Cilt Bakımı
Yazar Mehmet Rahşan • Dermatolog • 16 Kasım 2016 • Yorumlar:
Cildin Yapısı
Cildimiz birçok tabakadan oluşmakla beraber kısacası ana üç katmanda inceleyebiliriz:
Dış tabaka (Epidermis): Cilt hücreleri, pigment ve proteinleri içerir.
Orta tabaka (Dermis): Kan damarlarını, bazı kıl foliküllerini, yağ bezlerini ve sinirleri içerir. Epidermisin beslenmesini sağlar.
İç tabaka (Subkutanöz tabaka): Bazı kıl foliküllerini, ter bezlerini, kan damarlarını ve yağ dokuyu içerir. Her tabaka cildin esnekliğini sağlayan kollagen ve elastin liflerinden oluşmuş bağ doku ile desteklenmektedir.
Cilde destek olan tedaviler cildin bu katmanlarına göre farklı faydalar sağlamaktadır.
Cilt Bakımın Önemi
Cildimiz UV ışınları, makyaj, serbest radikaller, sigara, stres, yanlış beslenme gibi nedenlerden dolayı zamanla dengesini kaybeder. Sadece estetik değil, sağlık açısından da cildimizin temizlik ve bakımına özen göstermek yaşımız ilerledikçe oluşacak kırışıklık ve deformasyon gibi problemlerin önlenmesi bakımından çok faydalıdır. Cilt bakımı cildin asitlik derecesini düzenlemek, gözeneklerin temizlenmesini ve sıkılaşmasını sağlamakta en önemli unsurdur.
Cilt bakımı akne, sivilce tedavisi, hücre onarımı, nem oranının düzenlenmesi ve ince çizgilerin azaltılması için uygulanıyor.
Problemsiz ciltlerde ayda bir kez, ergenlik çağındaki sivilce problemleri için 15- 20 günde bir cilt bakımı yaptırmak yeterli oluyor.
Cilt Tipleri
Normal Cilt:
- Temiz ve yumuşak görülüyorsa,
- Cildin dokusu ve rengi her yerde aynıysa,
- Kızarıklık yoksa yada çok azsa, yağlanma ve kuruma görülmüyorsa
- Güneşe hassasiyeti yoksa normal cilde sahipsiniz demektir. Nadir görülen bir cilt tipidir.
Karma Cilt:
Kozmetik olarak T bölgesi olarak bilinen yüzün yağlı alanları olan yanaklar, alın burun ve çene daha fazla yağlıyken diğer alanlarda kuruluk gözlenir. Normal karma ciltler için olan temizleme ürünleri, yağ dengesini sağlarken aynı zamanda cildin nem ihtiyacını karşılar. Yağ içermeyen güneşten koruyucular kullanabilirsiniz.
Kuru Cilt:
- T bölgesi denilen alın, burun ve çevresi kuru ise,
- Cildiniz soluk, gergin, donuk ise ve özellikle çenede pullanma oluyorsa,
- Ciltteki porlar ince ve küçük ise,
- Göz ve dudak çevresinde ve alında erken kırışıklıklarınız oluşmuş ise,
- Lekelenme nadir bir problem ise,
- Güneş ve soğuğa aşırı hassas ise, kuru cilde sahipsiniz demektir. Her yaşta görülebilmekle beraber en çok 30 yaş üstü kadınlarda rastlanılmaktadır.
Kuru ciltlerde kurutucu ve alkol içeren ürünler ciltten nemi söküp atacağı için tercih edilmemelidir. Hassas yumuşak sabun içermeyen likit bir temizleyici sonrası gliserin, hyaloronik asit gibi ürünlerle formüle edilmiş nem kaybını azaltan nemlendiriciler kullanılmalıdır. UVA ve UVB ışınlarına karşı koruyucu SPF15 ve üstü bir ürün yıl boyunca dışarıya çıkmadan yarım saat önce açıkta kalan alanlara uygulanmalıdır.
Yağlı Cilt:
- Özellikle T bölgesi yağlı ise,
- Burun, çene ve yanaklarda porlar geniş ise,
- Cildiniz yumuşak ve elastik ise,
- Akne ve lekelenmeye eğilimli ise, yağlı cilde sahipsiniz demektir.
Yağlı ciltlerde aşırı yağlı ürünler, hassas ciltlerde ise uygun daha az hasar verecek narin ürünler tercih edilebilir.
Yağlı ciltlere özgün yağ bağlayıcı likit veya jel şeklinde temizleyicileri tercih edin. Krem bazlı, kakao yağı, lanolin içeren sabunlardan uzak durun. Losyon şeklinde suyu çekip tutan maddeler içeren nemlendiricileri tercih edin. Ergenlik çağındaki gençlerde görülen hormon değişiklikleri nedeniyle yağlı ve akneye yatkın cildin temizliği ve doktor tarafından önerilen ürünlerin düzenli kullanılması önemlidir. Yağ içermeyen (oil-free) güneşten koruyucuları kullanın. Cildinize fazla parlak diyerek, yağı kurutmak için sert sabun, alkol, fırça, kese kullanmayın. Cilt temizliğini günde 2- 3 kezden fazla yapmayın.
Kırışıklık ve güneş hasarını önleyen en etkili ürün güneşten koruyuculardır. UVB ve UVA ışınlarına karşı koruyucu özelliği olan, güneşten koruyucu faktörü (SPF) 15 ve üzeri olan ürünler cildin yaşlı görünmesini önlemektedir. Düzenli olarak güneşten koruyucu kullanmak derin kırışıklıklar ve koyu lekelerin oluşmasını engellemektedir.