Basur

Yazar Altan KaranGenel Cerrah • 30 Mart 2018 • Yorumlar:

Basurlar anal bölgedeki kirli kanı taşıyan toplardamarlardır. Hemoroid de denilir. Bunların çeşitli nedenlerle şişmesi, taharetlenirken ele gelmesine hemoroidal hastalık denmektedir. Tıpkı ayaklardaki varisler gibi damar içinde kan göllenir ve kanama, ağrı, kaşıntı gibi yakınmalara neden olur. Normal koşullarda bu damarlar hem anüs çevresindeki kirli kanı toplar, hem de anüsün istirahat döneminde anüsü kapatarak bir yastıkçık görevi görür. Anal bölgede basıncı arttıran durumlarda bu damarlar üzerindeki basınçta artar ve gelen kanın geri dönüşü bozulur. Kan bu damarlar içinde birikir ve varisleşme olur. Bu basınç artışı kısa sürerse bu göllenme ve damarlardaki basınç kendiliğinden düzelir. Ama uzun sürerse çeşitli derecelerde kalıcı hemoroidler oluşur.

Basurlar genelde kronik kabızlık çeken, tuvalette çok uzun süre kalan, tuvaletini yapmak için uzun süre oturmak zorunda kalan kişilerde daha çok görülmektedir. Normal koşullarda beslenme şeklinin değiştirilmesi ile kontrol edilebilir. Beslenme şeklini değiştirirken kişinin kabızlık problemi ortadan kaldırılmalıdır. Fakat bu her zaman tam anlamıyla mümkün olmaz ve giderilmesi için yandaş tedavilere hatta bazen cerrahi tedaviye başvurmak zorunda kalınabilir.

Basurlar genelde dış ve iç basur olarak sınıflandırılır. Diğer bir sınıflama şeklide hemoroidlerin 4 kategoride irdelenmesidir. 1. ve 2.derece hemoroidler genelde iç hemoroidlerdir. Bunlarda asıl belirti kanamadır. Hasta zaman zaman tuvaletle birlikte veya tuvalet bittikten sonra damla damla kırmızı renkte parlak kanaması olduğunu söyler. 3. ve 4.derece hemoroidler ise genelde dış hemoroiddir. Bunlarda kanama ile birlikte ele meme

gelir. 3.derece hemoroidlerde bu memeleri hasta eliyle anüs içine itebilir ama 4.derece hemoroidlerde bunlar içeri girmez hep dışarıda kalır. Ayrıca bu hastalarda ağrı kaşıntı ve makatta ıslaklık gibi yakınmalarda görülebilir.

Basur oluşumunda kabızlık kadar bir takım kolaylaştırıcı faktörlerde etkili olmaktadır. Bunlar alkolün fazla kullanılması, yemeklerde aşırı derecede acı veya diğer baharatların kullanılması, aşırı şişmanlık, fast-food tarzı yiyeceklerle sürekli beslenme sayılabilir. Basur oturarak çalışanlarda, sürekli bisiklet, motosiklet kullananlarda daha fazla görülmektedir.

Tanı genellikle fizik muayene ile konur. Diz-dirsek pozisyonunda saat kadranında 1,5 ve 9 hizalarında 3 adet pake görülür. Bu hastalarda rektal tuşe ve anoskopik muayene ihmal edilmemelidir. Özellikle 40 yaşın üzerinde ve ailesinde kanser öyküsü olan kişilerde herhangi bir tedaviye başlanmadan önce kolonoskopik muayene yapılmalıdır. Hemoroidlere bir kanser eşlik edip etmediği araştırılmalıdır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)