Bebeklerde Bağlanma

Yazar Mehmet KaradağÇocuk Psikiyatristi • 30 Nisan 2021 • Yorumlar:

Bağlanma kavramı, anne-baba veya bakım veren kişiye olumlu tepkilerin verilmesi, bu kişilere yönelme, bu kişileri arama, bağlanılan kişinin varlığı fark edildiğinde rahatlama duygusunun eşlik etmesi gibi duygu ve davranış örüntülerinin tümünü kapsamaktadır. Geçen haftaki yazımda da belirttiğim gibi bağlanma bebeklerin hayatında çok önemli bir yer teşkil etmektedir. Güvenli bağlanma gelişmeyen bebeklerin hem çocukluk hem de yetişkinlik döneminde problemler normale göre daha sık görülmektedir. Bebeklik döneminde bağlanma aşamalar halinde gözlenmektedir. Doğumundan hemen sonra insanın doğası gereği başlayan bağlanma: meme arama, emme, yutma, parmak emme, yakalama, anneye yönelme, beslenme saatlerini hissetme ve buna hazırlanma şeklinde kendini göstermektedir. Sekizinci haftayla beraber bebek bakıcısına yönelmeye başlamaktadır. Bebek bu dönemden itibaren bakıcısına gülümsemekte, uzun süreli göz teması kurmakta ve diğer insanlara oranla ona daha fazla tepki vermektedir. Bebek bu dönemden itibaren kendisini bakıcısının yanında daha rahat hisseder. Yedinci ay itibariyle asıl bağlanma dönemi başlar. Daha öncesinde anne ile diğer kişiler arasında ayrımı kısmi olarak yapan çocuk, bakıcısına daha fazla yönelir. Bu dönemden itibaren yabancı kişilerle karşılaştıklarında korku, kaygı ya da kaçma davranışlarında bulunur.

Bağlanma ilişkisinde anne kilit roldedir. Eğer anne kendi anne babası ile sıcak, sevgi dolu ve güvenli bir bağlılık ilişkisi kurmuşsa bu durum evliliğine ve çocuğu ile olan ilişkisine de yansımaktadır. Anne çocuk ilişkisinde, gerek anne gerekse çocuk birbirlerinin duygularına cevap verdikleri oranda aralarındaki duygusal iletişimin kalitesi artar. Anne ile baba arasındaki gerginlik, baba-bebek ilişkisinde olumsuz duygulara sebep olur. Baba ile bebek arasında bağlanmanın sağlıklı kurulabilmesi için babanın ilk bir yıl içerisinde bebeğin bakımı ile ilgili tüm faaliyetlere doğrudan katılması gerekmektedir.

4 çeşit bağlanma türü vardır. Bunlardan ilki güvenli bağlanmadır. Bu olması gereken ideal bağlanma şeklidir. Bebek bakıcısı yanında olmasa da araştırıcı özelliğini devam ettiren, bakıcısının güvenli üs olduğunu bilen bir konumdadır. Ebeveyninin gidişine tepki gösterebilir ama gidince tepkisi azalıp, normal hayatına döner. Diğer bağlanma çeşitleri gerilimli-kaçınan bağlanma, gerilimli-dirençli bağlanma ve dağınık-belirsiz bağlanmadır. Bu üç tür bağlanma ise bebeklerde olmasını istemediğimiz bağlanma çeşitleridir. Bu şekilde olan bağlanmalar ilerde kaygı bozukluğu, depresyon, kişilik bozukluğu gibi psikiyatrik rahatsızlıklara yatkınlık yaratmaktadır. Bağlanma bozukluklarını engellemek için; ebeveynlerin bebekleriyle yeterince ilgilenmeleri, bebeklerine karşı aşırı koruyucu olmamaları, birbirleriyle ve bebekle olan ilişkilerinde daha uyumlu olmaları gerekmektedir.

Geçen hafta görevi başında şehit edilen, Op. Dr. Kamil Furtun’ u rahmetle anıyor, yakınlarına Allah’tan sabır diliyorum. Sağlıkta artan şiddetin biran önce durdurulması için herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini söyleyerek yazımı bitirmek istiyorum; çünkü biz hastalarımızı tedavi etmek, onların sağlıklarını korumak için çalışıyoruz. Tek gayemiz bu. Bu amaç uğrunda çalışırken katledilmek kabul edilemez. Haftaya görüşmek üzere, sağlıcakla kalın…

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Mehmet Karadağ Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Doç. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)