Aile İçi İstismar
Yazar Suna Basmacı • Psikolojik Danışman Ve Rehber • 24 Aralık 2020 • Yorumlar:
İstismar kelimesi, Dünya Sağlık Örgütüne Göre, yetişkin tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan ve çocuğun fiziksel, psikolojik ve sosyal açıdan gelişimini olumsuz biçimde etkileyen her tür davranış ve tutumdur. İstismar durumlarına pek çok yerde rastlamak mümkündür. Bu yerlere örnek olarak aile, okul, sosyal mekanlar ve iş yerleri verilebilir. Elbette bu alanlarda yaşanan her istismar, mağdurun ruhunda derin yaralar açar ancak aile içi istismarın etkileri diğerlerinden daha şiddetli olabilir. Bireyin temel güven ve duygusal ihtiyaçlarının karşılandığı aile ortamında bu duruma şahit olmak ya da maruz kalmak bireyin ruhunda geri dönüşü zor olan yaralar açabilir.
İstismar kendi içerisinde 3 gruba ayrılır: fiziksel, cinsel ve duygusal olarak sınıflanır. Bu saydığımız istismar gruplarından hangisi olursa olsun mağdur üzerinde ciddi anlamda olumsuz etkiler oluşturmakta ve gelecek yaşamda olumsuz birtakım olayların yaşanma olasılığı arttırmakta ya da olumsuz olaylara zemin oluşturmaktadır. Aile içi istismara maruz kalan çocuklar için yaşanılan durum oldukça ağırdır. Bu duruma maruz kalan çocuklarda davranış bozuklukları veya gelişimde gerilik görülebilir.
Fiziksel istismara örnek olarak darp etmek verilebilir. Özellikle çocuklar buna fazlasıyla maruz kalabilmektedir. Bu da çocukların içine kapanmasına, sessiz kalmasına, korkmasına, güvende hissetmemesine ve duygularını bastırmasına neden olabilir. Bu duruma maruz kalan ya da şahit olan bir çocuğun derhal koruma altına alınması gerekir. Ayrıca çocuğa kendini ifade edebilmesi için alan tanınmalı ve güvende hissetmesi için güven aşılanmalıdır.
Çocuklar muhakeme becerisi olarak bir yetişkin kadar gelişmemişlerdir. Bu nedenle bir olayı değerlendirirken çarpık değerlendirebilir ve gerçekçi olmayan sonuçlar çıkarabilir. Örneğin aile içinde herhangi bir birey istismar durumuna maruz kaldığında bu durumdan kendini sorumlu tutabilir ve suçlayabilir. Bu nedenle çocukla net bir dille konuşmak ve durumun çocukla herhangi bir ilişkisinin olmadığını vurgulamak gerekir. Böylece çocuk durumu daha iyi anlama fırsatı elde edecek ve sebepsiz yere kendini suçlamayacaktır. Kendini ifade ederken öfkelenebilmesi kızabilmesi normaldir. Müdahale etmeden sakince dinlemek oldukça önemlidir.
Bunun yanı sıra çocuğa kaldırabileceğinden daha ağır yükler ve sorumluluklar yüklenmemelidir. Buna örnek olarak aile içinde şiddete maruz kalan bir annenin, çocuğundan yardım istemesi, onu araya sokarak arabulucu rolü vermesi, babayla kurulan iletişimi çocuk üzerinden sağlaması ya da çocuktan taraf tutmasını istemesi gibi durumlarla çocuğu karşı karşıya bırakmamak gerekir. Çünkü çocuk bunu başarabilecek yetenek ve becerilerden yoksun olabilir. Bu durum çocuğun bu sorumluluklar altında ezilmesine ve yoğun suçluluk duyguları yaşamasına neden olabilir.
Bunun dışında aile içinde cinsel istismar durumları da yaşanabilir. Bu duruma karşı çok dikkatli olmak gerekir. Çünkü çocuklar bu durumu anlamayabilir ya da anlatamayabilir. Bu durumu kimseye anlatmaması gerektiğine dair tehdit edilmiş olabilir. Bu tehditle birlikte korkmuş ve yaşadıklarını saklaması gerektiğini düşünmüş olabilir. Ayrıca çocuk ebeveynleri tarafından cezalandırılacağını ya da kendisine kimsenin inanmayacağını düşündüğü için de bu durumu saklamak zorunda kalabilir. Durumu yeterince iyi biçimde değerlendiremeyen çocuklar bu istismar nedeniyle kendini suçlayabilir. Bu duruma çok dikkat etmek gereklidir. Çocuğa güven vermek, onu dinlemek, bedenini korumayı öğretmek, kendi sınırlarını öğretmek ve yardım isteyebilmeyi öğretmek çok önemlidir.
Peki Çocuğun İstismara maruz kaldığı nasıl anlaşılır?
-
Cinsel bölgelerinde kaşıntı, ağrı ve kızarma varsa
-
Fiziksel temasa aşırı derece tepki veriyorsa
-
Tetkiklere rağmen açıklanamayan karın ağrıları varsa,
-
Huzursuzsa,
-
Uyku problemleri yaşıyorsa,
-
Altını ıslatma başladıysa,
-
Yaşına uygun olmayan cinsel söz ve davranışlar sergiliyorsa,
-
Açık alanlarda sıkça mastürbasyon yapar hale geldiyse,
-
Daha durgun veya öfkeli görünüyorsa
-
İntihar düşüncelerinden bahsediyorsa
-
İştah problemleri ortaya çıkıyorsa
-
Yemek düzeninde sorun yaşıyorsa,
-
Okul başarısında düşüş varsa
Bu durumların pek çoğu çocukta gözlemleniyorsa, dikkatli olmak ve bu konuda danışmanlık hizmetlerinden yararlanmak durumun netlik kazanmasına ve sonraki süreçte neler yapılması gerektiği hususunun netlik kazanmasına yardımcı olabilir.