceriler arasında anne babayı değerlendirme ve terapi sürecine dahil etme, anne babalarla karmaşık ve de hassas konuların konuşabilmesi, ebeveynlerin özgüvenlerini ve sahip oldukları becerileri iyileştirmek için video-dönüt yönteminin kullanılması ve duygusal y a da davranışsal konular gibi daha geniş kapsamlı çocuk yönetimi konularının ebeveynlerle anlatılması gibi beceriler yer alır. Bu becerilerin tümü çok geniş bir yelpazedeki klinik ortamlara ve vaka profillerinde uygulanabilirdir.