Çocuklarda ve Ebeveynlerde Oluşan Okul Kaygısı
Yazar Aysu Güneş Şimay • 10 Eylül 2024 • Yorumlar:
KAYGI NEDİR?
Nedeni belli olmayan, ortada hiçbir somut tehlike olmamasına karşın kişinin yaşadığı huzursuzluk, tedirginlik hali kaygı (anksiyete) olarak adlandırılmaktadır.
Tehlike veya tehdit olarak algılanan durumlarda ortaya çıkan; duygusal, davranışsal, fiziksel değişiklikler ve tepkilerin yer aldığı, otomatik, sağlıklı ve doğal bir yanıt mekanizmasıdır.
OKUL KAYGISI NEDİR?
Okul çağındaki çocukların okula gitmek istememesi, okula gitmeyi reddetmesi ve okula gitmek konusunda duygusal olarak zorluk yaşaması şeklinde tanımlanmaktadır. Anaokuluna yeni başlayan ve ilkokula giden çocuklarda okul korkusu sık görülmektedir. Spesifik bir korku değildir altında birçok neden yatabilir. Esas neden ayrılma kaygısıdır. Ayrılma kaygısı okul kaygısı olarak yansır. Ayrılma kaygısı olan çocuk genellikle ebeveyninden ayrılmaktan kaygılanır. Dolayısıyla okul kaygısı olan çocukların anneleri de okul kaygısı yada ayrılma kaygısı yaşarlar. Her çocuğun okulla alakalı kaygısına karşılık vereceği tepki annenin kaygısını ortaya çıkarır, annenin kaygısı çocuğa yansır. Çocuk annedeki kaygıyı görürse çocuk daha çok kaygılanır.
İlkokul birinci sınıf, hem çocuklar hem de aileleri için önemli bir geçiş dönemidir
İlkokul birinci sınıf öğrencilerinin aileleri için okul kaygısı, çocuklarının okula başlama süreciyle ilgili endişelerinden kaynaklanabilir. Bu kaygılar genellikle çocuklarının eğitim hayatına uyum sağlama, akademik başarı, sosyal ilişkiler ve genel güvenlik konularında ortaya çıkar. Ailelerin bu kaygıları nasıl yöneteceği ve çocuklarına nasıl destek olabileceği konusunda bazı öneriler şunlardır:
1. Bilgi Sahibi Olmak
Okul Hakkında Bilgi Edinmek: Okulun kuralları, programı ve öğretmenler hakkında bilgi sahibi olmak, ailelerin kaygılarını azaltabilir.
Çocuğun İhtiyaçlarını Anlamak: Çocuğun akademik ve duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve buna göre hareket etmek önemlidir.
2. Çocukla İletişim Kurmak
Açık İletişim: Çocukla okul hakkında açık ve dürüst bir şekilde konuşmak, onun endişelerini dinlemek ve anlayış göstermek, kaygıları azaltabilir.
Olumlu Bir Tutum Sergilemek: Okul hakkında olumlu konuşmak ve çocuğa bu sürecin normal olduğunu hissettirmek önemlidir.
Rutini Oluşturmak
Günlük Rutin: Sabahları ve akşamları belirli bir rutin oluşturmak, çocuğun kendini güvende hissetmesine yardımcı olabilir.
Hazırlık: Çocuğun okul malzemelerini ve kıyafetlerini önceden hazırlamak, sabahları daha az stresli hale getirebilir.
.4.Destek Sağlamak
Okul ve Öğretmenlerle İşbirliği: Çocuğun öğretmenleriyle düzenli iletişim kurmak ve gerektiğinde okuldan destek almak, çocuğun uyum sürecini kolaylaştırabilir.
4.Destek Sağlamak
Sosyal Destek: Çocuğun arkadaşlarıyla zaman geçirmesine ve sosyal becerilerini geliştirmesine destek olmak önemlidir.
5. Kendi Kaygılarını Yönetmek
Kendi Duygularını Tanımak: Ailelerin kendi kaygılarını fark etmeleri ve bunları sağlıklı bir şekilde yönetmeleri önemlidir.
Destek Almak: Gerekirse bir uzmandan yardım almak veya benzer deneyimleri yaşayan diğer ailelerle konuşmak faydalı olabilir.
6. Çocuğa Güven Aşılamak
Kendine Güven: Çocuğa kendi yeteneklerine güvenmesi için cesaret vermek ve küçük başarılarını takdir etmek, onun kendine olan güvenini artırabilir.
Bağımsızlık: Çocuğun küçük sorumluluklar almasını teşvik etmek, onun bağımsızlık duygusunu geliştirebilir.
EBEVEYNLERE 16 TAVSİYE
1-Eve en yakın okul tercih edilmeli.
2-Çocuğu okula götürmeden önce okulu ve öğretmenini tanıyın ve bilgi sahibi olun.
3-Çocuğu okula götürürken orada neler yaşayacağına dair çok açıklama yapılmamalı. Bu çocuğun kaygı düzeyini artırır. Kısaca “Öğretmenin ve arkadaşların olacak” denilmeli.
4-“Biz seni, sen izin verene kadar bahçede bekleyeceğiz, alışınca bize gitmemizi söylersin”, “Biz yine seni almaya geleceğiz, biz seni hiçbir yerde, okulda da sürekli bırakmayız” gibi açıklamalar yapılmalı.
5-“Sınıfta oturamayız, okul kurallarına uymaz” denilmeli.
6-Sakin ve rahat görünülmeli. Bu çocuğu da olumlu etkiler.
7- İlk günlerde okuldan biraz kalıp “bugün bu kadar” denilmeli ve bu süre yavaş yavaş artırılmalı.
8-Okula gitmezse, evde kalma seçeneği sunulmamalı.
9-Kardeşi doğacaksa, doğumdan 6 ay önce okula alıştırılmalı. Böylece kardeşinin annesini alacağı tehdidi yaşamaz.
10-Mümkünse bir gün anne, bir gün baba sırayla çocuğu almalı.
11-Çocukların okula gitmek istememesinin altında yatan neden araştırılmalı. Bunlar; arkadaşlarıyla sorun yaşaması, kıyafetiyle alay edilmesi, öğretmeninin davranışı, yemekleri sevmeme, uyku istememe vb. olabilir.
12-Okul sendromu yaşayan çocukla duyguları konuşulmalı, ikna edilmeye çalışılmalı ve gerekirse bir uzmandan yardım alınmalı.”
13-Çocuğunuz okula gidemiyorsa, onunla tartışmaktan kaçının ve üniformasını giymesi veya okula yürüyerek gitmesi gibi küçük başarılarında onu destekleyin, içeri giremese bile.
14-Çocuk hangi aşamada sorun yaşıyorsa o davranış önce ve sonrasında o-pekiştireçler ele alınmalı anne-baba ve çocuğun davranışları incelenmeli beraber bir yol izlenmeli.
15-Çocuğu okula götürürken sert zarar verici davranışlardan uzak durulmalıdır.
16-Sert ve zarar verici davranışlar çocuğa daha fazla zarar verirken okul kaygısını tetikler.
OKUL KAYGISININ TEDAVİSİ
-
Her kaygı sorunları gibi okul kaygısı da tedavi edilebilir.
-
Tedavide en önemli nokta psikoterapidir.
-
Çocuğun, annenin ve babanın kaygısının azaltılmasıdır.
-
Çocuğun aşamalı şekilde okul kaygısı ile yüzleşmesidir.
-
Zaman kısıtlaması olan durumlarda uzman gözleminde ilaç tedavisi de kullanabilir.
-
Okulla ve öğretmenle iş birliği yapılmalıdır.
Çocuğun takıldığı ilk adımı ebeveynleri ile beraber atlatmak gereklidir.
UZMAN KLİNİK PSİKOLOG
AYSU GÜNEŞ ŞİMAY