Reflü

Yazar Yüksel GümürdülüGastroenterolog • 10 Mart 2020 • Yorumlar:

Normalde mide ile yemek borusu arasında bulunan kaslar, asit salgısının yukarı kaçmasına izin vermiyor. Ancak bazı hastalıklarda bu kaçış meydana gelebiliyor. Eğer bu asit kaçağı yemek borusuna kadar geliyorsa Gastroösefagial Reflü (GÖR), boğaza kadar geliyorsa Laringofaringeal Reflü (LFR) adı veriliyor. Reflü, sanılanın aksine çok sık görülen bir rahatsızlık. Bu hastalığın oluşmasını kolaylaştıran faktörlerden bazıları mide ile yemek borusu arasındaki kaslardan oluşan kapağın gevşemesi, mide fıtığı, şişmanlık, mideden fazla asit salgılanması, yiyeceklerin mideden bağırsaklara geçişinin yavaşlaması, sigara ve alkol kullanımı, fazla yağlı yiyecek tüketimi, mideye tek seferde aşırı besin gönderilmesi ve devamlı sırt üstü yatmak olarak sayılabilir.

Hangi Durumlarda Reflü’den Şüphelenmek Gerekir?

Reflü, bazen hiç bir belirti vermiyor. Eğer sadece yemek borusuna kaçış varsa, göğüste yanma, sindirim bozukluğu, hıçkırık ve bazen yalancı kalp ağrısı gibi şikayetler görülebiliyor. Eğer asit salgısı boğaza kadar yükseliyorsa, boğazda gıcık hissi, yabancı cisim hissi, kronik öksürük, ses kısıklığı gibi belirtiler ortaya çıkıyor. Gıcık hissinden dolayı hastalarda sürekli boğazı temizleme refleksi oluşabiliyor. Uzmanlar, boğaza kadar çıkan mide asidinin yol açtığı reflüde en dikkat çekici bulgu, ses tellerinin arka kısmında meydana gelen kızarıklık ve tahriş olduğunu söylüyor. Ama asıl önemli olan hastanın şikayetleri. Kişide reflü olup olmadığını anlamak için bazı testler de yapılabiliyor.

Nasıl Tedavi Edilir?

Reflü tedavisinde üç aşama bulunuyor. Bunlardan birincisi, hastanın dikkat etmesi gerekenler, ikincisi ilaç tedavisi ve daha ileri vakalarda da ameliyat. Reflü hastalığından muzdarip kişilerin sırt üstü veya başları normalden daha yukarıda olacak şekilde yatmamaya, mideyi tıka basa dolduracak kadar yemek yememeye, yatmadan önceki üç saat içinde çay, kahve, alkol, kolalı içecekler ve çikolata gibi besinler almamaya, yemek yedikten hemen sonra yatmamaya, mide asidini artıran ilaçlar kullanmamaya dikkat etmesi gerekiyor. Ayrıca sigara içenlerin bu alışkanlıktan vazgeçmesi ve kilo problemi yaşayanların fazla kiloları vermesi de gayet etkili. Mide fıtığı olan hastalarda ise reflü için bazen ameliyat da yapılıyor. İlaçlarla sonuç alınamadığı durumlarda, mide ile yemek borusu arasındaki kası kuvvetlendirmek için de ameliyat uygulanabiliyor.

Reflünün Neden Olabileceği Sorunlar Nelerdir ?

Larengo-farengeal reflü sonucunda kalıcı ses kısıklığı, astım ve bronşit gibi solunum güçlüğüne neden olabilecek hastalıklar ve yutma bozuklukları ortaya çıkabilir. Şiddetli ve yıllar boyunca tedavi edilmemiş reflünün yemek borusu, gırtlak ve akciğer kanserlerinin gelişmesinde de rolü olabileceği bilinmektedir.

Reflünün Olan Bütün Hastalarda Mide İle İlgili Şikayetlerin Bulunmamasının Nedeni Nedir ?

Reflü olan hastaların bir kısmında asidin yemek borusunda neden olduğu tahriş nedeniyle midede veya göğüs kafesi arkasında yanmalar görülebilir. Ancak, larengo-farengeal reflüsü olan hastaların çoğunda bu şikayetler yoktur. Bunun nedeni, tahrişe neden olan asidin yemek borusunda çok uzun süre kalmamasıdır. Ancak asit, daha hassas olan gırtlak ve boğaza yükseldiğinde bu bölgeler kolayca tahriş olmakta, bunun sonucunda da mide ve yemek borusu ile ilgili şikayetler olmadan ses ve boğazla ilgili şikayetler ortaya çıkmaktadır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Yüksel Gümürdülü Gastroenteroloji, İç Hastalıkları Prof. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)

Yazar

Yüksel Gümürdülü

Gastroenteroloji, İç Hastalıkları Prof. Dr.

Randevu al

Benzer makaleler