Belim Neden Ağrıyor?
Yazar Füsun Şahin • Fizik Tedavi Uzmanı • 23 Ocak 2021 • Yorumlar:
Bel ağrıları toplumun en yaygın görülen ağrılarından biridir. Yapılan bir çalışmaya göre 100 kişiden yaklaşık 67’sinde bel ağrısı var veya hayatının bir döneminde yaşamış (10 kişiden 7’si oldukça yüksek bir rakam!) Üstelik yaş seçimi de yok. Polikliniklerimize 16 yaşında genç de geliyor 85 yaşında bir delikanlı da. Cinsiyet olarak hanımlarda daha fazla görüldüğü bildiriliyor ama ameliyata daha çok erkekler gidiyor. Meslek olarak bir fark var mı? O da yok? Masa başında çalışanda da var, tarlada çalışanda da. Bu hastalar neden olmuş diye doktorlara sorduğunda masa başında çalışana hareketsizlikten, tarlada çalışana çok eğilip kalkmaktan diyoruz. Neyse konumuz bu değil.
Madem bel ağrıları bu kadar çok, gerçekten bel ağrıları neden oluyor?
Mesele tamamen bel arasındaki disk dediğimiz iki omur kemiği arasındaki jel gibi olan yapının dejenere olması yani eskimesi. Eskiyince ne oluyor? İçindeki life benzer yapılar kopuyor, disk içindeki sıvı içeriğini kaybediyor. Dolayısı ile diskin yüksekliği azalıyor. Diskin boyu azalınca omurların arkasındaki eklemler de bozulmaya başlıyor. Bu hasarlanma başladı mı devam edip gidiyor. Durdurmak mümkün mü? Hayır, ama yavaşlatmak mümkün.
Peki diskteki bu eskime neden oluyor? En önemli sebeplerden biri yaşlanma. Yaş ilerledikçe nasıl cildimiz kırışıyorsa aynı şekilde disklerimiz de suyunu kaybediyor ve arka eklemlerde hasarlanma oluyor. Diğer neden disklerimizi hasarlayacak hareketlerde bulunmamız. Bu hareketler bacaklar düz bir şekilde öne eğilerek çalışma, ağır kaldırma, vibrasyon yapacak cihazlarla çalışma gibi hareketlerdir.
Bir diğer sebep ise belimizi, disklerimizi korumak adına egzersiz yapmamaktır. Egzersiz ile bel, sırt ve karın kaslarını güçlü tutmak, belimizin etrafında doğal bir korse oluşturmak mümkündür. Ayrıca bacak kaslarımızı esnek ve güçlü tutmak da belimize binen yükü azaltır. Kaslarımızı güçlü ve esnek tutmak hareketlerimizdeki ahengi arttırır, bizi daha çevik yapar, bu da yaralanmalara daha az maruz kalmamızı sağlar.
Bel ağrısı olur da kilo fazlalığından bahsetmemek olur mu? Fazla kilo, eşittir, bele binen yük demektir. Yukarıda bahsettiğimiz uygun olmayan hareket yaptığımızda belimize binen yükün daha fazla olmasıdır. Ayrıca kilo demek yağlı dokudan inflamatuar denen bir anlamda dokulara zarar veren maddelerin salgılanması demektir. Yüksek kilonun hareket yeteneğini azaltmasından bahsetmiyorum bile. O halde o kilolar verilmeden bel ağrısından kurtulmanın ne kadar zor olacağı aklın bir kenarına yazılacak.
Kilo ile beraber sigaranın da bel ağrılarında son derece olumsuz bir faktör olduğunu belirtmek gerekir. Bir sigara içildiğinde en küçük kılcal damarlarımız yaklaşık 7 saat daralmış kalır. Disk yapısı zaten kanlanması az bir yapıdır. Bu kadar uzun süre oldukça azalmış kanlanma olunca otomatik olarak dejenerasyon yani hasarlanma olur, içindeki liflerin yapısı bozulduğu için kopmaya başlar ve yukarıda bahsettiğim dejenerasyon sıralaması gerçekleşir.
Sigaranın bir diğer zararı da öksürüğe neden olmasıdır. Her öksürdüğümüzde bir nevi ıkınma hareketi yaparız yani karın içi basıncımız artar. Karın içi basıncın artması ise disklere yük bindirir ve diskin içindeki çekirdeğin dışarı itilmesine neden olur, bu da bildiğimiz fıtıklaşma tablosudur.
Bel ağrısına neden olabilecek bir diğer faktör de kaslar v bağlardaki zorlanmalardır. Eğer vücudumuzun alışık olmadığı bir iş yaparsak, herhangi bir iş veya spor aktivitesi sırasında kendimizi aşırı zorlarsak kaslar ve bağlarda zorlanma meydana gelebilir. Özellikle önceden bel ağrısı geçiren kişiler zaten zeminde bir sorun olduğu için bu tip yaralanmalara daha açık olurlar. Bu yaralanmaların bir diğer önemli nedeni de bel etrafı kasların güçsüz olması ve gelen yükleri karşılayamadığı için yaralanmasıdır. Yani her şey egzersize geliyor farkındaysanız.
Bel ağrısının mekanizmasını anladığımıza göre korunmak için; kilo alınmamalı, sigara kullanmamalı, belimizi incitecek hareketlerden kaçınmalı ve düzenli egzersiz yapılmalıdır.
Sağlıkla kalmanız dileğiyle.