Meme Sağlığı
Yazar Ali Özlük • Genel Cerrah • 6 Ağustos 2017 • Yorumlar:
Meme Sağlığı
Meme hastalıkları ile ilgili şikayetleri olan hastaların en doğru tanı ve en ideal tedavi yöntemlerine ulaşabilmesi için meme sağlığının önemsenmesi ve doğru yöntemleri bilmek gerekir.Özellikle tanı aşamasında muayeneyi yapan meme cerrahı ile görüntülemeleri yapan radyoloji uzmanının yakın bir iletişim halinde olması ve hasta ve yakınlarının bilgilendirilmesi,toplumda meme sağlığı hakkında bilinç düzeyini artırmak için çalışmalar yapılması gerekir.Bu şekilde bir diyalog ile tanıda hata payı azalır,gereksiz tetkik oranı azalır ve doğru tedavi için en önemli ilk adım atılır hastaların kaygıları giderilir.
MEME HASTALIKLARI
Memede tel işaretleme ile yapılan biyopsi tekniği nedir?
Meme muayenesinde ele gelmeyen, saptanamayan fakat yapılan görüntüleme yöntemleri sonrasında şüpheli bulunan ve alınmasına karar verilen dokunun yerinin ameliyat öncesi işaretlenmesi ve çıkarılması işlemidir.
İşaretleme yöntemlerinden biriside mamografi, ultrason ya da mr rehberliğinde tel yerleştirilmesidir. İşlem radyoloji bölümünde yapılır ve hasta oradan ameliyathaneye alınır.Bu işlem ameliyatla aynı gün yapılır. Lokal anestezi uygulandıktan sonra, içinde ince bir tel bulunan işaretleme iğnesi görüntüleme rehberliğinde şüpheli bölgeye yerleştirilir.Telin ucu kanca şeklinde olduğu için dokuya tutunur.
Meme cerrahı şüpheli olan oluşumu çıkarır, doğru alanın çıkarıldığından emin olmak için ameliyat esnasında dokuyu filme göndererek spesmen mamografisi dediğimiz dokunun filmi çekilir.Bu filmde doğru alanın çıkarılıp çıkarılmadığı incelenerek cerraha bilgi verilir ve işlem tamamlanır.Daha sonra dokuya patolojik inceleme yapılır.Cerrahi işlem ortalama 30 dakika sürer ve tercihen sedasyon dediğimiz hasta anestetik ilaçlarla hafif uyutularak yapılır.Günübirlik yapılan bir cerrahi işlemdir.
Memede Ağrı (Mastalji - Mastodini)
Memede ağrı en sık meme şikayetlerinden biridir.Memede oluşan ağrıdan daha çok kadınlar ağrı niye oluyor ?,acaba önemli bir hastalığın belirtisi mi ?gibi endişeli düşüncelerden rahatsız olurlar.Bu nedenle çok sık olarak hekime başvururlar.Memede oluşan ağrıların büyük bir bölümü adet döngüsü ile ilişkili olarak ortaya çıkan fizyolojik olan olağan ağrılardır.Fakat yinede memede ağrı oluştuğundan doktora başvurmakta yarar vardır.
Meme kanserinde ağrı, sancı, memede gerginlik gibi semptomlar çoğu vakada görülmez. Meme kanseri sıklıkla ağrı ve sancı yapmaz.
Memedeki ağrı ve sancının en sık sebebi hormonal değişikliklerdir. Adet dönemleri öncesinde veya mevsimsel değişikliklerde yaşanan hormonal dalgalanmalar memede ağrı, sancı, gerginlik olmasına neden olabilmektedir.
Memede fibrokistik yapısı belirgin kadınlarda ağrı, sancı diğer kadınlara nispeten daha fazla olmaktadır.
Memede İyi Huylu Kitleler
MEME KİSTLERİ
Memedeki süt kanallarından kaynaklanan içi sıvı dolu olan küreciklerdir.Fibrokistik meme dokusu ve fibrokistler kadınların % 60 ında görülür değişik boyutlardadır.(milimetrik ve bazen birkaç santim)Nadir olarak makrokist dediğimiz büyük boyutlarada ulaşabilmektedir.Basit kistlerin kanserleşme riski yoktur.Tanı meme ultrasonografisi ile konur.Cerrahi tedavi gerektirmezler.Makrokistlerde kist içeriği tanı ve tedavi amaçlı iğne ile boşaltılabilir.Şüpheli veya kompleks kistlerde kalın kesici iğne biyopsisi veya cerrahi biyopsi gerekebilir.Ağrılı fibrokistik meme yapısında ilaç tedavisi önerilir.Takip yeterlidir.
FİBROADENOM
Memede en sık görülen iyi huylu kitlelerdir.Memedeki kitlelerin %80 i fibroadenomdur.Genç kadınlarda sık görülür.Lastik kıvamında düzgün sınırlı çoğu kez hareketli kitlelerdir.
40 yaş üzeri kadınlarda, büyüme hızı fazlaysa (birkaç hafta içinde birden büyümüşse), 2 cm’den büyükse, meme kanseri açısından aile hikayesi mevcutsa fibroadenomların mutlaka çıkarılması gerekir. Ergenlik çağındaki genç kızlarda hızlı büyüyen dev fibroadenomlar (5 cm’den büyük) görülebilir. Bunların da cerrahi olarak çıkarılması gerekir.Kimi hastalarda kitlenin meme dokusu içerisinde olmasıda hastayı rahatsız eder,bu durumda cerrahi olarak kitlenin çıkarılması önerilir.
FİLLOİD TÜMÖR
Meme tümörlerinin yüzde 1’inden azını oluşturur. Büyük bölümü (fibroadenomlar gibi) iyi huylu tümörlerdir. Çok hızlı büyüyebilir ender olarak kötü huylu formlarına da rastlanabilir. Muayenede sertçe ve hareketli bir kitle olarak ele gelir.
Klinik olarak dev fibroadenomlarla karıştırabilmektedir.Görüntüleme yöntemleri ile fibroadenomlarla filloid tümörleri ayırt etmek son derece zordur. Kesin tanı cerrahi olarak tüm kitlenin çıkarılması sonucu patolojik incelemeyle ortaya konur.
Filloid tümörlerde kitlenin çevresinden az bir miktar normal meme dokusu ile birlikte çıkartılması tedavisi için yeterli olur.
» Memede tel işaretleme ile yapılan biyopsi tekniği nedir?
» Memede Ağrı (Mastalji - Mastodini)
» Memede İyi Huylu Kitleler
» Meme Başı Akıntısı
» Meme Enfeksiyonları
» Memede İltihap (Laktasyonel Mastit)
» Periduktal Mastit
» Granülamatöz Mastitler
» Meme Kanseri
Meme Başı Akıntısı
Meme başından gelen akıntı çoğu zaman önemli olmamakla birlikte nadir de olsa bir kanser belirtisi olabilir. Bu nedenle meme başı akıntısının önemsenip mutlaka uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Meme başından gelen akıntı kendiliğinden oluyorsa(Yani sıkmakla gelmiyorsa),tek meme ucundan geliyorsa ve koyu renkli veya kanlı ise araştırılması ileri tetkik edilmesi gerekir. Meme kanseri tanısı alan kadınların %3 ünde meme başından akıntı vardır.Meme başı akıntısında görüntüleme (Meme ultrasonu,mamografi,galaktografi-süt kanallarının filmi-)işlemlerinden sonra gerek görülürse patolojik inceleme için smear(yayma)yapılmalıdır.
Masaj veya sıkmak suretiyle, her iki memeden süt rengi ya da yeşil renkli bir akıntı gelmesine normal durumlarda da rastlanabilir. Yaş ilerledikçe meme başından akıntı gelme olasılığı artar. Daha çok doğum yapmış kadınlarda, meme başı akıntısı daha fazla olur.
Kistik meme yapısında da sıkmakla birden fazla kanaldan gri-yeşil renkli bir akıntı gelebilir. Her iki memede veya tek memede birçok kanaldan, süt rengi veya yeşil renkli akıntılar gelmesi iyi huylu belirtiler olarak değerlendirilir.
Meme Enfeksiyonları
Meme dokusunun mikrobik enfeksiyonlarıdır. Genellikle emzirme (laktasyon) döneminde meme başındaki çatlaklar nedeniyle oluşur.
Memede enfeksiyon belirtileri sertlik, kızarıklık, ağrı ve deride ısı artışıdır.
Henüz apse oluşmamış sadece enfeksiyon bulguları varsa antibiyotik tedavisi uygulanabilir.
Apse gelişmiş ise mutlaka drene edilmesi (boşaltılması) gerekir. Bu işlem iğne ile yapılabileceği gibi bazen açık cerrahi drenaj gerektirebilir. Her durumda antibiyotik tedavisine uzun süre devam edilmelidir.
Bazı durumlarda meme kanserinin önemli bir şekli olan inflamatuar meme kanseride meme enfeksiyonuna benzer bulgular verebilir.Bu durumda hekimin çok dikkatli olması gerekir.Yaklaşım ;tetkikler sonrasında antibiyotik tedavi kullanımından kısa bir süre sonra tekrar kontrole çağrılan hastanın belirtilerinde gerileme yoksa mutlaka inflamatuar meme kanseri olabilirmi diye akılda bulundurmak ve cilt biyopsisi ile patolojik inceleme yapmak gerekir.
» Memede tel işaretleme ile yapılan biyopsi tekniği nedir?
» Memede Ağrı (Mastalji - Mastodini)
» Memede İyi Huylu Kitleler
» Meme Başı Akıntısı
» Meme Enfeksiyonları
» Memede İltihap (Laktasyonel Mastit)
» Periduktal Mastit
» Granülamatöz Mastitler
» Meme Kanseri
Memede İltihap (Laktasyonel Mastit)
Emziren annelerde en sık doğum sonrası 1. haftada olmak üzere memede iltihap gelişebilir. Emzirme nedeniyle meme başında oluşan çatlaklar, yaralar, kabuklanma ve kötü hijyen meme başında mikrop üremesine yol açar. Böyle vakalarda antibiyotikle tedavi olmazsa üçte birinde mastit gelişebilir.
Periduktal Mastit
Emzirme dışı memede oluşan mastitlerdendir. Memebaşı etrafında başlayan ve süt kanalları çevresinde gelişen bir iltihap çeşididir. Çok büyük bir kısmı sigara kullanımı ile ilişkilidir. Sigaranın meme başı ardındaki süt kanallarında tahribat yapması nedeniyle bölgenin enfeksiyonlara uygun bir zemin olması nedeniyle geliştiği tahmin edilmektedir.
Başlangıçta sadece antibiyotik kullanımı ile hastalığın tedavisi mümkündür. Ultrason eşliğinde meme muayenesinde veya benzeri görüntüleme tetkiklerinde apse saptanırsa apse drenajı gerekir.
Granülamatöz Mastitler
Tüberküloz mastiti ve idiopatik lobüler granülomatöz mastit olmak üzere iki türü bulunur.
Tüberküloz mastiti, ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerde ve bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda (AIDS, kronik böbrek yetmezliği gibi) daha sık görülür. Tüberküloz mastitinde meme derisinde apsenin ağızlaşması şeklinde fistül görülmesi, memede kitle, koltukaltında akıntılı kitle veya apse gibi klinik tablolar görülür.
İdiyopatik granülomatöz lobüler mastit, genç doğurma çağındaki hastalarda sık görülür. Memeye yönelik bağışıklık sisteminin normalin üzerinde reaksiyon göstermeleri sonucu (otoimmün) oluştuğu düşünülmektedir. Geçirilmiş enfeksiyon veya travma da nedenler arasında görülebilir.
Gerek klinik gerekse radyolojik (ultrasonografi, mamografi, manyetik rezonans görüntüleme) olarak meme kanseriyle (özellikle inflamatuvar meme kanseriyle) ve tüberküloz mastiti ile sıklıkla karıştırılmaktadır. Antibiyoterapiye rağmen tekrarlayan meme abseleri görülür.
Apse veya dokudan alınan örneklerde tüberküloz testleri negatiftir. USG, MMG, meme MRI tetkiklerinde de kanserden ayırıcı tanısı oldukça zordur ve tecrübe gerektirir. Kesin tanı için alınan şüpheli meme dokusunun mutlaka patolojiye gönderilmesi gerekir.