Yaşlılıkta Görülen Beslenme Sorunları
Yazar Öykü Yıldırım • Diyetisyen • 22 Eylül 2020 • Yorumlar:
İnsan doğası gereği yaşlandıkça besin alımına farklı etmenler etki edebiliyor. Bu etkenlere fizyolojik nedenler ile sosyoekonomik, psikolojik etkenler, kullanılan ilaçlar, kronik hastalıklar gibi birçok neden sayabiliriz.
Yaşlanma sürecinde, organların işlevinin kısmen yitirmesi, karaciğer ve safra fonksiyonlarındaki azalma, midenin sindiriminde gecikmeler veya el, ağız, duyu ile mental koordinasyon yeteneğindeki farklılaşmaya bağlı olarak besin alımı etkilenmektedir.
Peki bu süreçte hangi beslenme sorunları ile karşılaşılmakta ve nasıl önlemler alınmalı gelin beraber inceleyelim...
-
Yetersiz besin alımına bağlı olarak vitamin ve mineral yetersizlikleri
Yaşlılıkta sık görülen vitamin ve mineral yetersizliklerinde başta D vitamini ile B12, folat, mineral yetersizliklerinde ise kalsiyum, demir, çinko eksiklikleri görülmektedir.
Bunun için; yaşlı bireylerin öğünlerine mutlaka yoğur, kefir gibi kalsiyum içeriği yüksek besinler eklenmeli.
Mercimek gibi lif ve besin değeri yüksek kurubaklagillerle sebze çorbaları yapılarak besin alımı desteklenmeli.
Ara öğünlerinde eğer ki şeker hastalığı varsa dikkat edilerek yumuşak meyveler ile 1 bardak süt veya yoğurt, kefir verilerek kan şekeri dengesi sağlanmalı.
Eğer ki bireyde diş veya yutma problemi varsa kuruyemiş gibi sert taneli besinler verilmemeli.
-
Dehidrasyon riskine dikkat
Yaşlılıkta, vücuttaki su miktarı azalmaktadır. Yaşla beraber kullanılan ilaçlar ve yeterli su alımı olmadığında dehidrasyon yani sıvı kaybı ile karşılaşabiliriz. Sağlık açısından ciddi bir sorun olan dehidrasyonu, yaşlı bireylere ılık ve yudum yudum olacak şekilde su içmelerine yardımcı olmalıyız.
-
Rahatsızlıklarına uygun besin planı yapılmalı
Bütün bunlarla beraber yaşlıların hastalıklarına yönelik besin planı yapmak en önemli noktadır.
Örneğin bireyin diş problemi varsa besin ihtiyacını yumuşak püre kıvamında veya sıvı besinlerle karşılamalıyız veya parkinson gibi motor sistem hastalıkların da çatal, kaşık, bıçak gibi aletleri rahat kullanabileceği püre kıvamında veya dilimlenmiş besinlerle yardımcı olunmalı.Yüksek kolestrol gibi rahatsızlıklarda ise su ve tuz tüketimine dikkat edilmeli.
Diğer önemli nokta ise her bireyde olduğu gibi mutlaka kullanılan ilaçların içerikleri hekim tarafından bilgilendirilerek besin ilaç etkileşimine dikkat edilmeli.
Tüm bu sorunlara dikkat ederek, diyetisyen ve doktor kontrolünde yaşlı bireylerin sağlık kontrolleri belirli periyotlarda yapılmalı ve yaşlı bireylerle yaşayan aile yakınları veya bakıcıların besin ihtiyacını en iyi şekilde karşılamak için eğitimler verilerek bilinçlendirilmeli.