Anne Sütü
Yazar Emel Atmaca Kartaloğlu • Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Doktoru • 6 Mayıs 2021 • Yorumlar:
Anne sütü bebeğin gereksinim duyduğu tüm besin maddelerini uygun miktar ve kalitede içeren tek fizyolojik bebek besinidir. Besleyici özelliğinin yanı sıra içerdiği büyüme faktörleri, enfeksiyondan koruyucular nedeniyle de çok önemlidir. İlk 6 ay bebeğin hem fizyolojik hem psikososyal ihtiyaçlarını tek başına karşılar. İçeriği eşsizdir ve bebeğin ihtiyacına göre değişir. Anne sütündeki demir ve kalsiyumun emilimi optimaldir. Protein miktarı inek sütüne göre düşük fakat kalitesi daha iyidir. Ayrıca sodyum değeri yüksek değildir ve böbrekler için ek yük oluşturmaz. Obeziteye, alerjik ve kronik iltihabi hastalıklara karşı koruyucudur.
Aslında özellikle son yıllarda anne sütü farkındalığı daha yüksek ve anneler bebeklerini emzirmek konusunda daha istekliler. Sadece doğum sonrası hemen başlayan ve sonraki ilk 1-2 ayda yoğun olarak hissettikleri kaygıları oluyor. Bunların başında sütüm yeterli mi? Bebeğim doyuyor mu? Kaygısı.
Bebekler doğduktan sonra ilk bir hafta kilo kaybederler. Doğum kilolarının %5-6 sını hatta bazen %10 una kadar kaybederler. Bir haftadan sonra tekrar kilo kazanmaya başlayıp 10-14 gün arası doğum kilolarını yakalarlar. Bundan sonraki günlerde, günlük 15-20 gram yani ayda 500-600 gram alıyorlarsa yeterli besleniyorlardır.
Yani bir bebeğin yeterli beslenip beslenmediğinin en objektif tek göstergesi kilo alımının yeterli olmasıdır. Sürekli emmek istemesi aç olduğu anlamına gelmediği gibi, çok uyuması da iyi doyduğu anlamına gelmez.
Bebekler özellikle anne karnından dış dünyaya adapte olmaya çalıştıkları ilk 2 ayda daha fazla emerler. Emmeyi belirleyen faktör açlık değildir. Emmekten haz alırlar, kendilerini güvende ve mutlu hissederler. Bu yüzden sürekli emmek isteyebilirler. Bu durum anne sütünün yetmemesi olarak değerlendirilip bazen bebeğe gereksiz formüla verilmesine neden olabiliyor, annenin sütüne inancını olumsuz etkileyebiliyor ve bebeğin daha uzun süre anne sütü almasını engelleyebiliyor.
İlk 2 aydan sonra emmeden haz alma dönemi biter. Bebek artık acıktıkça emmeye başlar. Emme araları açılıp emme süresi kısalır. Etrafa ilgi daha fazladır ve bebek memede çok uzun kalmak istemez. Bu durum da yine geçici ve tamamen bebeğin normal gelişimsel süreci ile ilgilidir. Bunu bilmeniz önemli, çünkü aksi taktirde bu kez de az emiyor diye sütü sağıp biberonla verme eğilimi oluşabiliyor. Bu da yine daha uzun süre ve başarılı anne sütü verme oranını düşürüyor.
*Lütfen sütünüzün az olduğu, bebeğin doymadığı gibi negatif geri bildirimleri önemsemeyin. Bebeğinizin kilo artışının doktorunuz tarafından yeterli bulunması daha önemli.
*Bebeğinizin emme davranışında, içinde bulunduğu gelişim basamağı ile ilgili değişiklikler olabileceğini bilin
*Rutin çocuk sağlığı takiplerinizde bebeğinizin yeterli kilo artışı olduğunu görmek en objektif göstergedir. Siz de evde idrar miktarı ile kontrol edebilirsiniz (kaka değil, idrar miktarı). Bebeğinizin günde 5-6 idrarlı bezi oluyorsa yeterli besleniyordur.
*Sürekli sütünüzün yetip yetmediğini anlamak için sağarak süt miktarını kontrol etmeyin. Süt sağma makineleri hiçbir zaman sütünüzün gerçek miktarını göstermez. Sağdığınızda bazen az süt gelebilir fakat bebeğiniz emdikçe sütünüz gelir. Süt sağma makineleri sadece memenizde depolu olan az miktarda sütü sağabilir. Halbuki hiç depolu sütünüz olmasa bile bebeğiniz emdikçe süt sürekli gelir.
*Ve unutmayın lütfen : Her zaman alternatifiniz var. Bazı hastalıklarınız ve kullanmak zorunda olduğunuz ilaçlar nedeniyle ya da bebeğinizde mevcut bazı metabolik hastalıklar nedeniyle emzirmemeniz gerekebilir. Böyle durumlar için kullanabileceğimiz adapte formülalar var. Lütfen böyle bir durumunuz varsa kendinizi yetersiz hissetmeyin ve bu konuyla ilgili etrafınızdan gelen negatif bildirimleri önemsemeyin. Önemli olan bebeğinizi sevgiyle besleyip büyütmeniz.