Kendime Uygun Psikoloğu Nasıl Seçebilirim?

Yazar Funda Cansu Gül • 26 Ağustos 2024 • Yorumlar:

Psikolojik destek, bireydeki olumsuz düşünce, davranış ve duyguların psikolog tarafından bilimsel ve psikolojik teknikler ve yaklaşımlar kullanılarak olumlu düşünce, davranış ve duygulara dönüştürülmesi sürecidir. Bu süreçte, psikolog danışanı anlamaya, tanımaya, danışanın ihtiyaçlarını tespit etmeye ve tespit ettiği ihtiyaçlara göre müdahaleler geliştirmeye odaklanmalıdır.

Psikolojik danışmanlık, özel hayatınızı, kendi iç dünyanızı belki de kimse ile paylaşamayıp kendinize bile itiraf etmekte zorlandığınız şeyleri hiç tanımadığınız birine açmaktır. Bu durum başta zor gelse bile, zamanla danışan ve psikolog arasında birliği oluşturmaya başlar.

Bu makalenin amacı psikolog seçerken nelere dikkat edebileceğinizi ve kendiniz için doğru uzmanı bulup en yüksek faydayı sağlamanız amaçlanarak yazılmıştır.

Yanıldığımız en büyük sorun uzmanın bir sihirli değneği olduğunu düşünmemiz. Psikolojik danışmanlık sürecine başladığımız anda bütün hayatımız ne yazık ki hemen değişmiyor. Danışmanlık sürecini hemen düzeleceğim, umut dolacağım, zorlu deneyimler yaşarken motive olacağım gibi görmek terapiyi hafife almak olur. Bu süreci kısa yoldan çözüm bulmak değil de; ben kimim, nasıl yaşamak istiyorum, nefes almanın, büyümenin, gelişmenin, büyümenin, yaşamın anlam ve amacını keşif yolu olarak görmelisiniz. Bu yolculukta size eşlik edecek kişi psikoloğunuzdur. Bu sebepledir ki danışmanlık sürecinden ne istediğinizi, uzmandan beklentilerinizi bilip ona göre psikolog seçmelisiniz.

Terapötik ilişki kurabilmek hem danışan için hem de terapist için en önemli kriterdir. Psikoloğunuz ile aranızdaki ilişki, ilişkinin niteliği, birbirini anlama, güvenme ve iletişim kurma beceresine sahip olma önemli kriterler arasında olmalıdır.

Bunların yanı sıra psikolog seçerken neleri göz önünde bulundurmalıyız gelin birlikte inceleyelim.

Lisans ve Yetkilendirme: İlk olarak uzmanın geçerli bir lisansa sahip olduğuna emin olmalısınız. Psikologlar, psikiyatristler, lisanslı klinik sosyal çalışanlar gibi profesyoneller lisans gereksinimlerini karşılamalıdırlar. Lisans ve yetkilendirmenin tam olması demek psikoloğunuzun eğitim aldığını ve etik kurallara uyması gerektiğini gösterir.

Uzmanlık Alanı: Psikolojik desteğe neden ihtiyacınız olduğunu düşünüp bu alanda çalışan/uzman kişilerden destek almayı tercih edin. 

Yöntemlere Yaklaşımı: Her uzmanın kendine özgü yaklaşım şekli olabilir. Psikolog, danışanın farklı tedavi yöntemlerine ihtiyaç duyduğunu gözlemlediği anda farklı yöntemler deneyebilmeli ve danışana uyum sağlayabilmelidir. Hangi tür psikolojik ekolün size iyi geleceğini anlamak için uzmanın yaklaşımını ve felsefesini anlamaya çalışmalı veya sormalısınız.

Güven ve Rahatlık: Psikolojik destek süreciniz duygusal, kişisel veya sizin için çok özel olabilir. Bu sebeple psikoloğunuzun, açık iletişim kurabiliyor, empati yeteneği yüksek ve sizi yargılamadan dinleyebiliyor olması güven ve rahatlık açısından oldukça önemlidir. 

Gizlilik ve Etik İlkeler: Psikoloğunuzun gizliliğe ve etik kurallara nasıl uyacağını ilk seanstan önce kendi hassasiyetinizi göz önünde bulundurarak bu konuda nasıl ilerleyeceğini sorabilirsiniz. Bu konuda aklınızda soru işaretleri olursa kendinizi rahat ve güvende hissetmeyeceğinizden beklenen terapötik ilişki kurulamayabilir.

Konum ve maliyeti düşünüp bir terapist seçmek size cazip gelebilir. Ama diğer özellikleri yok sayarak sadece bunu göz önünde bulundurursanız hem zaman kaybı hem de maddi kayıp yaşamanız kaçınılmaz olur. Eminim ki biraz araştırma ile maliyet, konum, danışanın kişilik özelleri gibi ihtiyaçlarınıza yönelik kuvvetli bir terapötik bağ kurabileceğiniz bir psikolog bulabilirsiniz. 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)