AĞRILI ADET ..
Yazar Alparslan Baksu • Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı • 20 Eylül 2016 • Yorumlar:
Ağrılı adet, ergenlik döneminde okul devamsızlığı, genç erişkin döneminde işe gidememe nedeniyle önemli sosyal kayıplara ve en sık işgücü kaybına yol açan bir rahatsızlıktır. Bulantı, kusma, başağrısı, sinirlilik, ishalin eşlik edebildiği, bazen bel bölgesine de yayılan, alt karında kramp şeklinde ağrılarla seyreden bir tablo vardır. Kadınların yaklaşık % 60 kadarında görülür. Yeterli tıbbi tedavi almayan ve ağır seyreden bazı olgularda, kadınlar neredeyse her ay sağlık kuruluşlarına başvurmak zorunda kalırlar.
Başlıca iki tip ağrılı adet görme şekli vardır.
1-Primer Dismenore: Bu kişilerde ağrılı adet görmeye yol açan ikincil bir hastalık söz konusu değildir. Genellikle adet görmeye başladıktan 1-2 yıl sonra şikayetler başlar ve doğum yapıncaya veya 23-27 yaşlarına kadar şiddeti artar. Erken yaşta adet görmeye başlayan ve adet kanamaları uzun süren ve fazla olan bayanlarda görülme sıklığı daha fazladır. Ailesel bir yatkınlıkta söz konusu olabilir. Annesi ve kızkardeşlerinde ağrılı adet olanlarda sıklık daha fazladır.
Bu hastalıktaki en önemli sebebin, adet sırasında rahim iç zarı (endometriyum) tarafından sentezlenen, rahimde kasılmalara ve ağrıya neden olan, prostoglandin adı verilen maddeler olduğu kabul edilmektedir. Ayrıca ağrılı adet gören kadınların depresif bir yapıya sahip oldukları, bu hastaların rahim ağzında darlık olduğu şeklinde fikirler de ileri sürülmektedir.
Teşhis için ayrıntılı tıbbi öykü, ağrısız bir dönemde yapılan ayrıntılı muayene (bakirelerde ultrasonografi ve makattan muayene yapılabilir) teşhis konulmasını sağlayacaktır. Bu muayenede herhangibir kadın hastalığına ait bulgu saptanamaz. Bu hastalardaki adet ağrısı ya adetten birkaç saat önce ya da adetle birlikte başlar ve 48-72 saat kadar sürebilir.
Hastalığın en önemli nedeninin rahim iç zarı tarafında üretilen prostoglandin denilen maddeler olduğu kabul edildiği için, tedavide prostoglandin maddesinin üretilmesini engelleyen maddeler kullanılır. Nonsteroid antienflamatuar ilaçlar dediğimiz ağrı kesici ilaçlar (indometazin, ibuprofen, naproksen sodyum vb.) tedavideki ilk seçeneği oluşturur. Bu ilaçlar adetten bir gün önce veya adetle birlikte kulanılmaya başlanır ve 1-3 gün kullanılır. Günde 1-4 kez kullanılır. Hastaların % 70-80 kadarında bu ilaçlar ağrıların giderilmesinde yeterli olur. Ergenlik çağındaki kızlar ve doğum kontrol ihtiyacı olmayan bayanlarda tercih edilecek ilaçlardır. Bu ilaçların her ay 1-2 gün kullanılması genellikle bir sorun doğurmaz. Fakat mide ülseri, astım, karaciğer ve böbrek yetmezliği olanlar bu ilaçları kullanmamalıdır.
Tedavide ikinci seçenek doğum kontrol haplarıdır. Bu ilaçlar aynı zamanda doğum kontrol ihtiyacı olan kadınlarda çok uygun olacaktır. Hastaların % 90’ında tedaviyi sağlayacaktır. Progesteron hormonu da tedavide kullanılabilir. Günlük hap, 3 aylık iğne şeklinde verilebilir. Son yıllarda kullanıma giren progesteron salan rahim içi araç (hormonlu spiral) ağrılı adet tedavisinde oldukça etkilidir.
2- Sekonder Dismenore: Ağrılı adet görme alttaki başka bir organik hastalığa bağlı olarak oluşur. Burada özel bir duruma çok dikkat edilmelidir. Adet görme yaşına geldiği halde adet görmeyen, fakat her ay alt karında ağrısı olan genç kızlarda doğumsal anomaliler akla gelmelidir. Adet kanının yolunu tıkayan doğumsal zarlar, kanın dışarıya akmasına engel olur, bu kan kadın organlarında birikir. Aynı zamanda her ay tekrarlayan ağrılar söz konusudur. Kan akışını engelleyen zarın kesilmesi ile tedavi gerçekleşecektir.
Bu tür adet ağrısı, adetin başlangıç yılından çok sonra görülür. Ağrı beklenen adetten 1-2 hafta önce başlar ve kanamanın bitiminden sonra birkaç gün daha devam eder.
En önemli nedenleri sırasıyla; endometriozis, adenomyozis, myomlar, rahim içi ve rahim ağzındaki et benleri (polipler), daha önce geçirilmiş enfeksiyonlara bağlı olarak kadın organları arasında oluşan yapışıklıklar, spiral, doğumsal rahim anomalileri, yumurtalık kistleri, psikolojik nedenler, pelviste kan göllenmesi sendromu şeklinde sayılabilir. Eskiden rahmin ters durması (retroverti) da ağrı nedeni olarak kabul edilip, ameliyatla rahmin düzeltilmesi operasyonu öneriliyordu. Fakat günümüzde ters rahmi düzeltme ameliyatları uygulanmamaktadır. Ağrının ergenlik yıllarından sonra başlaması ve adetten 1-2 hafta önce görülmesi primer dismenoreden ayıran en önemli bulgularıdır. Hastanın muayenesi sırasında yukarıda sayılan nedenler genellikle ortaya çıkarılır. Hastanın muayenesinde bir bulgu tespit edilemediyse, verilen ilaçlara da cevap vermiyorsa, teşhis ve tedavi amacıyla laparoskopi denilen operasyon önerilir. Laparoskopi ile kadının karın içi ve kadınlık organları direkt olarak gözle kontrol edilir. Bazı nedenler laparoskopi ile düzeltilebilir.
Sekonder dismenorede tedavi altta yatan hastalığın tedavisi ile mümkündür. Örneğin myomu olan kadında myomların, yumurtalık kisti olan kadında bu kistlerin çıkartılması, et benlerinin (poliplerin) alınması, doğumsal anomalilerin usülüne uygun düzeltilmesi ile bunlara bağlı oluşan ağrılı adet tedavi edilebilir.
Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı gibi ağrılı adet kadınların kendi kendilerine teşhis koyup, basit ağrı kesicilerle geçiştirebilecekleri bir hastalık değildir. Çünkü altta yatan çok ciddi sebepler olabilir ve bunların acilen tedavisi gerekebilir. Bu nedenle hastaların öncelikle bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından muayene edilmesi ve varsa altta yatan nedenlerin ortaya çıkartılması ve tedavinin planlanması gerekmektedir.
Yazar
Alparslan Baksu Kadın Hastalıkları Ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi Ve İnfertilite Prof. Dr.
Randevu al Profili görüntüleyinYorumlar: (0)
Yazar
Alparslan Baksu
Kadın Hastalıkları Ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi Ve İnfertilite Prof. Dr.