Aort Kapak Ameliyatları

Yazar Serdar AkgünKalp Ve Damar Cerrahı • 20 Ekim 2022 • Yorumlar:

Aort kapağı nerededir?

Aort kapağı kalpten çıkan ana damar aortun kapağıdır. Sol karıncık ile aort damarı arasındaki sınırda bulunur.

Aort Kapağının Görevi Nedir?

Kalpten kanın vücuda pompalanmasını ve yayılmasını sağlamaktır. Kapak tam kapanmalı ve kanın geçişine izin verirken geri kaçışını önlemelidir.

Aort Kapak Hastalığı nedenleri nedir?

Aort Kapak Hastalığı neden olur?

Kapak hastalıklarında romatizmal ateş ve akut eklem romatizmasına bağlı neden ilk sıradan düşmüştür. Günümüzde aort kapağı ilgilendiren iki ana neden vardır.

İki kapakçıklı aort kapağı:

Normalde aort kapağı üç kapakçıktan oluşur. Doğuştan iki kapakçık varsa buna Bi (iki), kusp (kapakçık) ‘’ bikusp’’ aort kapağı adı verilir. Bikuspid aortik kapak (BAK) olarak da bilinir. Bu bozukluk kapağın tam olarak açılmasını ve kapanmasını engeller. Çocukluk çağında sorun olabilir. İleri yaşlarda sıkıntı kapak hareketleri bozulabilir. Aort kapak ameliyatına gelen yaşlılarda çoğunlukla altta yatan neden BAK olarak görülür.

Senil Dejenerasyon: Yaşlanma ile kireçlenme

İleri yaşlarda aort kapağı üzerinde biriken kireç kapak hareketlerinin kısıtlanmasına neden olur. Yıllar içinde daralık oluşur.

Aort Kapak Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Klasik belirtiler; nefes darlığı, göğüs ağrısı ve bayılmadır. Bunun ile birlikte nefes darlığı, çabuk yorulma ve çarpıntı sıralanır. Efor kapasiteleri düşer. Merdiven çıkmakta zorlanırlar.

 

Aort Kapak Hastalığının Teşhisi nasıl yapılır?

Muayenede kalpte üfürüm duyulur.  Ekokardiyografiyle kalbin bölümleri ve kapak incelenerek teşhis koyulur. Darlık ya da yetmezlik beraber bulunabilir.

Aort Kapak Hastalığında tedavi nedir?

Hasta şikâyetleri ve bulguları ile değerlendirilir. İlk aşama ilaç tedavisidir. Şikâyeti olmayan hastalar belirli aralıklarla ekokardiyografi ile kontrol edilir.

Aort darlığı olan hastalarda kalpten çıkan ana damar aort da değerlendirilir. Darlığa bağlı aortada genişleme ve balonlaşma  (anevrizma) gelişebilir. Bu durum ameliyat kararında etkili olur.

Aort kapak hastalıklarında en önemli konu hastanın semptomatik yani şikâyetinin olmasıdır. Şikâyeti olan hastalara erken müdahale edilmesi gerekebilir. Ani ölüm riskinden de bahsedilir. Hatta biraz da hastalar korkarlar. Son yıllarda yapılan yayınlarda bunun beklenildiğinden düşük olduğu iddia edilmiştir.

Aort Kapak Ameliyatları nelerdir?

Aort kapak tamiri sık uygulanmaz. Kireç ve eşlik eden anevrizma kapak tamiri şansını düşürür. Tamir sonrası tekrar ameliyat olma riskinde kaçınmak için kapağı değiştirmek sıklıkla tercih edilir.

Aort Kapak değişimi için iki seçenek vardır. Genç hastalarda mekanik kapak ve 60 yaş üstü hastalarda bioprotez denilen kapaklar seçilir. Kapak seçimi hasta ile beraber karar verilir.

Bioprotezler genelde sığır ve domuz kalp zarından yapılır.

Son yıllarda Ozaki tekniği kullanılır. Hastanın kendi kalp zarı kullanılarak kalp kapakçığı yapılır.

 

MINIMAL INVAZIV: KÜÇÜK KESİLİ AMELİYATLAR

Klasik Cerrahiden farkı iamn tahtasının (sternum kemiği) sadece küçük bir bölümü kesilerek yapılan ameliyatlardır. Küçük kesi hastaların iyileşme dönemini kısaltır ve daha konforludur.

 

Kateter/Anjyo ile Aort Kapağı Değiştirilmesi nedir?

TAVI olarak bilinen bu teknikle ileri yaşlarda (>80) ve ameliyat riski yüksek olanlarda kasıktan girilerek kapağın değiştirilmesi tekniğidir. Günümüzde SGK koşulları ve rehberlere göre hastalar sınıflanır ve puanlanır sonuçta çıkan skora göre TAVI için karar verilir. Genelde Üniversite ve Araşırıma Hastanelerinde kullanılır. Oldukça pahalı olması bunun sebebidir. SGK maliyet yüzünden kısıtlamaları genişletmektedir. Bazı hastalar konuyu bilmediklerinden ‘’ben de olmak istiyorum’’ dediklerinde çok yüksek bir fiyat ile karşılaşabilirler.

İşlem sırasında ya da sonrasında anjiyo ile kapak kontrol edilmektedir. Başarısızlık veya kapakta kaçak (yetmezlik) gelişmesi durumunda hasta açık kalp ameliyatına gidebilir. Bunun yanında kasık veya karın içi damarlarda yırtılma, tıkanma veya kireçli kapaktan kopan parçaların neden olduğu felç ve kalp yetemzliği gibi ağır komplikasyonlarda görülebilir.

Kabaca bu yöntemin klasik cerrahiye göre risk ve ölüm oranı daha yüksektir. En gelişmiş ve vaka sayısı yüksek yurtdışındaki merkezlerde bile % 8-10 civarında hayati risk bulunmaktadır. Bu ölüm riski klasik cerrahi yönteminde % 1-5 arasında olup hastaya göre değişmektedir. 

Sonuç olarak hastalar bir bütün olarak değerlendirilip karar verilir. Merak ettiğiniz diğer konuları doktorunuz ile görüşmenizi öneririm.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Serdar Akgün Kalp Ve Damar Cerrahisi Prof. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)