Çocukların Şiddet Haberlerine Maruz Kalmasının Psiko-Pedagojik Açıdan Etkileri ve Koruyucu Yaklaşımlar
Yazar Ceyda Doğan Ülker • 15 Ekim 2024 • Yorumlar:
Günümüz dünyasında medya, her yaştan bireyin yaşamını doğrudan etkilemekte. Özellikle dijitalleşmenin artmasıyla birlikte, çocuklar da haber akışlarına daha kolay erişim sağlıyor. Ne yazık ki, haberlerde sıkça yer alan şiddet içerikli olaylar, hayvanlara yönelik saldırılar ve genel toplumsal şiddet, çocukların ruhsal dünyasında derin izler bırakabiliyor. Bu makalede, çocukların şiddet haberlerine maruz kalmasının psiko-pedagojik etkilerini ve ailelerin bu konuda nasıl koruyucu adımlar atabileceğini inceleyeceğiz.
Çocukların Şiddet Haberlerine Maruz Kalması: Güven ve Dünya Algısının Sarsılması
Çocuklar, çevrelerindeki dünyayı büyük ölçüde gözlem ve deneyim yoluyla anlamlandırırlar. Ailelerinin ve çevrelerinin güvenli olduğunu varsayan çocuklar, şiddet içerikli haberlerle karşılaştıklarında bu güven duyguları sarsılabilir. Özellikle hayvanlara yönelik saldırılar gibi savunmasız canlılara yapılan kötülükler, çocukların empati ve merhamet gelişimini olumsuz etkileyebilir.
Dünyayı keşfetme ve anlamlandırma sürecinde olan bir çocuk için bu tür haberler, çevresindeki dünyayı daha tehlikeli, acımasız ve güvensiz olarak algılamasına neden olabilir. Bu durum, çocuklarda kaygı bozuklukları, güven sorunları ve ilerleyen dönemlerde sosyal ilişkilerde zorluklara yol açabilir. Çocuklar bu olumsuz deneyimleri yaşam alanlarına taşır ve bazen oyun, bazen konuşma yoluyla dışavururlar.
Şiddet Haberlerinin Empati Gelişimi Üzerindeki Etkileri
Çocukların sosyal gelişiminde empati becerisi önemli bir rol oynar. Diğer bireylerin duygularını anlayabilme, acılarına ortak olabilme ve onlara yardım etme dürtüsü, empati ile şekillenir. Hayvanlara yönelik şiddet haberleri, çocuklarda bu duyguyu zedeleyebilir ve empati yerine korku, endişe veya öfke geliştirmelerine neden olabilir. Bununla birlikte, sürekli olarak şiddet haberlerine maruz kalan bir çocuk, duygusal duyarsızlaşma yaşayabilir. Bu durum, ilerleyen yıllarda sosyal ilişkilerinde empati eksikliğine ve antisosyal davranışların gelişmesine zemin hazırlayabilir.
Şiddetin Normalleşmesine Karşı Çözüm Yolları
Çocukların sürekli şiddet içerikli haberlere maruz kalması, şiddeti bir çözüm aracı olarak normalleştirmelerine yol açabilir. Özellikle televizyon, internet ve sosyal medyada sıkça karşılaşılan bu görüntüler, şiddetin sıradan bir olay gibi algılanmasına neden olabilir. Bu durumda çocuklar, oyunlarında veya sosyal etkileşimlerinde şiddeti bir davranış modeli olarak benimseyebilirler.
Aileler bu noktada bilinçli bir şekilde müdahale etmeli ve şiddet karşıtı değerleri çocuklarına aşılamalıdır. Şiddetle ilgili görüntülerin izlenmesini sınırlamak, bu olaylarla ilgili açıklamalar yaparken çocukların yaşlarına uygun bir dil kullanmak önemlidir. Çocuklara, şiddetin kabul edilemez olduğu ve her zaman alternatif çözüm yolları bulunduğu öğretilmelidir.
Ebeveynlerin Rolü: Koruyucu ve Yapıcı Yaklaşımlar
Çocukların medya kaynaklarından uzak kalmaları neredeyse imkânsız hale gelmişken, ebeveynler ve eğitimciler, çocukları bu tür olumsuz haberlerin etkisinden korumak için önemli bir rol oynar. Çocuklarla şiddet haberleri hakkında konuşmak, onların duygularını anlamalarına ve bu duygularla başa çıkmalarına yardımcı olmak için fırsat yaratır. Ebeveynlerin yapıcı bir yaklaşım sergilemesi ve çocukların güven duygusunu yeniden inşa etmeleri, olumsuz etkileri hafifletebilir.
Koruyucu Adımlar:
1. Yaşa Uygun Açıklamalar: Çocuklara şiddet içeren haberler hakkında bilgi verilirken, yaşlarına uygun ve anlayabilecekleri bir dil kullanmak gerekir. Korku yaratmadan, olayların yanlış olduğunu ve bu tür davranışların kabul edilemez olduğunu anlatmak önemlidir.
2. Duygusal İfade Alanı Sağlamak: Çocuklar korku, kaygı veya üzüntü hissettiklerinde, bu duygularını ifade etmelerine izin vermek onların psikolojik sağlığı açısından faydalıdır. Ebeveynler bu noktada çocuklarını dinlemeli, onlara güven vermelidir.
3. Olumlu Değerlerin Pekiştirilmesi: Empati, yardımseverlik, hayvan sevgisi gibi değerleri çocuklara aşılamak, şiddete karşı duyarlı bir birey olarak gelişmelerini sağlayacaktır. Hayvanlarla olan etkileşimleri teşvik etmek ve onların haklarına saygı göstermeyi öğretmek, empati gelişimine olumlu katkı sağlayacaktır.
4. Şiddetten Uzak Çözümler Göstermek: Çocuklara, sorunlarla başa çıkma yöntemleri arasında şiddetin yer almadığını göstermek, problem çözme becerilerini güçlendirir. Ebeveynlerin bu noktada model olmaları ve kendi davranışlarıyla bu değerleri göstermeleri de büyük önem taşır.
Sonuç
Çocukların şiddet haberlerine maruz kalması, onların ruhsal gelişiminde derin yaralar açabilir. Güven duygusu, empati gelişimi ve şiddetle baş etme becerileri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilecek bu süreçte, ailelerin bilinçli yaklaşımı büyük önem taşımaktadır. Çocukların sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişim gösterebilmeleri için, onları şiddet içeriklerinden korumak, duygusal farkındalıklarını geliştirmek ve olumlu değerlerle beslemek şarttır. Çocukların geleceği, sevgi ve anlayış dolu bir dünyada büyümeleri için attığımız adımlarla şekillenecektir.
Ceyda Doğan Ülker