Bitki Çayları Tek Başına Zayıflatmaz
Yazar Merve İmer • Diyetisyen • 30 Mart 2018 • Yorumlar:
Obezite vücutta yağ dokusunun normalden fazla birikimiyle ortaya çıkan bir hastalıktır. Yanlış
beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite yetersizliği gibi nedenlerle dünyada giderek yaygınlaşan
önemli bir halk sağlığı sorunudur. Obezite nedeniyle ortaya çıkan birçok hastalık (kalp-damar
hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, bazı kanser türleri gibi) bireylerin yaşam kalitesini azaltmakta ve ölümlere yol açabilmektedir. Diğer taraftan sağlıkla ilgili harcamaların artmasıyla ülke ekonomisini de olumsuz etkilemektedir. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması (TBSA) 2010 verilerine göre obezite görülme sıklığı erkeklerde %20.5, kadınlarda %41’dir. Obeziteden kurtuluş yolu olarak insanlar zayıflama çayı diğer adıyla diyet çaylarına sarılmaktadır. Diyet yapan birçok danışanım metabolizma hızlandıran çaylar ile listeyi doldurmamı ve o çayların bir an önce mucize yaratmasını bekler. Ödemim hiç azalmıyor, diyet yapıyorum kilo veremiyorum, su içsem yarıyor, arkadaşım benden hızlı kilo veriyor gibi şikayetlerle gelirler. Aslında bu cümlelerin altında yatan en önemli sebep hepimizde farklı olan metabolik hızdır. Bu hız herkesin parmak izi gibi kendine özgüdür ve kilo verme, kilo alma sürecinde rol oynar. Genellikle zayıflamak için mucizevi bir besin, sihirli bir içecek aranır ancak hiç bir besin tek başına kilo aldırmaz ve tek başına kilo verdirmez.
Diyet Çayları Nedir?
İnternetten, diyet ürünlerinin satıldığı mağazalardan veya marketlerden, eczanelerden kolayca satın alınabilen, aktarlar tarafından hazırlanan veya hazır olarak satılan, tek başına veya kombinasyon ürün şeklinde pazarlanan ağırlık kaybını kolaylaştırdığı iddia edilen çaylar “diyet çayları”dır. Bu çaylar tüketicilerin dikkatini çekebilmek için genellikle ‘yağ yakıcı’, ‘zayıflama çayı’, ‘metabolizma hızlandırıcı’ ve ‘yağlanmayı engelleyici’ gibi ifadeler içerirler. Bu tür ürünlerin kolay ulaşılabilir olması, doğal ve zararsız olduğunun düşünülmesi ve çok sık reklamlarının yapılıyor olması gibi nedenler toplum tarafından kullanımını artırmaktadır. Zayıflama çayı bilinçsizce ve yaygın olarak kullanılması sonucu yan etkilerini bildiren olgu raporları da artmaktadır. Doğal veya bitkisel olarak pazarlanan diyet çayları içeriğinde belirtilmeden insan sağlığına zararlı kimyasallar içerebilmektedir. Birçok diyet çayında da önerilen maksimum dozdan daha yüksek miktarda etken madde yer alabilmektedir.
Diyet çayların içerisinde yer alan bitkilerin etkileri aslında laksatif, diüretik, terlemeyi arttırıcı, sindirim sistemi uyarıcısı ve gaz giderici olmalarıdır. Bu sayede kilo vermeye yardımcı olabilirler. Uzun süreli diyet çayı yani laksatif ve diüretik kullanımı, vücutta fazla miktarda su ve elektrolit kaybına neden olur.Vücudun sıvı ve elektrolit dengesi bozulduğundan kalp ve kas bozuklukları gelişebilir ya da daha önceden var olan çeşitli hastalıklar şiddetlenebilir. Potasyum, kalsiyum, magnezyum eksikliğinde kalbin kasılma gücü azalır ve kalp yetmezliği görülebilir. Mide ve bağırsak hareketlerinin bozulması nedeniyle karında şişlik, kramplar, bulantı ve kusma ortaya çıkabilir. Diyet çaylarının bileşimindeki bitkilerin miktarları tam olarak bilinemediği için karaciğerde toksik dozlarda birikebilir ve akut hepatite, karaciğer dokusunda geri dönüşsüz hasarlara ve karaciğer yetmezliğine neden olabilir. Sağlıklı diyet sırasında kullanılacak çaylar;
Siyah Çay: Ülkemizde en sık tüketilen sıcak içeceklerden birisidir. İçeriğindeki doğal antidoksidan olan flavonoidler kan damarlarını genişleterek kanın vücuttaki dolaşımını kolaylaştırır ve böylece kalp sağlığını korumaya yardımcı olur. Yapılan çalışmalarda çayın LDL kolesterolü düşürdüğü de tespit edilmiştir. Ayrıca polifenol ve kateşinleri içermesi nedeniyle kansere karşı koruyucu etki sağlar. Çayda bulunan kafein ve tanenlerin vücuttan su atımına sebep olması nedeniyle gün içerisinde 3 fincandan fazla tüketilmesi önerilmez.
Beyaz Çay: Çaylar arasında en az işlem görmüş, antioksidan miktarı en yüksek olan bitki çayıdır. Beyaz çay, özellikle kollojen yıkımını baskılayıcı ve cilde esneklik veren elastin maddesinin yıkımını önleyen etkiye sahiptir. Böylece daha sıkı ve esnek cilt oluşumuna katkı sağlar. Ayrıca, yağ üretimini baskılayıcı ve mevcut yağları parçalayıcı özelliği vardır.
Yeşil Çay: Hücre oluşumunda etkili olan yeşil çay iyibir C vitamini kaynağıdır. Ayrıca baş ağrısı, vücut ağrıları,hazımsızlık, depresyon, immun sistem destekleyicisi, toksinleri uzaklaştırıcı etkisi vardır. Yapılan çalışmalarda güçlü antioksidan içeriği sayesinde, düzenli tüketiminin kansere karşı koruyucu etkisi olduğu kanıtlanmıştır.
Rezene Çayı: Gaz ve kramp ağrılarında,mide ve bağırsakproblemlerinin çözümüne olumlu etkisi
vardır. Ayrıca emziren annelerin süt miktarının artmasını sağlar.
Tarçın Karanfil:Kan şekerinin düzenlenmesinde etkilidir. Ayrıca tarçının içeriğindeki uçucu yağ ve
fenolik bileşiklerden kaynaklı iyi bir antioksidandır.
Kiraz Sapı Çayı: Diüretik (idrar söktürücü), kan ve idrar yolları temizleyici, safra akımını sağlayıcı,
barsak düzenleyici etkisi vardır. Özellikle regl döneminde şişkinliğinizin azalmasına yardımcı olur.
Kuşburnu Çayı: Doğal C vitamini içeren en değerli kaynaktır. Konstipasyon (kabızlık) sorununun
çözümüne yardımcı olur. Enfeksiyonlara ve soğuk algınlığına karşı, vücudun bağışıklık sistemini
güçlendirir. Ayrıca, kuşburnunun böbreküstü bezlerini olumlu etkileyerek önemli hormonların
üretimine destek sağladığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Isırgan Otu: En önemli özelliği anne sütünün miktarını arttırmasıdır. Ayrıca,iyi bir diüretik olan ısırgan otu kan dolaşımını hızlandırmaya da yardımcı olur.
Ekinazya Çayı: Özellikle sıkça hasta olduğumuz kış aylarının vazgeçilmezidir. Akyuvarların üretimini ve aktivitesini destekler. Enfeksiyon hastalıklarına karşı bağışıklık sistemini güçlendirir.