Ketojenik Diyet
Yazar Aylin Bolat • Diyetisyen • 23 Mart 2022 • Yorumlar:
Her popüler olanın, çok konuşulanın bizim için en iyisi olduğu aldatmacasına kanmamamız gereken en önemli konudur sağlık.. Her gün yüzlerce insanın arama motorunda arattığı, dergilerde gazetelerde görüp uyguladığı ketojenik diyet aslında en basit tanımıyla yüksek miktarda yağ, düşük miktarda karbonhidrat ve yeterli miktarda protein içeren beslenme şeklidir. Ketojenik diyet kısıtlı karbonhidrat içeriğiyle karbonhidratı kilo alma sebebi olarak görenlerimizin dikkatini üzerine çekmeyi hemen başardı. Ayrıca bununla kalmayıp kilo vermedeki odak noktası ‘ bir haftada verilen kilonun başındaki rakam’ olanlarımıza da hızlı kilo kaybındaki başarısı sayesinde çabucak sevdirdi kendini.
İçinde bulunduğumuz pandemi dönemi güçlü bağışıklığa sahip olmanın, sağlıklı olmanın vücut tipimizden ve aynadaki görüntümüzden çok daha önemli olduğunu biraz sert olsa da yüzümüze vurdu. Bununla kalmayıp önümüzdeki tabağın bizdeki yansımasının tartıya çıktığımızda gördüğümüz değerden ibaret olmadığını ‘sağlıklı olmak’ kavramıyla direkt olarak ilişkili olduğunu bize tekrar hatırlattı. Bu nedenle bir haftada vereceğimiz kilonun başındaki rakamdan biraz uzaklaşıp her yönüyle ketojenik diyetle kilo vermeyi biraz inceleyelim..
Bilimsel kaynaklardan derlediğimiz cevaplara geçmeden önce ketojenik diyetin aslında bir tedavi yöntemi olduğunu ve kilo yönetiminde bir uzman kontrolünde planlanarak ve düzenli takip edilerek uygulanması gerektiğinin altını çizmekte fayda var aksi halde verilen kilolar karaciğerimizde, böbreklerimizde hatta kemiklerimizde sorun olarak bize geri dönebilir!
Peki biz düşük karbonhidratlı yüksek yağlı biçimde beslenmeye başladıktan sonra neler olur vücudumuzda, nasıl kilo vermeye başlarız? Yeterince glikoz almadığımız için vücudumuzdaki glikoz rezervleri birkaç gün sonra yetersiz hale gelmeye başlar ve bu durumu merkezi sinir sistemimiz alternatif enerji kaynağına ihtiyaç duymaya başlaması takip eder. İşte buradan sonra yeni enerji kaynağımız olan keton cisimleri oluşmaya başlar. Ketojenik diyetin etkinliğine dair önemli bir hipotez bu keton cisimciklerinin atılımı yoluyla önemli bir enerji kaybı meydana gelmesine dayanır. Evet hipotez diyoruz çünkü kısa zamanda kilo kaybındaki başarısı bilimsel çalışmalarla da desteklenmiş olan ketojenik diyetin kilo kaybını sağlayan mekanizması hala net değil. Ancak bilinen şu ki oluşan keton cisimcikleri doğrudan iştahımızı baskılıyor, iştah kontrolünü sağlamada bize yardımcı oluyor. Yağları metabolize etmeye başlıyoruz ve glikoneogenez dediğimiz bir süreçle yağı proteini de glikoza çevirip metabolizmamızda kullanıyoruz. İstediğimiz sonucu bu süreçlerin sonunda elde ediyoruz ve kilo veriyoruz ! Peki bu başarılı bir kilo kaybı mı ? Bu sorunun cevabını verebilmek için başarılı kilo kaybı ne demek biraz bu durumu irdeleyelim, bir hafta 3 kilo verip diğer hafta hızla o kiloyu geri alıyorsak geçen hafta verdiğimiz kilo kaybı ne kadar başarılı olmuştur ? Araştırmacılar başarılı kilo kaybını vücut ağırlığının en az %10 unu kaybetmek ve bir yıl boyunca bu kiloyu geri almamak olarak tanımlıyor. Araştırmalar ketojenik diyetin başarısı konusunda baştaki olumlu sonuçların geçici olduğu konusunda yoğunlaşıyor.
Ketojenik diyetin kilo yönetimi konusundaki etkisi üzerine görüşbirliği henüz mevcut değil. Kısa vadede kilo kaybındaki faydaları etkileyici olsa da uzun dönemde düşük karbonhidratlı beslenmenin artmış mortalite oranı ile ilişkisi gözardı edilmemelidir. Sonuç olarak ketojenik diyet iştah kontrolündeki etkisiyle açlığımızı kontrol etmemize yardımcı olabilir kısa zamanda güzel sonuçlar elde etmemizi sağlayabilir kalıcılığı konusunda fikir ayrılıklarına rağmen uzman kontrolünde 2-3 hafta dan 6-12 aya kadar değişen uygulama sürecinde kilo yönetiminde uygulanan bir alternatiftir. Ancak medyatik kilo kayıp haberlerine kanıp bir uzmana danışmadan uzun süre kontrolsüz ketojenik diyet yapmak kaş yapalım derken göz çıkarmamıza sebep olabilir’