Konstipasyon (Kabızlık)
Yazar Nida Doğan Kızılbay • Diyetisyen • 27 Şubat 2019 • Yorumlar:
Konstipasyon, halk dilinde kabızlık olarak tanımlanmaktadır. Konstipasyon bir hastalık değil, kişiden kişiye değişen farklı şekillerde yorumlanan subjektif bir semptomdur. Haftada üç ya da daha az dışkılama sıklığı olarak tanımlanabilir fakat sayı tek başına yeterli bir kriter değildir. Genellikle hastanın barsak fonksiyonlarında anormallik hissetmesi ve az sayıda dışkılamayla birlikte, alt karın bölgesinde rahatsızlık, gerginlik ve şişkinlikle tarif edilir. Genel olarak seyrek dışkılama alışkanlığına sahip olan bireylerde dışkının bağırsak içinde kalış süresi uzamakta ve bu nedenle dışkı içindeki suyun emilimi artmakta ve dışkı sertleşmektedir. Konstipasyon tanısı konulabilmesi için aşağıdaki seçeneklerden en az iki veya daha fazlasının, en az üç ay boyunca bireyde mevcut olması gerekmektedir.
1.Dışkılamaların en az %25’inde ıkınma, dışkılama sırasında fazla gayret gösterme,
2.Dışkılamaların en az %25’inde topak veya sert dışkılama,
3.Dışkılamaların en az %25’inde tam boşalamama hissi,
4. Dışkılamaların en az %25’inde anorektal tıkanıklık hissi,
5. Dışkılamaların en az %25’inde elle müdahale ederek dışkılama zorunluluğunda bulunulması
6.Haftada üçten daha az dışkılama
7.Laksatif kullanmadan seyrek olarak yumuşak dışkılama yapılabilmesi
8.Konstipasyonun hakim olduğu irritabl bağırsak sendromunda aranan tanı kriterlerinin yetersiz olması koşulları aranmaktadır.
Dışkı kıvamı ve fiziki muayene de tanı konulabilmesi için önemli göstergelerdendir.
Kronik konstipasyona neden olan bazı durumlar;
Yetersiz tiroit çalışması (Hipotiroidizm),
Şeker Hastalığı (Diyabet),
Paratiroit hormon yüksekliği (Hiperparatiroidizm),
Otonomik nöropati,
Potasyum düşüklüğü (Hipokalemi),
kalsiyum yüksekliği (Hiperkalsemi),
Magnezyum yüksekliği (Hipermagnezemi),
Multipl sklerozis (MS),
Hipofiz hormonlarının yetersiz salgılanması (Panhipopituitarizm),
Demans,
Myotonik distrofi,
Spinal kord yaralanması,
Kronik böbrek yetmezliği,
Parkinson hastalığı,
İrritabl Barsak Sendromu,
İdiyopatik konstipasyon,
Depresyon-stres,
Anoreksiya nevroza,
Kişilik bozuklukları,
Demir İlaçları,
Antidepresan ilaçlar,
Diüretikler,
Sedanter (Hareketsiz) Yaşam
Konstipasyonda Diyet Tedavisi
Diyetle, konstipasyon semptomları ciddi düzeyde düzene konulabilir veya tedavi edebilir. Konstipasyondan kurtulmak için yapılması gerekenler başlıca şunlardır;
-
Laksatif ilaç kullanımlarını azaltmak ve kesmek,
-
Sıvı alımlarını artırmak(Bol su tüketimi, kg başına 30-35ml su),
-
Posalı besinlerin tüketimini artırmak, günde 25-50g diyet posası tüketimi sağlamak,(Meyve, sebze, kurubaklagil, yulaf, arpa tüketimi),
-
Düzenli bir egzersiz planı oluşturmak, hareket kabiliyetini artırmak,
-
Bireye özgü bir beslenme planı oluşturmak,
-
Probiyotik içerikli besinlerin ve takviyelerin alımını sağlamak,
-
Prebiyotik besinkerin tüketimini sağlamak,
-
Kalsiyum tüketim miktarını bireye özgü düzeyde ayarlamak,
-
Varsa D vitamini eksikliğini gidermek,
-
Düzenli olarak sabah saatlerinde, kahvaltıdan sonra, tuvalet ihtiyacı olmasa bile tuvalete girip 5 dakika kadar bekleyerek bireye düzenli tuvalet alışkanlığı kazandırmak.
Tüm bu maddeler konstipasyon semptomlarını ciddi düzeyde azaltacak ve tedavisinde yardımcı olacaktır. Maddelerin tümünün birlikteliği, düzenliliği ve sürekliliği tedavi için büyük önem taşımaktadır. Konstipasyon tedavisinin sonuçları tam olarak birkaç haftadan sonra kendini belli edecektir. Bu sebeple gerekli özen sabırlı bir şekilde gösterilmelidir.
Ciddiye alınmayan ve tedavi edilmeyen konstipasyon, kolon kanseri, diyabet, kalp damar hastalıkları, hemoroid, bazı bağırsak hastalıkları, hipertansiyon ve bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklara yol açabilmektedir.
Mutlu bağırsaklar = Mutlu bireyler. Mutlu kalmanız dileğiyle, sağlıklı günler dilerim.