MEME KANSERİ
Yazar Atilla Çökmez • Genel Cerrah • 11 Kasım 2016 • Yorumlar:
Meme Kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Kabaca sekiz kadından biri
yaşamı esnasında meme kanseri ile karşılaşır.
Meme kanserinin en sık rastlanan bulgusu, memede büyüme eğiliminde olan ve
çoğunlukla sınırları düzensiz bir sertlik ya da kitledir. Bu bulgu çoğu kez gözle görülebilen
belirtiler oluşturmadığı için ancak el ile yapılacak bir muayene ya da memeye yönelik
radyolojik tetkikler ile ortaya koyulabilir.
Herhangi bir risk faktörü taşımayan kadınların 20 yaşından sonra yılda bir kez genel
cerrahi uzman hekimi tarafından meme muayenesi ve gerek duyulduğunda meme
ultrasonografisi yaptırması önerilir. Genç yaşlarda da ortaya çıkabilen bu hastalık, daha çok
40’lı yaşlardan sonra görülmektedir. Bu nedenle 40 yaşından sonra yılda bir kez düzenli
meme kontrolü ve yine risk faktörü yok ise iki yılda bir kez meme filmi (mammografi) ve
meme ultrasonografisi yaptırılması hastalığın erken teşhisi açısından büyük önem taşır. Yirmi
yaşından sonra her kadın tüm yaşamı boyunca ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi
yapmalıdır. Bu konudaki eğitimi ve zamanlamayı kontrolleri yapan genel cerrahi uzmanı
verecektir.
Ailede meme kanseri görülmesi ya da bazı hormonal tedavilerin uygulanması gibi risk
faktörleri taşıyan kadınların meme kontrolleri daha büyük önem taşımaktadır. Bu durumda
40 yaş sonrası altı ayda bir kez meme muayenesi ve yılda bir kez meme filmi ve meme
ultrasonografisi önerilebilir. Bu kontrollere uyulduğu takdirde, meme kanseri gelişse dahi
henüz kitle oluşturmadan teşhis edileceğinden kolaylıkla tedavi edilebilir ve yaşam süresi ya
da kalitesini bozmaz.
Meme kanseri erken evrelerde teşhis edilebildiğinde, hastalıktan tam olarak
kurtulabilme şansının yanında memenin kaybı da söz konusu olmayabilir.