Asperger Sendromu

Yazar Cansu YılmazPsikolog • 13 Temmuz 2020 • Yorumlar:

Asperger sendromu, otizmle çok yakın benzerlikler gösteren fakat dil ve konuşma gelişimi bakımından otizmden ayrılan nöro-gelişimsel bir bozukluktur. Asperger sendromunun beyindeki gelişim bozukluğundan kaynaklandığı ortaya konsada bunun asıl sebebini n ne olduğu henüz bilinmemektedir. Genetik olduğu düşünülmekte olsa bile bunu kanıtlayan bulgulara henüz rastlanmamıştır. Genellikle 4-11 yaşlar arasında fark edilen bu bozukluğun yaşam boyu sürdüğü bilinmektedir. Asperger sendromu olan kişilerde içe kapanıklık, sosyal etkileşim problemleri, tekrarlayan davranışlar ve bilişsel gelişim problemleri en sık görülen tipik özellikleridir. Otizm gibi Asperger sendromu için de erken tanı konması çok önemlidir.

Çocuklarda ve yetişkinlerde de görülen Asperger sendromu belirtileri kişiden kişiye çeşitlilik gösterebilir. En yaygın belirtisi konuşma becerileri gelişmiş olmalarına rağmen insanlarla sosyal etkileşim kurmada zorluklar çekerler. Karşısındaki kişiyle sohbete başlamakta ve sohbetin devamını getirmekte zorlanırlar. Bir iki konu üzerinde aşırı ilgi gösterirler ve o ilgi alanlarıyla ilgili aşırı konuşurlar. Düzensizlik onları rahatsız eder. Karşısındaki kişinin ima ya da şaka yaptığını anlamaz. İroni yapamaz. Göz temasından çoğu zaman kaçınırlar. Motor gelişimi açısından yaşıtlarına uygun hareketler sergileyemezler. Empati kurmada sorun yaşarlar. Vücut ifadelerini anlamada zorluk yaşarlar. Ses tonlarını ayarlamada sorun yaşarlar. Bazen çok sesli konuşuyorken daha sonra ses tonlarını düşürüp düz bir konuşma ses tonu kullanabilirler. Genellikle ilgi alanlarına yönelik konuşmalara odaklanırlar. Yüksek düzeydeki ses, ışık gibi uyaranlara aşırı duyarlıdırlar. Çocuğun bu belirtilerden birkaç tane belirtisini göstermesi Asperger sendromu olduğunu göstermeyebilir. Genellikle tanı konması zor olan bir bozukluk olduğu için uzman kişilere başvurulması önemlidir.

Asperger sendromunun tedavi edilebilir bir bozukluk olmamakla birlikte yaşam boyu sürmektedir. Fakat Asperger sendromu otizme göre daha gelişim sağlanabilir bir bozukluktur. Aile, terapist ve öğretmen iş birliği ile çocuğunuzun bu bozukluğu en az hasarla atlatması sağlanabilir. Davranış, sosyal beceri ve iletişim kurmayla ilgili becerilerin geliştirilmesi için çocuğun terapiye gitmesi ve aynı zamanda terapi sürecinin devamlılığı için ailenin de terapi sürecinden geçmesi ve Asperger sendromu ile ilgili eğitim alması, bilgilendirilmesi çok önemlidir.

Asperger sendromla Otizm arasındaki bazı farkları şu şekilde sıralayabiliriz: 

1-      Asperger sendromlu çocuklar otizmli çocuklara göre daha geç fark edilmektedir.

2-      Asperger sendromlu çocuklarda dil ve konuşma gelişimleri normaldir bazen geç konuştukları görülebilir. 

3-      Asperger sendromuna sahip çocuklarda dil gelişimi normaldir. Otizmli çocuklarda ise dil ve konuşma gelişimlerinde bozukluk vardır. 

4-      Aspergerli çocuklar sosyal uyumlarının gelişmemiş olduklarının farkındadırlar. Otizmli çocuklar ise farkında değildir. 

5-      Asperger sendromlu çocuklarda zekâ düzeyleri normalken, Otizmli çocuklarda zekâ geriliği görülmektedir.

 

Aspergerli çocuğa sahip ailelere tavsiyeler: 

-         Sosyal ortamlarda kullanabileceği kalıp cümleler öğretebilirsiniz. Örneğin parka gittiğinde oyun oynayan çocukların yanına gidip ‘’Bende sizinle oyun oynayabilir miyim?’’ gibi cümleler. 

-         Empati kurmada güçlük çektiği için empati kurmasını sağlayacak oyunlar, soru-cevaplarla karşısındaki kişinin yerine koymayı öğretmeye yönelik oyunlar oynayabilirsiniz. 

-         Mimiklerin neyi ifade ettiğine dair bilgilendirmelerde bulunabilirsiniz.

-         Göz temasının önemini anlatabilirsiniz. 

-         İronik konuşma kalıpları öğretebilirsiniz. 

-         Çocuğunuzun anlamlandıramadığı konular için kullanması gereken cümleler öğretebilirsiniz. Örneği ‘’ Şu an ne demek istediğinizi anlamadım.’’ veya ‘’ Nasıl tepki vermem gerektiğini anlayamadım.’’ gibi cümlelerle ifade güçlüğü yaşamasını önleyebilirsiniz.   

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)