Coronavirüs Salgını Diş Tedavilerini Nasıl Etkiledi?

Peki bizim tedbirlerimiz ne olmalı?

Bilinen yanlışlar ve doğru yapılması gerekenler nelerdir?

Uzun zamandır ülkemizi ve tüm dünyayı etkileyen Covid-19 Virüsü biz Diş Hekimlerini de derinden vurdu. Tam üç ay boyunca hastalarımıza hizmet veremedik.

Peki bundan sonra Diş tedavilerimiz nasıl olacak?

Aslında diş hekimleri daha üniversitenin ilk yıllarında bulaşıcı hastalıklarla ilgili tüm bilgileri öğreniyor ve tedavi esnasında nasıl davranmamız gerektiğine dair eğitimler alıyoruz. 

 

Diş hekimliğinde çapraz enfeksiyon ve kontrolü en önemli konulardan biridir. Sağlık çalışanlarımız kan, tükürük gibi vücut sıvıları ve diğer hava, su, yüzey gibi çeşitli kontamine materyallerle olan enfeksiyonlara fazlasıyla açıktır.

Biz tüm hastaları potansiyel enfeksiyon taşıyıcısı olarak tanımlar ve tedavi ederiz.

 

Ağız içi salgıların 1mg’ ı yaklaşık 200-500 milyon mikroorganizma içerir.

Normal bir yetişkinin ağız florasında patojen ve non-patojenlerden oluşan ve 300’den fazla bulunan mikroorganizma türü ağız içinde denge halinde bulunmaktadır.

Ağız içindeki söz konusu mikroorganizmalar; Streptokoklar, Stafilokoklar, Laktobasiller, Viruslar, Mantar-Maya’lar olup çeşitli enfeksiyonlara neden olurlar.

 

Tükürük ve elle bulaşan ve ağızda primer enfeksiyona yol açan Herpes simplex virüsü HIV (Human Immunodeficiency Virus); HBV (Hepatit B Virus); EBV( Epstein Barr Virus); CMV ( Cito Megalo Virus); en sık rastlanan viral enfeksiyonlardan bazılarıdır.

 

Biz Diş hekimleri sadece Corona-Virüsüne karşı değil tüm bu patojenlere karşı hem kendimizi hem de siz değerli hastalarımızı korumalıyız.

 

Diş hekimliğinde bu dönemde yapılacak uygulamalarda, her hasta Covid-19 taşıyıcısı olarak düşünülmeli ve Corona salgınında diş tedavisi için buna göre önlemler alınmalıdır.

 

Peki Corona nedir?

 

Koronavirusler (CoV), soğuk algınlığından Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS-CoV) ve Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS-CoV) gibi daha ciddi hastalıklara kadar çeşitli hastalıklara neden olan büyük bir virüs ailesidir. 

Bulaşıcılığı çok yüksek bir virüstür. Öksürme, hapşırma veya ağız, burun ve göz mukozaya direkt temasla bulaşabilir.

 

Nasıl önlem alınmalıdır?

 

Bahsedilmekte olan 2 metre sosyal mesafe; ağız içi işlemler yapıldığı için hasta – diş hekimi arasında korunması mümkün değildir. Bu yüzden daha koruyucu ekstra önlemler alınmalıdır.

 

Klinik içinde alınması gereken önemlerden bazıları şunlardır:

 

* Kliniğe sadece tedavi olacak kişiler yalnız alınmalıdır.

* Tedavi öncesi sağlıklı olduğunu dair Sağlık Bakanlığı tarafından istenen onam formu doldurulmalıdır.

* Covid-19 şüpheli hastalar en yakın sağlık kuruluşuna yönlendirilmelidir.

* Covid-19 tanısı konan kişilerin acil tedavileri içinde tedavi gördüğü hekim ile kooperatif çalışılmalıdır.

* Diş hekimi asistanlarına sterilizasyon işlemleri ile ilgili eğitimler verilmelidir.

* Klinik içi bekleme odası mümkün oldukça kullanılmamalıdır.

* Her işlem sonrası çevre temizliği ve dezenfeksiyonu sağlanmalıdır.

* Tek kullanımlık aletler kullanılmalıdır.

* Klinik içerisinde çay ve kahve servisi olmamalıdır.

* Oda dezenfeksiyon sistemleri ile tedavi odaları, bekleme odası ve hasta kabul alanı steril hale getirilmelidir.

* Birden fazla hekim ile çalışan kliniklerde her hasta ayrı odalarda bakılmalıdır.

 

En dikkatli olmamız gereken an ise hasta tedavi edilirken motorlu aletler kullanıldığındadır. Bu esnada havada belirli bir süre asılı kalan, aeoresol diye adlandırılan, bir saçılım meydana gelir. Oda içerisindeki hava temizlenmelidir.

 

Peki tedavi için gelecek hastalarımız nelere dikkat etmelidir:

 

* Maskenizi tedaviye başlayana kadar çıkartmamalısınız.

* Telefon, tablet veya bilgisayar klinik içinde kullanılmamalıdır.

* Kliniğe girince ve çıkarken el hijyeni sağlanmalıdır.

* Yurt dışı geçmişiniz veya bir bağlantınız varsa 15 gün diş tedavisi acil olmadığı sürece yaptırmamalısınız.

* Randevunuza tam saatinde gidin veya 24 saat öncesi erteleyin.