Akciğer Nodüllerinin Hepsi Ameliyat Edilmeli Mi?

Tamamının ameliyat edilmesine gerek yok. Aslında hangi nodüllerin ameliyat edilmesi gerektiğini ameliyat öncesi yaptığımız normal BT, PET-BT ve likit biyopsi takiplerinde anlıyoruz. Büyümeyen, şekli garip olmayan genç bir hastada tespit edilmiş 6 milimden küçük bir nodülü ameliyat etmemize gerek yok, ama eğer ki bir kişi 55 yaşın üzerinde sigara içmiş akciğerinde yeni gelişmiş 6 mm den büyük bir nodül var ve bu nodülün şekli hoşumuza gitmiyor ise, o zaman gerekli bazı radyolojik ve PET-BT gibi tetkiklerden sonra hastaların ameliyat edilmesi gerekiyor.

Akciğer nödül teşhisi

Akciğerlerimizde nodül tespit edildiğinde hepimiz tedirgin oluyoruz. Çünkü bir kanser şüphesi ile karşı karşıya kalmış oluyoruz. Nodüllerin çoğu kanser değil. Akciğerlerimizde hava kirliliğine veya başka problemlere bağlı birçok nodüller gelişebiliyor. Fakat nodüllerin ihmal edilmemesi gerekiyor. Biz cerrahlar olarak akciğerde nodül tespit edilen bir kişide teşhisi ve tedavisi konusunda yardımcı olabiliyoruz.

VATS dediğimiz yöntemde göğüs boşluğuna açtığımız iki üç tane delikten kamera yerleştirerek göğüs içini görüyoruz ve içerdeki küçük nodülün yerini bularak yine bir çeşit otomatik dikiş ve kesme makinesi olan stapler dediğimiz zımba sistemini kullanarak o nodülü çıkarıyoruz. Hasta uyurken nodül patolojik incelemeye gidebiliyor ve bu patolojik incelemede dokuya mikroskopta bakılıyor ve acaba bir kanser mi değil mi teşhisi konuluyor. Ondan sonra da teşhise uygun bir cerrahi girişim ile ameliyat devam ediyor veya bitiriliyor

Akciğer nodül tedavisi

Akciğerlerimiz çok geniş bir sahayı kaplıyor. Göğsümüzün içerisine yerleşmiş durumda ve akciğerimizin içindeki alveolleri yaydığımızda bir tenis sahası büyüklüğü oluşuyor. Dolayısıyla içinde gelişmiş olan 4, 5 milimlik veya biraz daha büyük bir nodülü bulmak ve teşhis etmek çok kolay değil. Biz cerrahlar bu nodülleri ameliyatta bulmak konusunda bir takım özel yöntemler uyguluyoruz. Birincisi kamera sistemlerimiz çok gelişmiş olduğu için göğüs boşluğunun bütün içerisini görebiliyoruz ve uzun bazı aletler vasıtasıyla akciğeri öne arkaya yukarı aşağı oynatarak göğüs boşluğu içerisinde hareket ettirip üstüne dokunabiliyoruz. Yani parmağımızla akciğere elliyoruz ve dokunma ile sertleşmiş dokuyu hissedebiliyoruz. Normalde akciğer süngersi bir doku ama nodül olduğunda o bölgedeki sertleşmeyi parmağımızla hissediyoruz. Eğer sertleşmemiş nodül ve bulunması zor ise o zaman radyoloji bölümünden yardım istiyoruz. Radyoloji doktorlarımız akciğerde nodülün olduğu yere küçük teller yerleştirerek nodülün nerede olduğunu bize işaretleyebiliyorlar. Hatta bazen boyalı bir madde ile yerini gösterebiliyorlar. Biz ameliyata girdiğimizde telin veya boyanın olduğu yerde nodülün olduğunu biliyoruz ve onu rehber olarak kullanarak nodülü çıkartabiliyoruz.