Sağlıklı Narsisizm ve Patolojik Narsisizm
Yazar Saliha Ceren Ekiz • 15 Kasım 2024 • Yorumlar:
Narsisizm denince bir çoğumuzun aklına genellikle “kendini beğenmiş, büyüklenmeci, kendisini aşırı seven hatta kavramın kendisine adını veren Sevgili Narkissos gibi nehirde yansımasını görse sadece kendini izlemekten kendi canından olacak kadar kendine aşık” birisi gibi tanımlar gelir değil mi? Aslında bu narsisizm tanımının sadece bir parçasıdır ve bu kavram sandığımızdan daha derinlikli, kıymetlidir. Öyle ki size bazı yönleri ile nasıl gerekli ve sağlıklı bir kavram da olduğundan bahsedeceğim patolojik, yani sağlıksız dediğimiz taraflarının yanı sıra.
Sağlıklı yani gerekli narsisizm dediğimiz şey aslında basitçe bireyin kendini sevme, kendini kabul etme ve kendine değer verme gibi kabiliyetlerini tutan kısımdır. Otto Kernberg ve Heinz Kohut bu kavram üzerinde durmuş iki psikanalisttir ve bu yazıda da kendilerinin çalışmalarına yer vereceğim.
Gerekli olan Sağlıklı Narsisizme Kısa bir Bakış
Kernberg’e (1975) göre sağlıklı narsisizm kişinin kendisine yönelik barındırdığı pozitif ve dengeli bir özsaygıyı yansıtmaktadır. Bunun sonucu olarak da kişi sağlıklı ilişkiler kurabilir ve bağımsızlıklarını muhafaza edebilirken aynı zamanda empati kurmayı da becerebilirler.
Kohut’a (1971) göre ise sağlıklı narsisizm kişinin kendine beslediği sağlıklı hayranlık ve sevgiyi temsil eder. Bu şekilde barındırılan bir narsisizm kişinin kendine saygı duymasına destek verirken aynı zamanda sınırlarını belirlemesine de yardımcıdır, kişi başarıları ile gurur duyabilir ve kendine olan güveni artar. Başkalarının onayına ihtiyaç duymadan kendi değerlerini bilebilir ve kendilerini oldukları gibi kabul edebilirler. Bu becerilerin yanı sıra yine Kernberg’in de bahsettiği gibi empati konusunda gelişmişlerdir. Sağlıklı narsisimin gelişebilmesi için önemli bir şart Kohut’a göre ebeveynlerin çocuklarına koşulsuz sevgi ve ilgi verebilmesidir (Kohut, 1977)
Patolojik, İstenmeyen Sağlıksız Narsisizmi Anlamak
Kohut’a (1971) baktığımız zaman patolojik narsisizm şu şekilde tanımlanır; kişi kendilik duygusunu destelemek adına sürekli dışarıdan başka kişilerin onayına ihtiyaç duyar. İçsel bir boşluk, güvensizlik halini tolere edilebilmek adına, kişi kendini sürekli yüceltme haline girer. Çocukken koşulsuz ilgi ve sevgiyi hissedememiş kişiler ne yazık ki yetişkinlik hayatlarında bunu telafi etmek istercesine abartılı bir halde övgü ve ilgi beklentisi içine girer. Kohut bu durumu çok anlamlı bir kavramla isimlendirmiştir, “yaralı kendilik”.
Kernberg (1975) bu kavramı benmerkezci bir yapılanma olarak tanımlar. Empati yoksunluğu bu kişilerde sıklıkla gözlemlenir, başkalarının duygularını anlayamazlar. Bu farkında olarak değil, bilinçsizce geliştirdikleri bir yapıdır. Narsistik kişilik bozukluğu dediğimiz klinik tablo bunun sonucunda oluşmaktadır.
Hangi durumlarda yardım almak gereklidir?
Sağlıklı narsisizmin bir kişide gelişmiş olması bu kişinin kendine daha nazik davranabilmesini ve diğer kişilere değer verirken onlarla empati kurabilmesini sağlar. Patolojik bir narsisizm gibi yoğun olarak öfke, kıskançlık, kibir gibi durumlar yaşayan kişiler bu durumlardan sosyal ve duygusal alanlarda olumsuz etkilendiklerini düşünüyorlarsa bir profesyonelden yardım almayı değerlendirebilirler. Psikodinamik terapi ile bu davranışların arkasındaki ihtiyaçlar ve bilinçdışı çatışmalar üzerine çalışılır ve sağlıklı bir narsistik yapı inşa etmek hedeflenir.