Boşanma ve Çocuk
Yazar Mehmet Karadağ • Çocuk Psikiyatristi • 30 Nisan 2021 • Yorumlar:
Boşanmaların sayısı dünya üzerinde olduğu gibi ülkemizde de artmaktadır. Bu artışın sebepleri; kişiler arasındaki anlaşmazlıklar, ailevi sorunlar veya sağlık sorunları gibi problemlerin artışıdır. Boşanma süreci ve sonrasında anne baba kadar hatta anne babadan daha da fazla çocuk da etkilenmektedir. Onu şuana kadar büyüten, sevgi gösteren, maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarını karşılayan insanların ayrılması çocuğu derinden etkileyecektir. Bazı çocuklar boşanmadan çok etkilenirken, bazıları daha az zararla zorlu süreci atlatırlar. Süreç içerisinde anne ve babaya büyük rol düşmektedir. Kendi yaşadıkları sorunları aşmak için uğraşırken, çocukları için de ekstra çaba sarf etmeleri gerekmektedir. Bu süreçte anne ve babaların uyması gereken olmazsa olmaz kurallar nelerdir diye bakacak olursak:
-
Çocuk için anne babasıyla birlikte yaşamak kadar önemli olan başka bir şey, ailede huzur ve mutluluğun olmasıdır. Evliliğin sürmesi aileye sürekli mutsuzluk ve gerginlik getiriyorsa ayrılık kaçınılmazdır.
-
Ayrılık kararı anne baba tarafından çocuğa birlikte açıklanmalıdır. Ayrılık nedenleri detaylara inmeden anlatılmalı, karşılıklı suçlamalardan kaçınılmalıdır. Sonuçta çocuk için hem anne hem de baba çok değerlidir. Karşılıklı suçlamalar ilişkiye zarar verir.
-
Çocuğun ayrılığa vereceği tepkiler sabır ve anlayışla karşılanmalıdır. Çocuğun duygularını rahatlıkla ifade etmesine izin verilmelidir. Çünkü çocukların duygularını ifade etmesi yetişkinlere göre daha zordur. Onlar üzüldüklerini, mutsuzluklarını, öfke, sinirlilik, içe kapanma gibi davranışlarla yansıtırlar.
-
Ayrılma sürecinde yardıma en fazla ihtiyacı olan kişi çocuktur. Bu nedenle sizler çocuğunuzdan yardım istemeyiniz, anlayış beklemeyiniz. Çocuk bencil olmak zorundadır. Anne babaların çocukla dertleşirken ona sorumluluk yüklemesi çocuğu hala kabul etmekte zorlandığı bu süreçte daha da çıkmaza sokacaktır.
-
Çocuğunuzun yanında eski eşinizi eleştiren, aşağılayan, suçlayan sözler söylemeyiniz.
-
Çocuk anne babasını ne zaman ve ne kadar süre göreceğini önceden bilmelidir. Çocuğu göreceği zaman konusunda anne ve baba titiz davranmalı ve verdiği sözü tutmalıdır. Söz verdiği gün çocuğunu görmeye veya almaya gitmeyen anne baba, çocuğunu ne kadar hayal kırıklığına uğrattığını anlayamaz. Böyle davranışlar zaten terk edilmişlik, sevilmemezlik, değersizlik duygularına sahip olan çocuğun olumsuz duygularını pekiştirecektir.
-
Hafta sonu çocuğu yanına alan anne-baba bu zaman dilimini çocuğuyla kaliteli bir şekilde geçirmelidir. Bunun yanında şu özellikle bilinmelidir ki sadece görev olarak yapılan şeyler, çocuğun olumsuz duygulara kapılmasına sebep olacaktır.
-
Çocuğun önemli günlerinde ya da yaşadığı sorunların çözümünde eşlerin birlikte hareket etmesi ve aynı ortamlarda bulunması zorunludur.
-
Ayrılmanın getirdiği suçluluk duygusuyla çocuğa sürekli taviz veren ve aşırı verici yaklaşımlardan kaçınılmalıdır. Sınır koymak çocuğun yetiştirilmesinde çok önemlidir.
-
Ayrılan eşler, yeni ilişkilerini çocukla tanıştırma konusunda acele etmemelidir. Çocuklar bu yeni kişiye aşırı bağlanma yaşayabilirler. Anne veya babanın yeni arkadaşlarıyla yaşayacağı olası ayrılıklar, çocuğun ikinci bir ruhsal sarsıntı yaşamasına neden olabilir.
-
Çocuğun ayrılığa vereceği tepkiler bazen normal sınırları aşıp psikolojik anlamda sorun haline de gelebilir. Depresyon, kaygı bozuklukları, uyku bozuklukları, okul sorunları, davranış sorunları gibi geniş bir yelpaze içinde görülebilecek ruhsal sorunlarda da mutlaka çocuk psikiyatrisi uzmanlarından yardım istenmelidir.
Haftaya görüşmek üzere, sağlıcakla kalın…