Ayrılık ve Ötesi
Yazar Büşra Dilekoğlu • 16 Ocak 2025 • Yorumlar:
İlk ayrılık doğum. Bebeğin anne karnı sefasını sürdürdükten sonraki süreçte yaşamın bir diğer noktası ile burun buruna geldiği ilk zaman dilimi. Freud buraya dair “doğum zaten ilk kaygı olayıdır ve bunun sonucu olarak da tüm kaygıların kaynağı ve örneğidir” der.
Yani bakılınca her ayrılıkta aslında annemizden ilk ayrılışımızı yaşarız, yinelenir oradaki duygu. Bazılarımız artık burayla daha başedebilir konumdadır bazılarımız ise eskiyen sevdiği bir ayakkabısından bile ayrılmakta güçlük çekebilir. Yani bir şeyden ayrılmak geniş bir spektrumu barındırıyor diyebiliriz. Çünkü aslında insan için mesele “nesne”dir. Daha net bir yerden şöyle anlatabilirim; karanlıktayken korkarız çünkü göremediğimiz o yerlerde ne olduğunu bilemeyiz ama karanlıkta yanımızda bizimle konuşan birisi varsa hayat o an daha kolaydır. Aslında yine çocuk ilk nesne ilişkisiyle yani annesiyle birlikte kendini tehlike karşısında korumayı bu nesne algısıyla linklemiş oluyor. Dolayısıyla nesneyi yitirmek demek çocuğun kendini tehlikede hissetmesi demek. Tehlikede hisseden çocuk “gerilir, kalbi hızlı hızlı çarpmaya başlar, elleri ayakları titreyebilir, içini kocaman bir sıkıntı kaplayabilir”… Başedemediği bir sürü duygu durumunun içine girebilir diyebiliriz aslında.
Ve çocuk buralarda yalnızdır çünkü aslında yok olan kişi annedir. Bu çocuğun duygularını alacak, taşıayacak olan kiş de anneydi? Fakat anne bunları taşıyamayacak güçte olduğunda çocuk ruhsal olarak kendini yalnızlığa ya da suçluluğa iter.
Ben bu kadar zor bir durum yaratmış olmasaydım annem bu hale gelmezdi.
Ben kötü bir çocuk olmasaydım annem bana küsmezdi.
Ben iyi bir çocuk olursam annem hep yanımda kalır…
Tüm bunları yaşayan ve düşünce sisteminde böyle bir çıkar yol bulan çocuk yetişkin yaşamında her ortama uyum sağlayan, hayır diyemeyen, ötekileri memnun etmek için inanılmaz büyük çabalar gösteren yetişkinlere dönüşür.
Şimdi içinizi yoklayın.. siz de arkadaş, iş, aile ortamınızın en uyumlu kişisi misiniz? Ve tüm bunlara rağmen kendinizi inanılmaz yalnız mı hissediyorsunuz?