Çocukta Kardeş Kıskançlığı
Yazar Deniz Akıncı • Psikolog • 4 Ekim 2017 • Yorumlar:
Tüm çocuklardaki görülen bir durumdur. Kardeş kıskançlığı bir dereceye kadar normal kabul edilir. Önemli olan bu durumun derecesidir. Ona çocuk ilgiyle büyü ve bu ilgiye alışır. Yeni şartlar altında kendine bir kardeş geleceğini öğrenmek çocuk bilinçaltında eskisi kadar sevilmeyeceğini, ilginin azalacağı ya da tamamen kardeşine kayacağını düşünür. Bu durum ailenin çocuğa ve yeni gelecek bebeğe karşı söylemleri ile gelişir.
Önemli olan büyük kardeşin bebeğe bir zarar verici davranışlarda bulunup bulunmadığıdır. Günümüzde kardeş kınkançlığı önlem alınmadığında oğlu derece üzücü hadiselere yol açabilmektedir.
Anne ve babalar doğum öncesinde çocuklarına kardeş geleceğini mümkün olduğunca kendisine oyun arkadaşı ve hayattaki en büyük yardımcısı sadece temelinde anlatmaktır.
Çocuk onun yerini alacak muhtemel bir tehdit olarak görmek yerine, birlikte oyun oynayacakları, birbirlerini çok sevecekleri hatta yaramazlıklarını birlikte yapıp daha az azar işitecekleri gibi bir çok sevimli düşünce ile kıskançlıktan vazgeçer ve yeni iç içtenlikle destekler.
Bununla birlikte, doğumdan sonra da devam ettirmek çok önemlidir. Yeni doğan kardeşe yapılan söylem ve davranışlar asla abartılmamalı ve büyük kardeşe aynı şekilde muamele yapılmalıdır. Örneğin bebeğin karnı doyurulurken büyük kardeşe bir şeyler hazırlanmalı ve birlikte beslenmeleri sağlanmalıdır.
Yemekten sonra anne ve babanın büyük kardeşe "haydi şimdi oyun vakti" söylemiyle küçük kardeşi sevdirmeye yöneltmek bebeğe dokunarak, severek oyun oynadığını düşünmesi çocuğun kıskançlık düşüncesini ortadan kaldırarak kardeşini sevmesini mümkün kılar
Belirttiğimiz gibi bu problemin çözümü çocuğun yeni kardeşe olduğu algısını yönlendirmekten geçmektedir. Ancak bütün bu çabalara ve yönlendirmelere rağmen kıskançlık devam ediyorsa ve bu kıskançlığın derecesi gün geçtikçe artıyorsa derhal bir uzmandan destek alınmalıdır.
Günümüzde bir kız çocuğu görülen ve sayısı onu geçen gün artan saldırganlık davranışı, çok ciddi sorunların yattığı bir durumdur. Unutulmamalıdır ki hiç bir çocuk kendiliğinden saldırgan olmaz. Yaşamında bu davranışı tetikleyen bir çok sebep olabilir.
En basit örneği izlediği ya da maruz kaldığı şiddet içerikli yayınlarıyla. Bu ebeveynlerin izlemekte bulunanları dizilere maruz kalmasıyla de olabilir, kendi izlediği çizgi filmi gibi yayınlarla da olabilir. Aslı saldırganlık davranışını ortaya çıkaran sebeplerin arasında bu örnek en masum sebep bile olabilir.
Ebeveynler tarafından sert cezalarla ve kurallarla karşılaşmak, anne babanın çocuğa karşı ilgisizliği, gelenekselleşmişme tarzlarından kaynaklanan şiddetin ve küfürünün iyi bir şey gibi lanse edilmesi, anne ya da babanın uzun süreli yokluğundan kaynaklanan güvenlik kaygısı ve arkadaş ortamında şiddetin kabul edilmesi gibi nedenler gösterilebilir.
Tüm bu sebepler oldukça vahim durumlar ve çocukta yaratılmış travmatuvar boyutu tahmin edilenden çok daha fazla olabilir. Bu nedenle çocukta saldırganlık yaratan sebep veya ortadan kaldırılmalı ve çözümü için mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır.