Türkiye de Ekonomik Kriz ve Psikolojik Etkileri
Yazar Türkü Zencir • Psikolog • 12 Kasım 2019 • Yorumlar:
Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz son zamanlarda okuduğumuz haberlerle de görüyoruz ki psikolojik açıdan da insanları olumsuz etkiliyor.
İş hayatında oluşabilecek sorunlar, aile içi sorunları,bireysel psikolojik ve fizyolojik sağlık sorunları ve diğer insanlarla olan sosyal ilişkiler
bu olumsuzlukların başında yer alıyor. Artan intihar oranları bize gösteriyor ki insanlar ekonomik krizden sadece maddi olarak etkilenmiyor. Psikolojik etkilerden bahsederken bireyi bir bütün olarak ele almamız gerekmektedir. İnsanın psikolojik yapısının oluşumunda toplumsal boyutunu yok saymak olmaz. Bireyde meydana gelen olumsuz düşünce yapıları, risk almamak, isteksizlik, artan rekabetle kendisini devamlı bir can pazarının içinde hissetmesi, güvensizlik, yetersizlik, endişe , korku, öfke , kaygı, şeklinde duygularını arttıracaktır. Ve tabi bu duyguların yansıması olan davranışlarıda ortaya çıkaracaktır. Her bir bireyde etkileri farklılık gösterecektir. Ve sosyo ekonomik durumumuz ihtiyaçlarımızı, duygularımızı ve davranışlarımızı belirleyecek bir etkendir. Bunların yanı sıra bir de sistem ve dönemsel kültürel yansımaları bireyin ihtiyaçlarını karşılamakta sorumluluk alamaz mesajını vermektedir bu sorumluluğu da bireye yüklemektedir. Birey kabul etmek, alışmak, yalnız mücadele etmek zorunda hissettirilir. Yani ekonomik kriz bir yandan da insanı yalnızlaştıran bir süreçin içine itmektedir bireyi.
Şehrin ortasında 4 kardeşin intihar haberi ekonomik sıkıntılarla gündem olurken bir yandan da içinde oldukları durumu paylaşma konusunda da destek göremediklerini de düşündürüyor. Bu nedenleri göz önünde bulundurduğumuz da artan intihar haberlerinin ekonomik krizle ve psikolojik etkileri ile ( depresyon, kaygı ve psikosomatik vs.. gibi rahatsızlıkların da artmasıyla) doğrudan ilişkisi yatsınamayacak durumdadır. Bireyde meydana gelen bu değişiklikler zamanla toplumun değer yargılarını da etkileyecektir. Ve kalıcı olarak değerlerimiz de bu süreçle birlikte değişecektir. O yüzdendir ki bireyin yalnızlığının karşıtlığını örgütlemek bu dönemlerde önemlidir. Sorumluluğun tek başına bireye yüklenmeyecek kadar derin bir sistem mevzusu olduğunu anlatmak gerek. Ve değerlerimize bir aradanlığımıza, kollektif oluşumlarımıza daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir süreçten geçtiğimizi bilmemiz gerek. Yoksa derinleşen ekonomik krizle birlikte insan yalnızlaştıkça ve yalnızlaştırıldıkça psikolojik etkilerinin de sonucu olarak intihar haberlerini daha çok okuyor- duyuyor olacağız.
Bunun yanı sıra intihar haberlerinin yapılış şekli de bu dönemler de oldukça önemli. İntiharın bir çözüm olmadığını asıl olanın yaşamak ve yaşatmak olduğunu unutmamak gerek.