Selülit Oluşumu
Yazar Taha Yanalak • Diyetisyen • 2 Mart 2020 • Yorumlar:
Merhabalar herkese bugün sizlere selülit oluşumunda nelere dikkat etmemiz gerektiğinde bahsedeceğim.
Estetik kaygıların gelişmesiyle tüm zamanların en önemli sorunu haline gelen selülit kısaca tanımlayacak olursak derinin alt tabakasındaki yağ dokusunun sıkışması sonucu kan dolaşımının engellenmesiyle derinin üst kısmında portakal kabuğuna benzer bir görünümün ve pütürüklerin oluşmasına denir. Deriye dokunduğumuzda sert ve pürüzlü bir yapı olduğu görülür.
Her 10 kadından 8’inin karşılaştığı sorunlardan biri olan selülit her yaş grubundan ve her kilodaki bayanda görülebilmektedir. Ancak Selülit ile ilgili bilinen bir yanlışı düzeltmeden geçemeyeceğim, selülit sanıldığı gibi kilo ile endeksli bir sorun değildir. Selülitler zayıf kişilerde de görülebilir.Selülit sadece fazla yağ dokusu olan kişilerin problemi değildir. Son derece ince yapıya sahip kadınlarda da görülür. Yaşlanma ile gittikçe kalıcı bir hal alır. Yaşlanma ile oluşan cilt gerginliğinin ve elastikiyetinin kaybolması ile cilt daha da incelir ve selülitler daha belirginleşir.
Selülitin oluşumunu etkileyen temel faktörleri sıralayacak olursak;
-Hormonlarındüzensiz salgılandığı ergenlik, hamilelik ve menopoz dönemleri
-Olumsuzyaşam koşulları
-Kötübeslenme
-Kandolaşımı bozuklukları
-Yetersizfiziksel aktiviteolması diyebiliriz.
Selülit tedavisinde son yıllarda en etkili yolun kombine tedaviler olduğu belirtilmektedir. Diyet, düzenli egzersiz, masaj ve kişiye özel olarak belirlenen medikal uygulamaların (Ozon terapi, lazer terapi, mezoterapi, karboksi terapi, lipoelektro, lenf drenaj, andubalance vs.) birlikte yapıldığı tedaviler olumlu sonuçlar vermektedir. O zaman gelin birlikte beslenme ile ilgili nelere dikkat etmemiz gerektiğine bakalım.
Selülit& Beslenme Önerileri
–Vücudun en büyük ilacı sudur. Her türlü cilt rahatsızlığının altında su tüketiminin az oluşu barınmaktadır. Su içmek, ödem atmanın ve vücudunuzdaki şiş görünümlerin azalmasını sağlar. Kilo vermeye yardımcı olur ve metabolizmayı hızlandırarak selülitli bölgelerde yağ yakımını kolaylaştırır.
-Rafine şekerler, hayvansal yağlar ve fastfood ve hazır yiyeceklerden tamamen uzak durarak günlük tuz tüketiminizi de sınırlandırınız.
-Damarlara büyük zarar veren sigara ve aşırı alkol kullanımından kesinlikle kaçınınız.
-Daha hareketli bir yaşam daha az selülit demektir. Bu nedenle haftanın 3-4 günü 30-60’ar dakika sürecek olan yürüyüş, yüzme, yoga, pilates, jimnastik gibi sporlara vakit ayırın.Böylelikle kan dolaşımınızı artırarak selülit oluşumunu önleyebilirsiniz.
-Tuzu mümkün olduğunca azaltın. Tuz vücutta su tutulmasına ve dolaşım bozukluğuna yol açtığı için asgariye indirin.
-Çok yağlı yiyeceklerden ve kızartmalardan uzak durun. Deri altındaki fazla ve dolaşımdan uzaklaşmış yağ dokusu selülitlere neden olur.
-Yağlı yemeklerden uzak durun ama günde bir avuç yağlı tohumlardan uzak durmayın. Özellikle ceviz, fındık ve badem içerdikleri E vitamini ve omega 3 ile cildinizi güzelleştirmeye yardımcı olacaktır.
Selülit azaltıcı ve önleyici besinler
-Yeşil çay: Oldukça etkili bir anti-inflamatuar olan yeşil çay, selülit bölgesindeki yağları kırarak, selülit görünümün azalmasına katkıda bulunur. Günde bir bardak yeşil çay tüketerek; selülitlerinizle savaşabilirsiniz.
-Muz: içerisinde yer alan potasyum ile kan basıncını düşürerek dolaşıma yardımcı oluyor ve dokuları atık maddelerden temizliyor. Sindirim ve düşük tansiyon sorununuz yoksa, günde bir adet muz tüketmenizde fayda var.
-Ananas: Taze ananasta bulunan bromelin enzimi protein ayrıştırıcı ve sindirimine yardımcı bir enzimdir. Kükürtlü bileşikleri de içeren bromelin enzimi sadece protein sindirimine yardımcı olmakla kalmaz, şişkinliğin ve ödemin atılmasına da katkıda bulunur. Böylece selülit oluşumunu engellemeye yardımcıdır. Hergün 1 ince dilim ananas tüketilmesi olumlu etki gösterecektir.
-Yeşil yapraklı sebzeler: Yapılan araştırmalar selülit oluşumunu azaltmada antioksidan öğeler olan A, C vitaminleri ve çinkonun etkili olduğunu göstermektedir. Özellikle bu antioksidan yapıları içerisinde bulunan taze meyve ve sebzelerin tüketimine özen gösterilmesi gerekmektedir.
-Balık ve Keten tohumu: Omega- 3 ve Alfa linolenik asidin anti enlamasyon özelliğinden dolayı selülit için tüketilmelidir.
-Zencefil: Aspirin gibi etki göstererek kan damarlarında plak oluşumunu engeller, daha az yapışkan hale getirir. Aynı zamanda kanı inceltici etkisinden dolayı dolaşımı ve kan akışını rahatlatır. Zencefilin anti- enflamatuar etkisi de kuvvetlidir.