Demans
Yazar Kübra Dinçtürk • Psikolog • 5 Kasım 2020 • Yorumlar:
Latince zihin anlamına gelen mens kelimesinden türemiştir ve demens zihnin yitirilmesi anlamına gelir. Latince’deki kullanım biçimiyle “yerleşmiş, var olan, edinilmiş olan zihnin sonradan yitirilmesi” anlamını taşımaktadır. Bu biçimiyle edinilecek olanın, yani zihnin “hiç edinilememesi” durumundan farklıdır. Böylelikle, demansı zihinsel gerilikler ya da Yunancasıyla oligofreni (yetersiz zihin), Latincesiyle amensiyadan (zihin yokluğu) etimolojik ve semantik olarak da ayırabiliriz. Herhangi bir zaman kesitinde bir demanslı hasta ile bir oligofrenik hastanın zihinsel özürlülük, ya da yeterlilik düzeyleri işlevsel olarak benzerlik gösterebilir, ancak demanslının edinsel nedenlerle (genetik ya da çevresel, sıklıkla da ikisinin birlikte etkileriyle) kendinde mevcut olan kapasiteyi yitirdiğini, oligofrenin ise gelişimsel nedenlerle bu kapasiteyi yetersiz edindiğini söyleyebiliriz. Öyleyse demansın tanımına, “erişkin merkezi sinir sisteminin hasarlanması sonucu gelişen zihinsel yeteneklerde bozulma” şeklinde başlayabiliriz.
Zihinsel yeteneklerde hangi tarz bozulma demans kavramını karşılar? Zihinsel yeteneklerde demansa özgü tarzda bozulma içinde, bozulan zihinsel yeteneklerin (ya da teknik terminolojiyle kognitif işlevlerin) sayısı, bu bozulmanın başlangıç tarzı, şiddeti, süresi ve doğal seyri, onu diğer bozulma tarzlarından ayırt edici olmaktadır.
Demans olarak nitelendirilebilecek bir zihinsel bozulma, tanımı gereği, öncelikle birden fazla kognitif işlevi bozmalıdır. Bu tanım uyarınca, örneğin serebro-vasküler olaylar sonucu gelişen sol ya da sağ hemisfer hasarlarına eşlik eden izole kognitif bozukluklar (afazi, ihmal, amnezi, vb.) demans çerçevesinde değerlendirilmezler.
Demans hastalığı (bunama), zihinsel becerilerin hastalık nedeniyle zayıflaması durumudur. Demansın en sık görülen nedeni, tüm demans hastaların en an yarısının muzdarip olduğu Alzheimer hastalığıdır. Bununla birlikte, beyni zayıflattığı için demans hastalığına yol açan 200 farklı hastalık vardır. Alzheimer hastalığının yanı sıra vasküler / kan dolaşımına bağlı demans hastalığı sıklıkla görülürken örneğin Lewy body demans hastalığı, Parkinson’a bağlı demans hastalığı ve frontotemporal demans hastalığı nadir görülür.Demans bir hastalığının sonucudur – yaşlılığın değil Demans riski yaşlılıkla birlikte artar ve bir hastalıktan kaynaklanmaktadır. Demansın yaşlılığın doğal bir sonucu olduğu bir efsanedir. Demans hastalığı belirtileri olan hastalıklardan sadece pek azı tedavi edilebilmektedir. Ancak hastalıklardan bazıları önemli veya daha az derecede tedavi edilebilmektedir. Bu nedenle, demansa hangi hastalığın yol açtığı ve tedavi için nasıl bir yol izlenmesi gerektiğinin tam olarak açıklanması önemlidir. SemptomlarDemans hastalığı olan insanların çoğu unutkanlık ve hafıza sorunlarından muzdariptir; ancak diğer zihinsel beceriler de etkilenmektedir.
Bunlara örnekler:
• Girişim ve eylem gücü
• Kelimeleri bulma ve cisimleri adlandırma kabiliyeti
• Yol bulma kabiliyeti (yön kestirme yeteneği)
• Hesap yapma kabiliyeti
• Kavrama ve sorun çözme
• Kişilerin adını hatırlama kabiliyeti
Demans hastalığında diğer insanlarla karşılıklı etkileşim de değişebilir. Sosyal beceriler ve duygusal yaşam değişebilir ve kişilik etkilenebilir. Bu, demans hastası bir kişinin diğer insanlarla karşılıklı etkileşimi kavramada zorluk çekmesi ve başkalarıyla empati kurma yeteneğini kaybetmesi anlamına gelmektedir. Çoğu kez durum bilinci de azalır. Tüm insanlar zaman zaman hafızalarının çalışmaması veya bir olayı ilk bakışta kavrayamama durumu ile karşı karşıya gelebilirler. Ancak sorunlar, demans hastalığı şüphesi için neden ortaya çıkmadan, günlük yaşamı kendi kendine yürütebilmesi için gerekli becerileri etkileyecektir. Hastalığın seyri nedenine bağlıdır. Demans hastalıklarının çoğu giderek artarlar ve tedavi edilemezler. Seyir süresi birkaç yıldan birkaç on yıla kadar değişebilir. Demansta en temel belirti hafıza, özellikle yakın hafıza bozukluğudur. Bellekle ilgili sorunlar nedeniyle o kişi yapılan konuşmaları hatırlamayabilir, biraz zaman geçince aklına yazdığını sandığı yeni öğrenilen bir ismi, telefon numarasını hatırlayamayabilir. Hastalık ilerledikçe geçmişte öğrenilen bilgiler de yavaş yavaş kaybolmaya başlar. Bununla birlikte aşağıdaki bilişsel sorunlardan en az biri de bellek bozukluğuna eşlik edebilmektedir.
Kelime bulma zorlukları, bazı kelimeleri hatırlamakta zorlanma veya yerine anlamsız başka bir kelime koyma da tipik bir sorundur
Beynin özellikle muhakeme etme, analiz etme fonksiyonlarını yürüten ön beyinde yürütücü işlevlerde bozulma. Bu işlevler insanın toplumsal yaşamını sürdürebilmesi için en gerekli olanlarıdır. Bu işlevlerdeki bozulma hasta yakınlarına garip gelen, bir türlü kabullenemedikleri davranışların ortaya çıkmasına yol açabilir. Bu yetenekler şunlardır: Yargılama, soyutlama, neden-sonuç ilişkisi kurabilme, uygunsuz dürtüleri bastırabilme, organize edebilme, sıraya koyabilme vb.
Bir hastanın nedensiz olarak saçma, mantıksız davranışlar sergilemesi, uygunsuz davranışların ortaya çıkması, olaylar arasında bağlantı kuramaması bu işlevlerdeki bozukluğa işaret etmektedir.
İnce ve karmaşık motor hareketlerde kusur olması, kolaylıkla yapılabilen bir hareketi (diş fırçalama, saç tarama) istendiğinde yapamama ya da taklit edememe ya da belli bir amaca yönelik seri halde yapılması gereken hareketlerin sırasını karıştırma. Bu beceri eksiklikleri, Alzheimer hastalığında sıklıkla karşımıza çıkabilir.
Duyusal uyaranları tanıma yeteneğinin kaybolması, duyusal sistemin normal olmasına karşın, duyusal uyaranları tanıma yeteneğinin kaybolmasıdır. Görsel olarak, bir nesnenin ne olduğunu ya da nasıl çalıştığını kendisine yalnızca görsel yolla sorulduğunda bilememektir.
Kişinin çok iyi bildiği mekanlarda bile yolunu kaybetmesidir. Erken evrede eve giden sokakları karıştıran bir hasta, hastalık ilerledikçe evdeki odaları da karıştırabilecektir.
Dikkat ve konsantrasyon bozukluğu, birçok yeni uyaranı fark etmek ve bunlardan en gerekli olanlarını seçip odaklanmak bozulmuştur.