Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu Nedir?
Yazar Beyza Ergen • 22 Ağustos 2019 • Yorumlar:
‘’Genellikle ergenlik ve erken yetişkinlik döneminde belirtileri görülmeye başlayan Borderline Kişilik Bozukluğunda sıklıkla tutarsız duygular, ani ve yoğun öfke duygusu görülebilir. Genellikle kendilerini boşlukta hissederler. Kendine güven duyguları tutarsızdır. İnsanlara hızlıca bağlanabilir, birden göklere çıkarabilir, sonra da aynı hızla o kişiyi değersizleştirebilir ve ondan kopmak isteyebilir. Buna rağmen ilişkinin biteceği ihtimali ciddi korkuya neden olur. Kendine zarar veren dürtüsel davranışları bulunabilir. Zorlayıcı deneyimlerde paranoya veya kopma (çözülme) belirtileri görülebilir. Tekrar eden intihar girişimleri görülebilir. Borderline kişilik bozukluğu olan kişilerde başka psikolojik rahatsızlıklar da ek olarak görülebilir.’’
Öncelikle belirtmek istediğim önemli bir nokta var. Bu yazıdaki belirtilerin bir ya da birkaçının belki bir tanıdığınızda, belki sizde olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bu varsayımlar bir kişinin Borderline Kişilik Bozukluğu olduğunu göstermez. Bu tanıyı koymak için oldukça detaylı muayeneler ve testler gerekmektedir. Buna ek olarak tüm kişilik bozuklukları gibi, Borderline Kişilik Bozukluğunun da hastalık olarak mı, yoksa kişilik özelliği şeklinde mi ele alınması gerektiği tartışılan bir konudur. Genellikle 18 yaşından küçüklere kişilik bozukluğu tanısı konmaz, çünkü kişilik gelişimi tamamlanmamıştır. Son olarak, Borderline Kişilik Bozukluğu olup olmadığını düşünürken hesaba katılması gereken belki de en önemli nokta, bu kişilik bozukluğunun yaşamın bir çok alanında (iş/okul, sosyal ve romantik ilişkiler, günlük yaşam gibi) ciddi sorunlara yol açtığıdır.
DSM 5 tanı ölçütlerine göre, Borderline Kişilik Bozukluğu, aşağıdaki 9 belirtiden, 5 ya da daha fazlasının görüldüğü durumlarda düşünülür.
-
Ayrılma, terk edilmeye tahammülsüzlük: Romantik ilişkiler ya da diğer yakın sosyal ilişkilerde ayrılma, terk edilme durumları ya da ihtimalleri kişiyi oldukça zorlar. Bu terk edilmeden kaçınmak için kişi çılgınca çaba gösterir.
-
Gözünde büyütme-Yerin dibine sokma: Kişi, karşısındakini bazen idealize eder, göklere çıkarır, çok önemser, bazen ise onu aşırı değersizleştirir ve ondan uzaklaşır. Bu iki uçta tutarsız ilişki tutumu süreklilik gösterir.
-
Kimlik karmaşası: Kişinin benlik saygısı tutarlı değildir. Örneğin kendini zaman zaman değerli, zaman zaman da aşırı değersiz, işe yaramaz biri gibi görebilir.
-
Dürtüsellik: Dürtülerini kontrol etmekte zorlanma görülebilir. Örneğin yemek yeme, alkol-madde kullanımı, cinsellik, güvensiz araba kullanma gibi davranışları kendine zarar verecek düzeyde yapabilir.
-
Tekrar eden intihar girişimleri bulunabilir. Bunlar bazen göz korkutacak düzeyde, bazen ise ölümle sonuçlanacak ciddiyettedir.
-
Duygulanımda tutarsızlık: Zaman zaman ani yoğun öfke, zaman zaman depresif duygulanım gibi değişken ruhsal durumlar söz konusu olabilir.
-
Sürekli Boşluk duygusu
-
Durumla uyumsuz öfke: Kişi orantısız öfke duygusu hisseder ve öfkesini denetlemekte güçlük çeker. Öfkelendiğinde saldırgan davranışlar gösterebilir.
-
Zorlayıcı bir durum yaşandığında geçici kuşkucu düşünceler görülebilir. Yine zorlayıcı olaylarda çözülme belirtileri (kopma, disosiye olma hali) görülebilir.
Borderline Kişilik Bozukluğunun tedavisi: Diğer kişilik bozukluklarında olduğu gibi, tedavi uzun sürelidir. Genellikle haftada iki ya da daha fazla aralıklarla düzenlenen psikoterapi yapılandırılması faydalıdır. İntihar riski yüksek, dengesiz duygulanımı olan, şiddetli öfke sorunu yaşayan ve/veya depresif ya da dürtüsel özellikler gösteren danışanlarda psikiyatrik desteğe de ihtiyaç duyulmaktadır. Yapılan araştırmalara göre, psikanalitik psikoterapi, şema terapi ve diyalektik davranışçı terapi borderline kişilik bozukluğunda en etkili tedavilerdendir. Deneyimli uzmanlarca ele alınması gereken bir konudur, çünkü ilişkilerde aşırı değer verme ve değersizleştirme ikilemi, psikoterapide de kendini sıklıkla gösterir; hastalar bazen terapistinin kendisine çok yardımcı olduğuna inanırken bir hafta sonra tam bir işe yaramaz olduğunu düşünerek tedaviyi bırakmak isterler. Belirtileri kısa süreli olmaktan ziyade yaşam boyu sürme eğiliminde olduğu için de tedavisi zorlu bir süreçtir. Tedavide erken çocukluk dönemi, travmatik anılar, aile ilişkileri iyi incelenmelidir. Belirtiler ağırlaşırsa dönemsel yatılı tedaviler gerekebilir.
Sonuç olarak Borderline Kişilik Bozukluğu kişinin yaşamına zarar veren kalıpları barındıran, zorlayıcı bir olgudur. Profesyonel destek alınırsa kişinin yaşamı, ilişkileri, duygulanımı daha istikrarlı ve işlevsel düzeylere getirilebilir.