Bilingualism (İki Dillilik) Nedir?
Yazar Ali Korkmaz • Çocuk Psikiyatristi • 4 Temmuz 2019 • Yorumlar:
Göç, evlilik, ekonomik hareketlilik, sosyolojik yapı, küreselleşme nedeniyle dil grupları arasındaki etkileşme artıyor, çift ya da çok dillilik yaygınlaşıyor. Pek çok aile iki dilliliğin sağladığı olanaklar nedeniyle çocuklarının anadillerinin dışında en az bir yabancı dil öğrenmelerini istiyor. Ailelerin bu talepleri beraberinde birtakım sorulara ve endişelere sebep oluyor. Bu yazıda iki dillilik ve önemi, dikkat edilmesi gerekenler ve önerilerden bahsedeceğiz. İki dilliliği, farklı iki dilde dinleme, konuşma, okuma ve anlama alanlarında belli düzeyde yetkinliğe sahip olma olarak tanımlayabiliriz.
İkidilli Olma;
- Yaratıcılık ve problem çözme becerilerini geliştirir.
- Zihinsel fonksiyonları geliştirir,
- Bilimsel alanlarda başarılı olma ya da kendini gösterme şansını arttırır.
- Yeni farklı bir dil öğrenmeyi kolaylaştırır,
- Dilsel anlama ve algılamayı iyileştirir,
- Farklı topluluklar ve kültürlerle iletişimi arttırır.
- Farklı toplumlara olan ön yargıyı ortadan kaldırır.
İki dilliliğin bireye olumlu yansımalarına baktığımızda, iki dilliliği bir zenginlik olduğunu söyleyebiliriz.
Çocuklarda çift dil öğretimi nasıl gerçekleştirilmelidir?
Çift dil öğretimi iki şekilde gerçekleşebilir. Doğumdan itibaren eş zamanda iki dile maruz kalma ya da erken çocuklukta peş peşe iki farklı dil öğrenme biçiminde olabilir. Eğer çocuklar iki dili aynı anda öğreniyorsa ebeveynler ve bakıcı ‘bir kişi-bir dil’ yöntemini uygulamalıdır. Bu yöntemde yetişkinler çocukla tutarlı bir şekilde aynı ve tek dilde konuşur. Örneğin bakıcı İngilizce aile Türkçe konuşuyorsa, her zaman ve her durumda bakıcı İngilizce anne baba ise Türkçe konuşarak iletişim kurmalıdır. Çocuğa okulda İngilizce eğitimi veriliyorsa, evde aile anadili Türkçe ile konuşmalıdır. Bu yaklaşımlar sayesinde çocuklar iki dili daha çabuk ayırt eder ve daha hızlı öğrenir. Özetle çocuklar düzenli ve devamlı olarak iki dile birden maruz bırakılmalıdır.
Bebek dünyaya geldiği ve çevresiyle iletişim kurmaya başladığı andan itibaren iki dil konuşulması doğru mu?
İlk üç yılda beyin gelişiminin çok önemli olduğu ve bu dönemde çocuğun dil ediniminin daha kolay olduğu bilinmektedir. İki yaş döneminde çocuğun beyninde, bir yetişkine oranla daha fazla sinaptik bağlantı vardır. Beyindeki bu sinaptik bağlantılar kullanılmadığında kaybedilir. Bu nedenle erken dönemde çocuğa iki farklı dil öğretmenin daha avantajlı olduğunu söyleyebiliriz.
Çift dil kullanımı konuşma geriliğine sebep olur mu?
Ev ortamında iki dilin konuşulduğu durumlarda, her iki dilin konuşulmaya başladığı dönemlerde geçici konuşma gecikmesi görülebilir. Çocuklar genellikle ilerleyen dönemde bu açığı kapatırlar, konuşma geriliği yaşamazlar. Sürecin sonunda, tek dilli çocuklara eş kelime sayısı ve gramer bilgisine sahip olurlar. Dillerin kullanım yoğunluğuna göre bir dil biraz daha baskın olabilir, baskın dil daha akıcı ve başarılı konuşulabilir. Baskın olmayan dile bakarak konuşmada gecikme olduğu düşünülmemelidir.
Çift dil öğretilen çocuklarda iki dil birbirine karışır mı?
Çift dil öğretilen çocukların iki dili birbirine karıştıracağı düşüncesi yanlıştır. İki dili çok iyi bilen yetişkinler de yaşandığı gibi, bazı çocukların da cümle kurarken bazen iki dili harmanlaması ( "Anne milk ver." gibi) olağan bir durumdur. Çoğunlukla, en fazla kullandığı baskın olan dilden kelimeleri diğer dilin içine sokabilir. Bu durum, her iki dilin gelişimi tamamlandıkça giderek azalır.
Evde ana dili öğrenen çocuk kreş veya anaokulunda ikinci dili öğrenmeye başlayabilir mi?
Çocukların ikinci dil öğrenimine erken yaşta başlaması, yeni dile tam olarak hakim olmasını kolaylaştırmaktadır. Çocuk, kendi anadilinde isteklerini, duygu ve düşüncelerini ifade edebiliyorsa, soru sorabiliyorsa, kreş veya anaokulunda ikinci dil öğrenmeye başlayabilir. Kendi anadilini kullanmakta sıkıntı yaşayan çocuklarda, ikinci dil eğitimi çocuk hazır olana kadar ertelenmelidir.
Çocuklarına iki dili aynı zamanda öğretmek isteyen aileler çocuklarına nasıl yardımcı olabilir?
İki farklı dil öğretiminin mümkün olduğu kadar doğal ortamlarda ve en erken yaşta başlaması çocuk için avantajlı olacaktır. İki farklı dil edinmek durumunda kalan ya da çocuklarına iki farklı dili eş zamanlı edindirmek isteyen aileler, çocuk doğduğu andan itibaren her iki dili de eşit olarak kullanmalıdır. Anne ve babanın farklı ana dilleri varsa, her ebeveyn çocukla kendi ana dilleri ile iletişim kurmalı ve bu tutumunu kararlılıkla sürdürmelidir. Evde konuşulan dil ile okuldan konuşulan dil farklı ise, her iki dili eşit geliştirmek için evde okulda kullanılan dil kullanılmamalıdır. Böyle davranılmadığında, çocukta okul dilini evde de kullanma eğilimi ortay çıkar, ev dili gerileyebilir. İlk dönemlerde çocuklar iki dili harmanlayarak cümleler kurabilir. Ebeveynler ve öğretmenler anlayışla karşılamalı, doğru cümleyi söyleyerek model olmalıdır. İki dil öğretimi yapılırken çocuğun zorlanması, çocukta ikinci dil öğrenmeye karşı isteksizlik ve direnç geliştirebilir. Bütün çocuklar, her iki dili de anadilini konuşan kişilerden duyuyorsa, her iki dili de eşit olarak duyma ve konuşma fırsatına sahipse, bu dilleri aksansız konuşabilir. İki dil öğretimi sırasında çocuk evde ya da okulda uygun desteği alamazsa dil gelişiminde istenen seviyeyi yakalayamayabilir.
İki dilin konuşulduğu ortamda büyüyen çocukları bekleyen problemler neler?
Doğdukları andan itibaren iki farklı dilin konuşulduğu ortamda büyüyen çocuklar doğal yollarla her iki dili de öğrenebilmektedir. Yapılan araştırmalarda tek dilli ve iki dilli çocukların konuşmaya başlama yaşlarının ve dil gelişimlerinin farklı olmadığını göstermiştir. Bu dillerin çocuğa sunumu uygunsa ya da çocukta öğrenmeyi engelleyecek olumsuz bir durum yoksa sorun yaşamazlar.
İki dilli çocukların dil gelişimini hızlandırmak için nelere dikkat edilmelidir?
Aileler çocuğa her iki dili de kullanabileceği imkanlar sağlamalıdır. Her iki dili kullanabileceği farklı kişiler ve farklı ortamlara maruz bırakılmalıdır. Çocukların ilgisini çekecek, dil öğretimini angarya olmaktan kurtaracak, gündelik hayatla bağlantılı ve ilgi çekici yöntemler kullanılmalıdır. Çocukla her iki dilde mümkün olduğu kadar yapılandırılmış oyunlar oynanmalı, şarkılar söylenmeli, hikaye ve anı anlatılmalıdır.
Hangi durumlarda ikinci dil öğretilmemeli?
Çocukta zeka işlev bozukluğu, otizm ve öğrenme güçlüğü varsa bir dilde yeterlilik kazanması ilk amaç olmalıdır. Bu gibi istisnai durumlarda çocuğun sosyal çevresinde en çok kullanılan dil tercih edilmeli, ikinci dil sunulmamalıdır.
İki dilin konuşulduğu ortamda büyüyen çocukları bekleyen problemler neler?
Çocukla evde iki dil konuşuluyorsa, anne ve baba her iki dile yeterince hakim değilse aile içi iletişimde güçlük yaşanabilir. Çift dilli çocuklar bazen iki dili birbirine karıştırarak cümle kurabilir ya da karşısındaki kişiyle yanlış dille iletişim kurabilir, aile bu durumda olumsuz bir yaklaşım sergileyebilir. Bu olumsuz yaklaşımlar çocuğun ruhsal durumunu olumsuz etkileyebilir.