Prof. Dr. Hüseyin Hayri Kertmen

Ben Van'dan Perihan aslan'ın oğlu savaş : profesör doktor Hüseyin Hayri kertmen ilgisinden alakasından büyük merhametinden dolayı kendisine minnettarım annemin beyninde hipofiz adenomu tümörü teşhisi konuldu Van Diyarbakır İstanbul Kocaelide savaş ceylan dahil biz bu ameliyatı yaparsak bu hastaya ölür ya felç kalır çünkü tümür şah damarının etrafını sarmıştı bizlere hayırlı hocaya gidilen bir yol açıldı onunla tanıştık hiç bizi korkutmadan hiç hayal kırıklığına uğratma dan ben bu ameliyatı yaparım Allah'ın izniyle siz gönlünüzü ferah tutun çok şükür annemin o büyük ameliyatını yaptı sadece ameliyat sonrası sağ gözün üst kapağında sinire dayalı bir açılma var o da yavaş yavaş açılıyor Hayri hocam 2-3 ay içerisinde o da açılacak dedi Rabbim hiçbir zaman seni ve çocuklarını darda bırakmasın Allah'ım sizden 1000 kere razı olsun bugün taburcu oluyoruz ilk işim gelip burada size yazmak oldu saygılarımı sevgilerimi sunuyorum koca yürekli adam

Eskişehir Şehir Hastanesi'nden doktorumun önerisiyle gittim. Beynimde kitle tespit edildi ve detaylı inceleme sonucunda ameliyat kararı alındı. Rabbime şükürler olsun Hayri hoca çıktı karşıma. Allah razı olsun ameliyat öncesi de sonrası da kendisi konuşup özel ilgilendi. Masadan kalkamam sanarken ameliyat sonrasında iki günde taburcu olacak kadar iyi oldum. Allah razı olsun çok büyük şans oldu bana ameliyatımı yapması, tekrar teşekkür ederim bütün ekibe ve doktoruma minnettarım.

Hipofiz adenom şikayeti ile Hayri hocama başvurdum. Allahıma şükürler olsun hayri hocamla karşılaşmamı sağladı. Hastanın halinden anlıyan , içten , iletişim becerisi çok iyi bir doktor, tecrübesini anlata anlata bitiremem zaten.Ekip arkadaşları , hemşireler , Çağrı bey hepsi o kadar ilgilendilerki benimle, çok şükür önce Allahın izni sonra onlar sayesinde bu hastalıktan kurtuldum. Kesinlikle bu rahatsızlığınız var ise Hayri hocamla konuşmadan başkalarına gitmeyin derim. Birilerine vesile olduysam ne ala. Hayri hocam ve ekibine sonsuz minnettarım . Allah onlardan razı olsun.

11 Yıl sonra beni Şanttan kurtardı Çok teşekkür ederim işinde uzman bir doktor Şifalı ellerinize tesekurler

47 yaşında olan abimin beyninde boyun MR nı değerlendirirken beyninde bir kist olduğunu gordu ve daha detayli bir tetkik isteyerek başka lezyonlarin da olup olmayacağıni ve büyük olasılikla ameliyatın gerekeceğini söyledi. Doktor Beyin önerileri doğrultusunda tetkikleri yapildi ve beyninde kist ve kitle saptandı. Doktor Bey ameliyatın riskleri ile birlikte olumlu yönlerini bize detaylı bir şekilde açıkladi. Moralimiz çok bozuk olmasına rağmen endişelerimizi giderdi ve bizzat moral verdi. Ameliyata bizzat girdi ve ekibiyle birlikte başarılı bir şekilde ameliyati gerçekleştirdi.Yakınıma Hastaneye girişimizden taburcu olana kadar ve taburculuktan sonra da ilgilendiği için çok çok teşekkür ederim.

6 yıldır beyin zarı tümörüm vardı.Dr.Hüseyin Hayri Kertmen bey ameliyat olmam gerektiğini bu ameliyatı yapabileceğini yüzümde şekil bozukluğu olmaması İçin kronoplasti yöntemiyle yapılması gerektiğini söyledi.Tümörün büyüklüğü kadar özel olarak Gülhane hastanesinde titanyumdan üç boyutlu parça yapıldı ve ameliyat sonrası temizlenen bölgeye yerleştirildi.15.06.2020 tarihinde ameliyatımı oldum çok şükür şu an çok sağlıklıyım .Doktoruma çok teşekkür ediyorum ellerine sağlık Allah razı olsun .Onun ve ekininin sayesinde sağlığıma kavuştum.Kronio plasti yöntemiyle ilk ameliyatı bana yaptıklarını söylediler ve çok başarılı oldular.Amelşyat öncesi,yoğun bakım süreci ve daha sonraki aşamalarda bizzat ilgilendi benimle.Ellerinşz dert görmesin inş

Doç. Dr. Hüseyin Hayri Kertmen hocamı bir başka beyin cerrahının tavsiyesi üzerine bulduk. Ameliyat hikayemiz eşimin her iki gözünün de bulanık görmesi, görme alanının oldukça daralması üzerine bir göz doktoruna gitmesi ile başladı. Ama sorunun, hipafiz bezinde 4 cm. büyüklüğünde bir timörün göz sinirlerine baskı yapmasından kaynaklandığını öğrendik. Bunun üzerine hocamızın çok iyi bir beyin cerrahı olduğu ve burundan girilerek yapılan ameliyatlarda çok başırılı olduğu bilgisi üzerine hocamızın yanına gittik. MR görüntülerine baktığında timörün büyük olması ve basınç alanının gittikçe büyümesi nedeni ile ilaç tedavisi ile sonuç alınamayacağını, ameliyatın şart olduğunu söyledi bize. Kendisinin ameliyat etmesini kabul etmemiz halinde bu konuda elinden geleni yapacağını söyledi. İlk intibah önemlidir ya, hekimin hastasına, hastanın da hekime karşı duygu ve enerjisinde uyum olmalı ki her şey daha kolay ve yolunda gitsin. Biz ilk görüşmemizde hocamıza güven hissettik. Canımızı teslim edebileceğimiz duygusu ile hiç tereddüt etmeden hocamızın bizi hastaneye ameliyat için vereceği günü bekledik. İyi ki o da bizi hastası olarak kabul etti. Hocam ameliyat öncesi riskleri anlatırken bile aynı zamanda bizi rahatlatmayı da ihmal etmedi.
Eşimin hipoviz bezindeki timörü burundan girerek  3-4 saat süren çok başarılı bir ameliyatla temizledi. Ameliyatın nasıl geçtiğini sormak için hocamın yanına gittiğimde onun o yorgun şekilde koltukta oturuşu hiç gözümün önünden gitmiyor.Dünyanın en değerli, en anlamlı yorgunluğuydu hocamda gördüğüm. Hayri hocam, iyi ki sizinle karşılaştırdı bizi Rabbim. Bu bizim için bir şans. "Hastanız gibi bize de dua edin ki ameliyat iyi geçsin, sorun yaşamadan yapabilelim" demiştiniz konuşmamızda. Etmez olur muyuz hocam, Allah'ım sizin ve sizin gibi doktorlarımızı başımızdan eksik etmesin, Rabbim sizden razı olsun size ve ekibinize güç ve kolaylık versin.

8 Eylül 2020 de hipofiz adenomu Akromegali sebebiyle Hüseyin Hayri kertmen Hocama ameliyat oldum.Hocam ve ekibi işini layıkıyla yapan harika insanlar. Yeterince aydınlatıp her konuda yardımcı oluyorlar. Allah'ın izniyle ben şifami Hayri hocam vesilesiyle buldum herşey için çok teşekkür ederim Hayri hocam Rabbim her daim yardımcınız olsun 2 çocuğum var demiştiniz Allah sizi cocuklarınınıza Evlatlarınızı size bağışlasın .Rabbim herşeyi gönlünüze göre versin Allah yolunuzu açık etsin... Çankırı dan selamlar

Kaderin bizi yönlendirerek karşımıza çıkardığı ve şifamıza vesile kıldığı,bizi kendisine minnettar bıraktığı değerli Hocam. 38 yaşındaki Eşimi bütün risklerine rağmen kendine güveni sayesinde başarılı bir şekilde ameliyat eden (hipofiz adenomu) bizler kapıda dokuz doğururken ameliyathane den hiçbir şey olmamış gibi çıkan Hocam.Saygı ve şükranlarımı sunarım.Dualarımızdasınız.

BİR HASTA BİR DOKTOR VE EKİBİ
Bugün, 1 Ağustos 2016, pazartesi. Saat, sabahın altısı. Yer, Ankara-Dışkapı Yıldırım Beyazıt Araştırma ve Eğitim Hastahanesi. Çatısı kırmızı -siyah şıngıl örtüyle kaplı, üzerinde "Akyurt Belediyesi" yazılı şirin bir piknik masasından mavi gökyüzüne bakıyorum. Bir ağustos sabahının getirdiği ılık rüzgar kollarımı, yüzümü yalayarak iğne yapraklı çam ağaçlarının arasından kendi yoluna devam ediyor. Sağ yanımda "Acil Servis"in beyaz ışıklarına karışan siren sesleri. Her yaştan büyük-küçük, kadın-erkek telaşla koşuşturan insanlar. Adeta yaşamın canlılığını simgeliyorlar.
Bugün, Beyin Cerrahi bölümünden "akromegali", diğer adıyla "hipofizer devlik" denen tümör ameliyatından çıkışımın altıncı günü. Ve ben, uzun zamandır kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim.
Ne oldu bana? Yıllardır benimle yaşayan, onların bana alıştığı ama benim onlara hiçbir zaman alışamadığım baş ağrıları, eklem yerleri sızıları, el-ayak, çene burun büyümeleri, yüz hatlarında kabalaşma, kollarda bacaklarda yorgunluk, horlama, ses kalınlaşması, vücuttaki ben ve kıl artışları, parmak uyuşmaları, kafamın içinde dönem dönem oluşan ses patlamaları, şekerimin tavan yaptığı zamanlar, prostatın gelişi güzel tuvalet çıkışlarını kendi kontrolü altına almaları, cinsel isteklerin ayaklar altında dolaşması, iç organlarımın içten içe büyümesi, vücuttaki hantallık, kilolarımın yükseklerde dolaşması, kafamdaki ağırlık, sivilcelerin cirit attığı kafaderisi, git gide kararan dünya, görmede daralma, diş aralarının açılması ve arayıpta bulamadığım uykular nerdeler, neredeler tüm bunlar.
Şimdi anlıyorum arkamda koskoca bir sağlık ordusu çalışanlaının olduğunu. Bunca araştırma, tahlil, mr, tomografi, kolonoskopi, endoskopi, biyopsi, ekg, efg, ultsanografi, akciğer, safra, böbrek ve karaciğer filmleri. Bunca iş, bunca emek, bunca insan. Hepsi de koordineli, düzenli ve zamanla yarışan. Çalışmak, insan sevgisi, temizlik , uyum içindelik , mütavazılık dersen eğer gelip buradaki görevli insanlara şöyle bir bakman yeterli. Tüm bu hareketlilik bir hedefe yöneliyor. "Beyindeki tümörü yok etmek". İşte risk de tam burada başlıyordu. Şah damarını sarmalamış, görme sinirlerinin hemen altında 2 buçuk cm boyutunda olan kitle yerinden sökülüp atılabilecek miydi?
Konsey toplandı. Karar verildi. Operasyon kaçınılmazdı. Yıllarca sinsice ilerleyen kitle yok edilmeliydi. İşte tüm bu süreçlerin sonunda kitleye neşteri vuracak olan doktorla karşı karşıya geldim. Genç, pırıl pırıl, gözlerinin derinliklerinde insana güven aşılyan bir ordu komutanı duruşu.Doçent Doktor Hüseyin Hayri Kertmen. Bana operasyon hakkında ne yapılması gerektiğini, nelerin olabileceğini, nelerin risk taşıdığını gerçekçi bir yaklaşımla umudumu kırmadan, ama fazla da umutlandırmadan uygun cümlelerle anlattı hiç bir ikna teşebbüsüne girmeden. Bu gibi tehlikeli bölgelerde bulunan kitlelerin yerinden temizlenme oranının yüzde altmış-yetmişlerde olduğunu belirtti. İş bana kalmıştı. Ya bu hastahanede ya da başka bir yerde ya operasyon olacağım, ya da zamana bırakacağım kendimi.
Tereddütsüz kararımı verdim. Ankara-Dışkapı Yıldırım Beyazıt Araştırma ve Eğitim Hastahanesi, Beyin Cerrahi bölümü, Doçent Doktor Hüseyin Hayri Kertmen ve ekibine teslim oldum.
Belli bir hazırlık devresinden sonra 27 temmuz 2016 sabahı saat 08:10 da ameliyathanenin serin ve tertemiz odasındaydım. Sesler duydum. Sevinç çığlığı. bir annenin bir babanın kayıp evladını arayıp bulmaları gibi. Havada "çok iyi çok çok iyi, kendine geliyor hastamız" gibi melodik sesler. İşte o zaman idrak ettim sağlık görevinin ne kadar kutsal bir görev olduğunu. Tanrım, görevine sadık bu insanları milletimin başından eksik etmesin. Yalnız operasyonun yüzde yetmiş başarı oranının tutturulamaması doktorumu bir hayli terletmişti. Çünkü ok hedeflenenin ötesine geçmiş ve kitle yüzde doksan beş temizlenmişti. Başarı çıtası çok yukarılara taşınmıştı. Fakat bu başarı, doktorumun mütavazılığında, o bilge duruşunda hiç bir tavize yer vermemişti. Böyle bir evlat yetiştirdiği için Hayri Hocamın anne ve babasına hürmetlerimi sunuyor, kendisiyle birlikte ekibini, hastahanenin tüm çalışanlarını ve yöneticilerini canı gönülden selamlıyorum.
Bütün bu acıları geride bırakmış biri olarak uzun yıllardır fakedilemeyen, sinsice ilerleyen akromegali hastalığına dikkat çekmeye çalıştım. Kısaca bu tür hastalıklar hep olacaktır ve bunların karşısında da Doçent Doktor Hüseyin Hayri Kertmenler hep bulunacaklardır. Umudumuzu yitirmeyelim derim. Kaliteli yaşam bazen başkaları tarafından sağlanabilir. Zira doktorlar en canlı örnekleridir. Selamlar saygılar.
Hasta 56 yaşında, 10 yıldır akromegali (büyüme bozukluğu hastalığı):
Selahattin EREN