WhatsApp ve Gençlerde Boyun Düzleşmesi
Yazar Özgür Akşan • Beyin Ve Sinir Cerrahı • 11 Nisan 2016 • Yorumlar:
Teknolojinin ilerlemesi ile akıllı telefonlara ihtiyaç arttı ve telefonlara bakma zamanı arttı.
Belki siz bile bu yazıyı akıllı telefonunuzdan okuyorsunuz. Modern hayat içerisinde artık konuşma süreleri azalıyor günlük gelişmeleri hatta anlık gelişmeleri bile insanlar birbirine mesajlaşma yolu ile iletiliyor.
WhatsApp messenger akıllı telefonlar için geliştirilen 2009 yılı sonunda yayınlanan bir mesajlaşma uygulamasıdır. WhatsApp’ı her gün ortalama 320 milyon kişi kullanıyor ve tüm dünyada gün içerisinde sıkı durun 64 milyar mesaj gönderiliyor.
Özellikle gençler arasında uzun süreli mesajlaşmalar boyun bölümüne (Servikal Omurga)binen yükü arttırdığını dile getiren Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özgür Akşan, boyun ağrıları ve tekrar eden spazmlar ile süregelen boyun ağrılarının gençler arasında hızla yayıldığını belirtti.
Beyin cerrahisi polikliniğinde özellikle yıllar ilerledikçe boyun ağrısı ile polikliniğe başvuran genç sayısı artıyor şeklinde açıklama yapan Op. Dr. Özgür Akşan, yapılan nörolojik muayene ve MR (Manyetik Rezonans) sonuçlarında genellikle fıtık olmadan spazma bağlı şiddetli düzleşmelerin görüldüğünü vurguladı.
20 Dakikada Bir Egzersiz (24 Egzersiz kuralı)
Özellikle kasların aşırı kasılması ile boyunda ağrıları başlıyor. İlerleyen teknolojiye ve yeniliklere adapte olmamız için, geride kalmamız için yoğun sosyal medya ve mesajlaşma kullanan gençlerimize saatte 3 kez (204060.dakika kuralı) 8 saatlik mesai boyunca toplamda 24 kez boyun egzersizi yapmayı öneriyoruz. Böylece gün içerinde tüm saatler için egzersiz yapmış oluyoruz.
Büyük Ekranlı Telefonlar ve WhatsApp Web
Büyük ekranlı telefonlar boynu daha fazla eğmeyi engellediği için bizce daha faydalı ve öneriyoruz. Masa başında çalışan gençler için ise WhatsApp Web kullanarak başın nötral pozisyonda kalmasına yardımcı olunmasını öneriyoruz.
Gençler arasında 24 saatlik gün için 24 egzersiz gençler için boyun düzleşmesinin engellenmesi ve sonrasında ortaya çıkacak olan şiddetli boyun ağrılarının azalması için çok yardımcı olacaktır. Aynı zamanda düzenli boyun egzersizi gençlerin orta yaşlarda meydana gelebilecek boyun fıtığı ve buna bağlı geçirilecek boyun fıtığı ameliyatlarının önlenmesinde koruyucu faktörlerden birisidir.
BOYUN AĞRILARI VE BOYUN FITIĞI
Boyun ağrıları çevremizde üç kişiden biri hayatında en az bir kere karşılaştığı bir rahatsızlıktır.
Boyun ağrılarının nedeni basit kas tutulmasından boyun fıtığı ve tümör hastalıklarına kadar uzanır. Bu ağrılar genellikle geçiştirilmeye çalışılır. Beyin ve Sinir cerrahisi uzmanının bu hastalıklara yaklaşımı hastanın hikayesi, nörolojik muayene ve görüntüleme teknikleri ile tedaviye giden yoldur.
Boyunda ağrıya neden olabilecek pek çok rahatsızlık vardır. Boyun fıtığı (Servikal diskhastalığı) ve spondilozis (kireçlenme) erişkinde en sık rastlanılan patolojilerdir. Omurlar arasındaki diskler bir nevi omurlar arasındaki yüklenmesi azaltan vücudumuzun amortisör sistemleridir. Yaşla birlikte bu sistemler yıpranıp içerindeki suyu kaybedebilir ve fıtıklaşabilir. Bu hastalığın adına Boyun fıtığı (Servikal Disk Hernisi ) denir. Bu ağrılar, boyun fıtığı dışında; basit bir kas spazmı, mekanik boyun ağrısı, eklem ve omurga kireçlenmeleri, yumuşak doku hastalıkları ve zorlanmaları, omurganın ve yumuşak dokuların iltihabından, enfeksiyon hastalıklarından, apselerden, kemik hastalıkları ve kırıklarından, metabolik, hormonal, romatizmal ve iç organ hastalıklardan, çeşitli tümörlerden ve daha birçok hastalıktan kaynaklanabilir.
Bu ağrılar başladıktan sonra beyin cerrahları için tanı yollarından biri de radyolojik görüntüleme ve günümüzde MRG görüntülemedir. Çünkü bu tarz ağrılar basit kas spazmından omurgada tümörlere kadar geniş bir yelpazede bulunabilir.
Bütün işlemler olup tanıya ulaşıldıktan sonra hasta boyun fıtığı tanısı aldıysa; öncelikle medikal tedavi ve gerekli ise boyunluk verilebilir. Sonrasında boyun egzersizleri ve fizik tedavi ile yola devam edilebilir. Şiddetli geçmeyen ağrılarda, fıtık yerleşimi önemlidir. Uzuvlarda güçsüzlüğe neden oluyorsa ve hastanın yaşam kalitesini, günlük yaşam aktivitelerini etkiliyorsa cerrahi tedavi yapılabilir.