Çocuklarda Sınır Koyma Ve Olumlu Davranış Geliştirme Yöntemleri
Yazar Duhan Şen • Psikolojik Danışman Ve Rehber • 6 Temmuz 2021 • Yorumlar:
-Neden Sınır (Kural) Koymalıyız ?
• Çocuklar planlı, yapılandırılmış ve geniş çerçevesi net olarak çizilmiş ortamlarda kendilerini daha çok güvende hissederler. - Hangi davranışları neden yapması gerektiğini ve hangi davranışları da neden yapmaması gerektiğini, öncelikle çocuğun bilmesi ve anlamlandırması gerekiyor. Bu da ancak doğru sınır (kural) koyma yöntemleriyle sağlanabilir.
• Çocuklarımız hayatlarının her döneminde uymaları gereken bir takım kurallarla karşılaşacaklardır. Örneğin okul döneminde okul kuralları, yetişkin olduğunda toplumsal kurallar, vatandaş olarak uyması gereken yasalar, iş hayatındaki kurallar gibi. Çocuğumuzun kurallarla iç içe olan bu toplumsal yaşama sağlıklı ve kolay uyum sağlayabilmesi için erken yaşlardan itibaren sınır ve kural kavramlarını tanıyıp bilmesi, davranışlarının sonuçlarını üstlenmeyi öğrenmesi gerekir. Bu da ancak doğru sınır (kural) koyma yöntemleriyle sağlanabilir.
• Nasıl Sınır (Kural) Koymalıyız ?
3 adımda doğru sınır (kural) koyma yöntemini
uygulayabiliriz:
1)Bilgilendirme: Öncelikle çocuğumuzun hangi davranışları neden yapması gerektiğini, hangi davranışları da neden yapmaması gerektiğini öğrenerek kendi dünyasında anlamlandırması gerekiyor. Örneğin ev ödevlerini neden yapması gerektiğini, ödevlerini yaparsa bu sayede yeni şeyler öğrenebileceğini, derslerinde başarılı olabileceğini, eğer ödevlerini yapmazsa okul hayatıyla ilgili problemler yaşayabileceğini, derslerinde başarısız olabileceğini yaşına uygun şekilde anlatabilirsiniz. Bilgilendirme adımında ki temel amacımız; çocuğumuzun kendi davranışlarının olumlu-olumsuz sonuçlarıyla ilgili bilgi sahibi olmasını sağlamaktır.
2)Haberdar Etme: Bir önceki adımda, davranışları ve olası sonuçları hakkında bilgilendirdiğimiz çocuğumuza artık bu ikinci adımda uyması gereken kurallardan ve uymadığı takdirde karşılaşacağı sonuçlardan bahsedebiliriz. Kurallarımızı oluştururken çocuğumuzu da işin içine katıp, onunda düşünce ve isteklerini dinlemeyi ihmal etmemeliyiz. Bu sayede çocuğumuzda; önemsendiği, düşünce ve isteklerine değer verildiği duygusunu oluşturabiliriz.
Anne-baba olarak bizim gözetim ve yönlendirmemizle, çocuğumuzun fikir ve isteklerini de alarak oluşturduğumuz bu kurallar bizim genel çerçevemizi, sınırlarımızı belirler. Örneğin kurallarımızdan biri “ev ödevlerini günlük planımızdaki ders çalışma saatinde yapmak” olsun.
Bu kuralı çocuğumuzla birlikte oluşturduk ve artık çocuğumuz kuraldan haberdar oldu. Tek bir nokta kaldı; o da eğer çocuğumuzun bu kurala uymadığı takdirde karşılaşacağı sonucu bilmesi. İşte biz bu sonuca “yaptırım” diyoruz. Yaptırımın cezadan farkı, çocuğumuzun yaptırım hakkında önceden bilgi sahibi olmasıdır. Ceza ise habersiz ve bir anda uygulanandır, uzun vadede işe yaramaz. Karşılaştığı yaptırımın sebebi hakkında daha önceden bilgilendirilmiş olan çocuk ise neden bu yaptırımla karşılaştığını bilir, anlamlandırır ve tekrar aynı yaptırımla karşılaşmamak için davranışlarını düzenlemeye çalışır. Aynı zamanda davranışlarının sorumluluğunu da almayı öğrenmiş olur.
Örneğin; yaptırımımız “ eğer ödevlerini günlük plandaki ders çalışma saatinde yapmak istemez ve yapmazsan, çizgi film izleme hakkını bu günlük kaybedeceksin.” şeklinde ifade edilebilir.
•Koyduğumuz kural ve yaptırımlar açık, net ve anlaşılır bir dilde olmalıdır
•Kural yerine getirilmediği zaman yaptırım, kural yerine getirilip günlük plana uyulduğu zamanlar ise çocuğumuzu maddi manevi ödüllerle pekiştirmeyi unutmayalım. Belirli aralıklarla pekiştirilen çocuk doğal olarak
günlük plana ve kurallara uymak için motive olacaktır.
3)Uygulama: Anne-baba olarak belki de en çok zorlandığımız adım bu olabilir. Kuralları ve yaptırımları belirlemişizdir ancak sürekli uygulama aşamasında aksaklıklar çıkmıştır. Genellikle karşılaşılan durumlar “Çocuğuma kıyamıyorum.” ve anne babaların birisinin kural ve yaptırımları uygulayıp, diğerinin uygulamamasıdır. Bu da çocuk karşısında tutarsız bir tavır sergilemek demektir.
İlk 2 adımı uyguladıktan sonra çocuğumuzun hala kurallara uymamakta ısrar ettiğini veya olumsuz davranışını sürdürdüğünü gözlemliyorsak, önceden çocuğumuzla beraber belirlediğimiz yaptırımları uygulamaya geçebilirsiniz.
Örneğin; eğer o gün ev ödevlerini günlük ders çalışma saatinde yapmadıysa, çizgi film izleme saatini sebebinide belirterek elinden alabilirsiniz.
“ Bugün ödevlerini, beraber belirlediğimiz günlük ders çalışma saatinde sana hatırlatmama rağmen yapmak istemedin, yapmadın. Bu yüzden çizgi film izleme saatini bugünlük kullanamayacaksın. Eğer yarın günlük ders çalışma saatimize uyar ve ödevlerini yaparsan, tekrar çizgi film izleme saatine kavuşabilirsin.” şeklinde ifade edebilirsiniz.
•Unutmayın; uygulanan yaptırım çocuğun kendisi ve kişiliğiyle ilgili değil, göstermiş olduğu olumsuz davranışıyla ilgilidir. Bu bağlantıyı (davranış-yaptırım) yaşına uygun olarak çocuğa açıklayarak, anlam dünyasında doğru bağlantılar oluşturmasını sağlamalıyız