Anne Bebek Elele

Yazar Ebru Ağdere • 24 Aralık 2018 • Yorumlar:

Bebeğin kucağa alınmasıyla ilgili farklı yaklaşımlar olması annelerin kafasını karıştırabilir. Bazı yaklaşımlar bebeğin olabildiğince az kucağa alınmasından yanadır ki bunun nedeni genelde bebeğin kucağa alışmasını, şımarmasını önlemek ve annenin rahat etmesini sağlamaktır. Bazı yaklaşımlar ise bunun tam tersi yönündedir, annelere bebekleri hala anne karnındaymış gibi uzunca bir zaman neredeyse yapışık bir yaşam önerirler. Bebeğin kucağa alınması ile ilgili tek bir yaklaşım aslında doğru değildir; çünkü her bebek ve her anne bebek ilişkisi birbirinden farklıdır.

Doğumdan hatta hamilelikten itibaren bebekler kendilerini anlatmaya başlarlar. Kendilerini dinlemeye hevesli, alıcı anne babaların varlığını ararlar. Gerek sosyal donanımları gerekse dil becerileri henüz gelişmediği için ihtiyaçlarını anlatmak için aktif bir şekilde beden dillerini kullanırlar. Ağlamak, bebeklerin kendilerini ifade etmek için kullandıkları en etkin yoldur. 

Bebek Ağladığında Kucağa Almak

Dokunmanın çocuğa bir çok olumlu katkısının yanında, hem duygusal zeka, hem de dil gelişimine hayli katkısı olduğu açık bir gerçektir. Bebeklerin bağ kurmaya ihtiyacı vardır. Özellikle ilk aylarda ağlamalarına tutarlı ve sevgi dolu bir şekilde cevap almaları gerekir. Konu bebeğinize sevgi göstermek ise asla kendinizi durdurmayın. Bebeğinize her dokunuşunuz, her yatıştırma girişiminiz, her besleyişiniz, her sallamanız, her öpücüğünüz, her ilgi ve dikkat gösterişiniz ona yeni tanıştığı dünyanın sevgi dolu, besleyici, iyi bir yer olduğunu öğretir. Böyle yaparak bebeğinizin insanlarla temas kurmanın rahatlatıcı ve iyilik getiren bir durum olduğunu içselleştirmesine yardımcı olursunuz. 

Bebeklerin yaşama güvenle sarılabilmeleri için kucaklanmaya, ten temasına gereksinimleri vardır. Ancak her durumda ağlayan bebeği kucağa almak bebeklerin düzenini bozan, onları tamamıyla yetişkinlere bağımlı duruma getiren, var olan kaynaklarını kullanmaktan alıkoyan bir tutumdur.  

Bebekler özellikle ilk aylarda her ağladığında özellikle kucağa alınmalıdır. Çocuk ne kadar kucakta tutulursa ne kadar okşanırsa bundan o kadar iyi cevap alınır; çünkü bebeğe dokunmak son derece önemli. Çocuğu sakinleştirdiği gibi çocuğun öz güvenini arttırdığı artık kabul edilmiş bir durumdur. Bebeği okşamak, sevmek, güzel sözler söylemek onu çok sevdiğinizi, onu çok güzel bulduğunuzu hissettirir.  

       Annenin duyarlı bir şekilde bebeğine yanıt vermesi sonraki aylarda iletişimde daha az sorun yaşanmasını sağlar. Ayrıca bebeğin ihtiyacı olduğunda 'dinleneceği' mesajını içselleştirmesine de yardım eder. Buradan bebeğin her ağladığında kucağa alınması gerektiği sonucunun çıkarılmaması gerekir. Bebeklerin ağlamaları bir şeyleri protesto ettikleri anlamına da gelebilir. Bebeğin protesto etmesine de izin verilmesi gerekir. Gerektiği noktada anne babanın bebeğinin ağlamasını hoş görmesi, bebeklerini ayrı bir birey olarak görüp onun kızmasını ya da aynı fikirde olmamasını da kabul etmek anlamına gelir. Bazı anne babalar eğer bebekleri ağladığında derhal yanına gitmezlerse bebeklerinin onu terk ettikleri mesajını alacağından endişe ederler. Bebeğe her ağladığında müdahale etmek, sakinleşmesi için ona yardımcı olmak gerekiyor. Ağlamasına uzun süre cevap verilmeyen bebek, aşırı duyarlı bir stres algılama sistemi geliştirebilir. 

       Anne babaların bebeklerinin ağlayarak neyi anlatmaya çalıştığını anlayabilmeleri ve hızlı bir şekilde bebeklerine yanıt vermeleri onların zaman içinde daha az ağlamalarına neden olur. İlk aylarda annenin bebeğinden gelen işaretleri doğru değerlendirmesi annenin ne kadar duyarlı olduğu ile ilgilidir.  
 

       Ağlayan bebeğinizin sizin şefkatinize ihtiyacı olduğu bir gerçek, ancak onun ağlamasından kendinizi sorumlu tutmanız yersiz. Bebeğiniz yaradılış itibari ile kendi içsel ihtiyaçları doğrultusunda ağlar. Bazı bebekler, annelerinin kucaklarındayken bile daha sık ve daha şiddetli ağlarlar. Bu annelerinin kapasitelerinin yetersiz olduğunun göstergesi değildir. Size düşen ona yalnız olmadığını göstererek, ihtiyacı olan huzuru elinizden geldiğince hissetmesini sağlamak. 

       Bebeklerin kucağa alınması ile ilgili yapılan araştırmalar, kısa sürelerle de olsa, sıklıkla kucağa alınan çocukların daha az ağladığını göstermiştir. Bu sonuçlara dayanarak tasarlanmış olan araştırmaya, çocukların günün hangi saatinde en huzursuz olup ağladığını incelemekle başlayın. Bu ilk adımın sonuçlarının alınıp şema haline getirildikten sonra bebeği, ağlaması beklenen saatten biraz önce kısa bir süre için kucağa almayı deneyin ve çok kısa bir süre için bile kucağa alınmasının gerginlik saatlerindeki ağlamaları büyük ölçüde azalttığını göreceksiniz. Yapılan bu araştırmadan çıkan sonuç, çocukların arada bir yataklarından kaldırılıp kucağa alınmasının uyarım ihtiyaçlarını karşıladığı, bu şekilde de huzursuzluklarını giderip mutsuzluk yaygaralarını azalttığı şeklinde oldu. 

       Bebeğinizin ağlamalarını dikkate alıp yanıt vermeniz onun için çok önemli. Çünkü bu sayede, bir şeye ihtiyacı olduğunda onu elde edebilecek kudretin, kendinde mevcut olduğunun farkına varır. Ayrıca sorunlarının tarafınızdan çözümlenmeye çalışıldığını görmek, ona kendisinin, sizin gözünüzdeki değerini keşfetmesini sağlayacak ve bu ona ihtiyacı olan özgüveni getirecek. Huzursuzlaşıp ağladıktan sonra onu yatıştırışınız, hayatta karşısına çıkacak olan sıkıntıların ardından refahın geleceğini gösterir ve büyüdüğünde bile bebekliğinde öğrendiği bu ilk şeyle, zorluklara sebatla göğüs gerer. 

       Eğer ilk zamanlarda bebeğinizin ağlamasına hemen yanıt verir ve yardımına koşarsanız, birkaç ay içinde daha az ağlamaya başladığını fark edeceksiniz. Mutlu bir bebeğe annelik yapmak, çok daha kolay ve eğlenceli olduğundan, bu sizin için bir avantaj olacaktır. Aynca ağlayan bebeğinize ne kadar erken çareler sunarsanız, ağlamasını o kadar kısa sürede durdurabilirsiniz. Geciktiğiniz takdirde onu susturmak uzun vaktinizi alabilir hatta ağlaması kesilse bile hıçkırıkları hem sizi, hem onu huzursuz eder. Zira umutsuz bakışlan ve titreyen sesi kendinizi suçlu hissetmenize neden olabilir. 

       Ağlamalarına erken yanıt alan bebeğiniz, bir şeye ihtiyacı olduğunda yapması gereken tek şeyin ağlamak olduğunu öğrenir. Bu, kesinlikle onun şımaracağı anlamına gelmez. Aksine tıpkı bir yetişkin gibi isteklerinin yerine gelmesi için metot geliştirdiğini gösterir. Zaten kısa bir süre sonra siz onu o kadar iyi tanıyor olacaksınız ki, ihtiyaçlarını o ağlamaya başlamadan anlayacak ve karşılayacaksınız. Mesela, anneler bebeklerinin uyanır uyanmaz kucağa alınmaktan hoşlandığını iyi bilir. Siz de onun rutin uyanma saatinde hemen yanına gidip, onun sizi minik çığlıkları ile çağırmasını beklemeden, istediği şefkati ona sunabilirsiniz. Bu sayede bebeğiniz uyandığında, kısa bir süre içinde yanına gideceğinizi bildiğinden kendini daha huzurlu hisseder. İkiniz de birbirinizi anlıyor olmanın tadını çıkarabilirsiniz. 

       Bazı anneler bebekleri ağladığında, onları susana dek yalnızlığa terk ederek onları terbiye ettiklerini düşünürler. Ağladıklarında yanlarına kimsenin gelmediğini gören bebeklerin, bir süre sonra ağlamaktan vazgeçtikleri doğru ancak bunun doğurduğu olumsuz sonuçlar, sözde getirilerinden çok daha fazladır. Dokuz ay boyunca tüm ihtiyaçlanm karşılayan annenin, dışarıdaki dünyada kendine uzak olduğunu görmek, bebeğinizin yeni hayatına adapte olmasını hayli zorlaştıracağı gibi aranızdaki ilişkinin, bir komşu ya da akraba ilişkisinden yakın olamamasına sebebiyet verir. 

       Küçük bebeğiniz ağladığında onu tam olarak ne zaman kucağınıza almanız gerektiği konusunda, ikilemde kalmanıza lüzum yok. Ağlar ağlamaz uzatın ona ellerinizi. Onu sakinleştirecek yollann hepsini deneyin. En sonunda, en çok işe yarayanını keşfetmiş olacaksınız. İhtiyacı olduğunda yanında olmanız, ilk denemede en etkili yolu bulmanızdan çok daha mühimdir. 

Bebeğim Neden Ağlıyor?

       Bebekler konuşamadıkları için ağlayarak isteklerini, sıkıntılarını dile getirmeye çalışırlar. Bebeklerin ağlamalarının pek çok nedeni vardır. Açlık, kulak enfeksiyonları, karın ağrıları, gaz sancıları, altını kirletmiş olması, diş çıkarması, bebeğin fazla yorgun olması ve kolik bebek olması gibi. 
 
       Bebekler günde ortalama farklı zaman dilimlerinde 3 saat ağlarlar, bu durum olağandır. Kolikli bir bebek ise üç hafta boyunca haftanın üç günü üç saat süreyle ağlar. Diğer bebeklerden farklı olarak ağlamanın hepsi bir seferde ve aynı zaman diliminde gerçekleşir.  
Ağlayan bir bebek karşısında çaresizliğe kapılmak yerine, öncelikle ağlamaya yol açabilecek fiziksel bir neden olup, olmadığından emin olun.

 

Bebeğimi Kucağıma Almaktan Başka Neler Yapabilirim? 

Her ağladığında bunun nedenini araştırmadan, sürekli olarak bebeklerini kucaklarına alarak sakinleştirmeye

çalışan anne-babaların bebekleri kucağa alışır. 

Bebeğin fiziksel herhangi rahatsızlığı söz konusu değilse bir süre ağlamasına izin vermek,   

Oyalanması için karyolasının üzerine asılabilen sesli, müzikli, hareket eden oyuncağını kurarak izlemesini sağlamak,   

Ağlamadığı zaman bebeği kucağa alarak sevmek,   

Bebeğin dikkatini farklı bir noktaya çekerek onu sakinleştirmek, örneğin müzik dinleterek sakinleşmesini sağlamak,   

Bebeği kucağa almadan yattığı yerde sırtını okşayarak, bebek masajı yaparak rahatlatmaya çalışmak v.b.  

Bebeğinizi bir battaniye/örtüye sarın ve kucağınıza alın. 

Kısık sesle çalacağınız müzik, söyleyeceğiniz bir ninni, hatta arka planda çalışan bir çamaşır makinesi veya elektrik süpürgesi

sesi dahi bebeğinizi rahatlatabilir. 

Bebeğinizi kucakta veya salıncakta sallayın. 

Bebeğinize masaj yapmayı deneyin. 

Sevdiği ve ilgi duyduğu bir objeyi gösterin. 

Emmesi için ağzına bir şeyler verin. 

 

Bebeğin fiziksel herhangi rahatsızlığı söz konusu değilse bir süre ağlamasına izin vermek, Oyalanması için karyolasının üzerine asılabilen sesli, müzikli, hareket eden oyuncağını kurarak izlemesini sağlamak, Ağlamadığı zaman bebeği kucağa alarak sevmek, Bebeğin dikkatini farklı bir noktaya çekerek onu sakinleştirmek, örneğin müzik dinleterek sakinleşmesini sağlamak, Bebeği kucağa almadan yattığı yerde sırtını okşayarak, bebek masajı yaparak rahatlatmaya çalışmak v.b 

Bebeğiniz ağladığında yapmanız gereken tek şeyin, onu bir an önce susturmak olduğunu düşünmeyin. Önce neden ağladığını bulmaya çalışarak, aranızdaki iletişimin en sağlıklı şekilde kurulmasını sağlayın. 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)