Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi
Yazar Neslişah Koç • 1 Mart 2024 • Yorumlar:
Çocuklarımıza mahremiyet eğitimi verilmesi ruh ve beden sağlıklarını korumak, güvenliklerini sağlamak amacıyla oldukça önemlidir. Mahremiyet eğitimi, korku ve endişe yaratmadan günlük yaşamın seyri içinde doğal olarak verilmelidir, verilirken bazı kaynaklardan yararlanılabilir (Kitap, video vb.). Ayıp, yasak, günah gibi kelimeler yerine mahrem kavramının kullanılması, çocukların duygusal gelişimi için önemli olacaktır. Yetişkinlerin çocuğa dokunacağı durumlarda çocuğa nedenini açıklayarak yaklaşması ve müsaade istemesi mahremiyet alanı sunarken istemediği durumları dile getirmesi için teşvik edici olacaktır. Çocuk bedenine dokunulmasını istemediği durumlarda ise çocuğa itiraz etme hakkı tanınmalıdır. Çocukları severken ya da onlarla oynarken orantısız güç kullanarak kendilerini güçsüz ve çaresiz hissetmesinden kaçınmalıdır. Çocuklara mahrem bölgeleri tanıtılmalı ve ihlal edilmesi durumlarda öncelikle “Dur” uyarısını yapmasını, devam eden durumda tepki vermeleri, bağırmaları, kaçmaları veya yardım istemeleri gerektiği öğretilmelidir. Yine böyle bir durumda karşılaşıldığında ve “Bunu kimseye söyleme, bu bir sır” şeklinde tepki alma ihtimallerini göz ederek “İyi sır ve Kötü sır” kavramlarının öğretilmesi gerekmektedir. Mahremiyetlerine yönelik kendilerini rahatsız hissettikleri durumlarda sizlere veya güvendikleri bir yetişkinle paylaşmaya teşvik edilmelidirler. Çocuklara telefon numaranız, adresiniz, 112 acil gibi önemli numaralar ve bilgiler mutlaka öğretilmelidir.
1- Özel Alan Tanımlama:
0–3 yaş bebeklik dönemi dâhil, çocuğun özel alanlarını tanıması gerekmektedir. Bu tanımlama yapılırken bir oyuncaktan veya görselden faydalanabilir. Öğrenme aşamasından sonra gizleme eylemini öğrenmesi, özel bölgelerine yalnızca anne-baba/bakım veren ve gerekli durumlarda sağlık profesyonellerinin güvendiği birinin yanında dokunabileceğinin öğretilmesini ve özel bölgelerin ve özel alan kurallarının herkes için geçerli olduğunu, kendisinin de başkalarının özel bölgelerine dokunmaması ve bu konuda dikkat etmesi gerektiğinin vurgulanmasını gerekir. Çocuklarda ‘o daha anlamaz ’ diye düşünerek çocuğun özeline saygı duyulmaması mahremiyet algısı oluşturmasında sekte vuracaktır.
2- Karar Verme ve Hayır Deme Hakkı:
3–6 yaş arasında çocuğun yaptığı tercihlere saygı duyulması, sorumluluk alması için teşvik edilmesi önemli olacaktır. Bu durumlarsa sorumluluklarını yerine getirme şekline olabildiğince az müdahil olunması, gerekirse sözel yardım edilmesi çocuğun kendine güvenmesi için önemlidir. Çocuğun yapmak istemediği bir eyleme zorlanması ya da sürekli çocuk adına karar alınması bu süreci olumsuz etkilemektedir. Özgüven, çocuğun sınır ihlali yaşaması durumunda kendini koruyabilmesi ve ifade edebilmesi için çok değerlidir. Bu durumda çocukta özgüven aşılarken aynı zamanda ikincil bir kazanç elde edilmektedir. Çocuk deneyimleyerek ve çabalayarak öğrenmiş olacaktır.
6–12 yaş arasında ise çocuğun sosyal alanlarda hayır deme hakkının olduğunu bilmesi, bir başkası hayır dediğinde karşısındakinin güvenli alanına saygı duyması gerektiği üzerinde durulması gerekmektedir.
3- Cinsel Organ Sevgi Objesi Yapılmamalıdır.
Çocukların cinsel organlarına izinleri olmaksızın dokunmak; istememelerine rağmen sarılmak, öpmek gibi davranışlar çocukların mahremiyet algısına zarar verebilmektedir. Bu nedenle onlar istemiyorsa teması kesmek gerekir. Bu süreçte “iyi dokunuş ve kötü dokunuş” kavramları çocuğa verilmelidir. İyi dokunuşlar sevdiğin, güvendiğin kişilerin istediğin zamanda sana dokunabilmeleri; kötü dokunuşlar ise tanımadığın, güvenmediğin insanların sana istemediğin halde dokunmaya çalışıyor olması şeklinde aktarılmalıdır. (Bunları aktarırken materyallerden faydalanılabilir.) Kötü bir dokunuş hissettiğinde bunu rahatlıkla ifade edebileceği belirtilmeli, kimlere söylemesi gerektiğinden bahsedilmelidir.
Cinsel organlar/özel alanlar hiçbir dönemde çocuğu severken konu olmamalıdır. Mahrem alanlarına dokunarak sevmek, dudaktan öpmek, çocuğu cinsel organıyla övmek ya da yermek kaçınılması gereken davranışlardandır ve özel alan ihlali olarak değerlendirilmektedir.
4- Özel Alana ve Mahremiyete Saygı
Çocuğa vücudundaki özel alanlar kadar bir başkası ile arasında ne kadar mesafe olması gerektiği de öğretilmelidir. Böylelikle hangi davranışların kimler tarafından yapılıp yapılamayacağını, bireylerin birbirlerinin izni ve haberi olmaksızın ne kadar yaklaşabileceklerini öğrenecek ve kendisini daha rahat koruyabilecektir. Bu nedenle üzerini değiştirmesi gerektiğinde kendi başına yapamasa bile sadece anne veya baba, çocuk olarak ayrı bir yerde yapmak, kendisi yapmak istediğinde özeline saygı duymak ve desteklemek önemlidir. Yalnız kalmak istediğinde ebeveynleri/bakım verenleri dâhil olmak üzere belirlenen özel alanına çocuğun onayı olmadan girilmemelidir.
Kardeşleri (varsa) ile birlikte banyo yaptırılmamalı ve özel bölgelerine olabildiğince bakılmamalıdır. İç çamaşırı değişimi gibi temizliği ile ilgili konularda çocuk bilgilendirilmeli, yardım istemediği ve gerekli olmadığı sürece fiziksel müdahaleden kaçınılmalıdır.
Son olarak, anne ve babaların taciz ve istismar vakalarını engellemek adına yapması ve dikkat etmesi gerekenler ise;
-Çocuğun cinsiyeti ne olursa olsun bir yabancı(güvenmediği) ile aynı ortamda yalnız kalmaması gerektiğinin öğretilmesi,
-Kim olursa olsun zorla “öpme” “sarılma” gibi eylemleri yaptırılmaması, bu durumlarda hayır demeyi öğretilmesi,
-Toplu taşımada ya da başka durumlarda çocuğun başkalarının kucağına oturtulmaması,
-Çocukların küfür, uygunsuz şakalar ve el hareketlerinin olduğu durumlardan uzak tutulması,
-Sosyal medya kullanımlarının ebeveynler tarafından sürekli olarak takip edilmesi,
-Çocuğa arada birinin ona “bunu kimseye söyleme” şeklinde bir söylemi olup olmadığının uygun bir şekilde sorulması,
-Her gün sıcakkanlı bir tavırla “bugün bana anlatmak istediğin bir şey var mı?” sorusunun sorulması,
-Çocuklara gerekli durumlarda bağırma, itiraz etme, çığlık atma ve kaçma refleksinin öğretilmesi,
-Farklı bir eve gidildiğinde çocukların kapılar kapalı olarak yalnız kalıp oyun oynamalarına müsaade edilmemesi ve sık sık kontrol edilmesi olarak özetlenebilir. (Akcan, Toplumsal Duyarlılık Merkezi Bülteni)
Mahremiyet eğitimi verilirken ailelere yardımcı olabilecek kitaplardan bazıları şunlardır:
- Beni de Bedenimi de Seviyorum, Rayka Kumru
- Kızlar, Oğlanlar ve Beden Bilimi , Meg Hickling
- Bedenim Bana Ait , Pro Familia
- Anne Ben Nereden Geldim? , Ali Çankırılı
- Sır Versem Saklar Mısın? , Jennifer Moore Mallinos
- Kiko ve El
- Ben Nereden geldim? Miniklerin Dünyası, Sergi Camara & Teresa Herrero
- Anne Bu Ne?, Jülide sevim
- Çocuklar İçin Cinsel Eğitim Öyküleri, Yaşam Yanardağ Çelik
- Balyanaklar için mahremiyet kitabı, Saniye Bencik Kangal