Saç Dökülmesi ve Güncel Tedavi Yaklaşımları
Yazar Eda Kibar Atasoy • Dermatolog • 9 Aralık 2020 • Yorumlar:
Saçlar bedensel sağlığımız için tıbbi olarak hayati bir önem taşımasa da ruhsal ve sosyal olarak büyük önem taşımaktadır. Pek çok kadın ve erkek sağlıklı ve güzel saçlara sahip olmadıklarında bundan olumsuz etkilenmektedir. Kişinin özgüveni azalmakta ve bu durum hem iş hem de özel yaşantıda başarısızlıklara yol açabilmektedir. Bu açıdan değerlendirildiğinde saçlar sağlık ve güzelliğin vazgeçilmez bir parçasıdır.
Saç rengi, saç teli kalınlığı, sahip olduğumuz saç kökü sayısı, kuru veya yağlı oluşu gibi pek çok özelliklik genetik olarak belirlenmektedir. Bununla birlikte bu özelliklerin bir kısmı yaşla ya da çevresel faktörlerle ortaya çıkabilir. Örneğin saçları çocukken kuru ve ince telli olan biri ergenlikle birlikte daha yağlı ve kalın telli saçlara sahip olabilir ve hatta saç rengi koyulaşabilir ,düz formdayken dalgalıya dönüşebilir. Çok sık uygulanan düzleştirici ya da renk açıcılar saçların yıpranmasına daha zayıf ve kuru bir hale gelmesine yol açabilir. İleri yaşlarda ise yine saçların kuru ve ince telli bir hale gelmesi ve yeni saç çıkışının azalmasına bağlı olarak seyrelme görülür.
Dermatoloji pratiğinde en sık karşılaştığımız problem saç dökülmesi ve buna bağlı saç seyrelmesidir. Saç dökülmesinin tıbbi olarak çok farklı tipleri ve herbirinin farklı sebepleri vardır. Genel olarak değerlendirilecek olursa kalıcı saç kökü hasarı bırakan saç dökülmeleri ve kalıcı olmayan saç kaybı olarak ikiye ayırabiliriz. Kalıcı olan gurup bazı özel dermatolojik hastalıklarla birlikte görülmektedir ve mutlaka dermatolojik muayene ve tedavi gereklidir. Kalıcı olmayan dökülmeler grubunda ise strese bağlı yaygın dökülmeler, mevsimsel saç dökülmesi, gebelik sonrası dökülme, halk arasında saç kıran olarak bilinen alopesi areata sayılabilir. Çocukluk çağında görülen saçlı deri mantar enfeksiyonu da saç dökülmesine yol açabilir ve geç kalındığında kalıcı saç kaybına yol açar. Erişkinde saçlı deride mantar enfeksiyonuna rastlanmaz.
Anlaşılacağı üzere saç dökülmesi probleminin çok çeşitli türleri ve çok çeşitli sebepleri olabilmektedir. Böyle bir sorun ortaya çıktığında öncelikle bir dermatoloji hekimine başvurmak, ne tip bir saç dökülmesi olduğunun ve sebeplerinin ortaya çıkarılması için önemlidir. Tedavi yaklaşımı buna göre belirlenmelidir. Gerekliyse demir, vitamin eksiklikleri tamamlanmalı, sistemik bir hastalık varsa ilgili branşa yönlendirilmelidir. Bunun haricinde ise destek bakım ürünleri ve çeşitli uygulamalar yapılabilir.
Günümüzde saç dökülmesine karşı destek tedavisinde kullanılabilecek pek çok şampuan , losyon ve gıda takviyesi bulunmaktadır. Saç serum ve losyonları saçlı deriye direkt uygulanabildiği gibi öncesinde roller (üzerinde çok sayıda çelik iğneler bulunan dönen silindir şekilli aparat ) uygulanarak cilde nüfus etmesi artırılabilir. Saç mezoterapisi direkt saç diplerine mikroenjeksiyon yöntemi ile saç köklerini besleyecek vitamin mineral ve eser elementlerin çeşitli aminoasitlerin uygulandığı bir yöntemdir. 1-2 hafta aralarla ortalama 4-8 seans olarak planlanır. PRP (platellet rich plasma ) yöntemi ise kişinin kendi kanı özel tüplere alınarak yapılmaktadır.Bu kan bazı tekniklerle içeriğindeki trombositten zengin kısmı ayrıştırılarak yine mezoterapi yöntemi ile direkt saçlı deriye saç köklerine uygulanmaktadır. Ortalama 3 hafta ara ile 3 seanslık kürler halinde tek başına ya da mezoterapi ile kombine yapılabilir. Bu uygulamalar lokal etkili , herhangi bir ciddi yan etkisi olmayan, tekrarlanabilir uygulamalardır.
Son dönemde yeni bir yöntem olan acelüler (hücre içermeyen) matriks uygulamaları yapılmaktadır. Ilk defa Amerikan ordusu için geliştirilen bir üründür.Yara iyileşmesini hızlandırması için domuz mesanesinde üretilen bu ürün, zedelenen bölgenin tamiri için bir iskele gibi görev yapar, hücrelerin çoğalması ve farklı hücre tiplerine dönüşebilme kapasitesini artırır.