Dental İmplant
Yazar Ece Çaycı Akkan • Periodontolog • 25 Temmuz 2018 • Yorumlar:
İmplant, vücut içerisine ve canlı dokulara yerleştirilen cansız maddeleri ifade eder. Dental implantlar ise, eksik olan bir veya birden çok dişin yerine, kaybedilen fonksiyon ve estetiği geri kazandıracak, cerrahi olarak çene kemikleri içine açılan yuvalara yerleştirilen titanyum esaslı vida veya kök şeklinde yapılardır.
Diş kaybı ile ortaya çıkan en önemli sorunlardan biri, ilgili bölgede çene kemiğindeki kayıptır. Ayrıca, diş çekimi sonrasında bölge boş bırakılırsa, zamanla çevredeki dişler boşluğu kapatma eğiliminde olacaktır. Bu da komşu dişlerde eğilme, karşıt çenedeki dişte/dişlerde ise uzama anlamına gelmektedir. Dişsiz bölgeye uygulanan dental implant, hem çene kemiğine çiğneme kuvveti ileteceğinden kemik erimesini önler, hem de çevredeki dişlere herhangi bir müdahalede bulunulmaksızın yer tutucu görevi görür.
İmplant nasıl planlanır? İmplant cerrahisinin uygulanabilmesi için en önemli kriter, uygulama planlanan bölgedeki kemik hacmidir. Bundan kasıt, kemiğin genişliği ve yüksekliğidir. Çevredeki anatomik oluşumlar (damarlar, sinirler, sinüs ve burun boşlukları vb.) ile implant arasında en az 2 mm, komşu diş ile implant arasında en az 1.5 mm, iki implant arasında en az 3 mm mesafe olmalıdır. İmplant cerrahisinden önce alınacak bilgisayarlı tomografi (BT) kaydı ile 3 boyutlu olarak ayrıntılı planlama yapmak ve uygulanacak implant sayısı, boyu ve çapına karar vermek en doğru yaklaşımdır.
Kimlere implant yapılabilir? İmplant, fiziksel gelişimini tamamlamış tüm bireylere uygulanabilir. İleri yaşlarda ise, cerrahiye engel herhangi bir sistemik sağlık sorunu bulunmadığı sürece implant uygulanabilir. Diyabet, hipertansiyon gibi sistemik hastalıklar varlığında, düzenli kontroller ve uygun ilaç kullanımı, ayrıca hastayı takip eden hekimin onayı ile dental implant cerrahisi gerçekleştirilebilir. Sigara kullanan hastalarda ise, buna ek olarak ağız bakım alışkanlıkları da yetersizse, implantın başarı oranı düşecektir. Böyle hastaların ağız hijyenine aksatmadan özen göstermesi ve sigarayı mümkün olduğunca azaltması önerilir.
Diş çekiminden hemen sonra implant yerleştirilir mi? Diş kaybı periodontal hastalık sebebiyle olmadıkça, diş çekilir çekilmez implant yerleştirilebilir. Ancak, periodontal hastalık nedeniyle kaybedilen dişlerin çevresinde halihazırda kemik kaybı var olduğundan, diş çekiminden sonra en az 2 ay iyileşme için beklemek gerekir. Bazen bu dişlerin çekimi cerrahi koşullar altında yapılıp çekimden sonra oluşan boşluğa kemik grefti veya biyomateryaller konulması düşünülebilir, böylece kemik hacminin artırılması amaçlanır.
İmplantın üzerine ne zaman, nasıl protez yapılabilir? İmplantın kemik içindeki stabilizasyonu iki aşamada değerlendirilir. Cerrahi sırasında implantın kemiğe sıkıca yerleşmesi, "birincil (primer) stabilizasyon" olarak tanımlanır. Primer stabilizasyon ne kadar güçlü ise, implantın kemik ile oluşturacağı "osseointegrasyon" denilen ikincil bağlantı da o denli eksiksiz olacaktır. İmplant cerrahi sırasında kemiğe uygun şekilde sıkışmıyorsa, bir miktar hareketliyse, çevresinde istenilen şekilde osseointegrasyon gerçekleşemez. Primer stabilizasyonu güçlü ve direkt olarak çiğneme kuvveti almayan implantlarda üst yapının (ağız içinde görünen kısım) erken yüklenmesi mümkündür. Erken yükleme, implant yerleştirildikten en az 2 hafta sonra yapılır. Standart implant cerrahilerinde ise, kemiğin tipi de yükleme kararında bir etkendir ve üst yapı için yaklaşık 3-6 ay beklemek uygundur. Bu süreçte hastanın, implanta kuvvet gelmeyecek şekilde geçici bir protez kullanması mümkündür.
İmplant cerrahisi:
- Tek diş eksikliklerinde,
- Bölgesel dişsizlikte,
- Tam dişsizlikte uygulanabilir.
İmplantların üzerine, eksik diş miktarına bağlı olmakla birlikte, sabit porselen üst yapılar veya hareketli protezler planlanabilir. Bu karar, vakadan vakaya değişeceğinden, hekim ile hastanın tedavi öncesinde planlama aşamasında tüm seçenekleri gözden geçirmesi ve uygun yöntemi birlikte seçmeleri önemlidir.
Yeterli kemik olmadığı durumlarda implant bir hayal mi? İmplant için yeterli kemik hacminin olmadığı durumlarda, ileri cerrahi teknikler düşünülebilir. Bunlardan en çok başvurulan yöntemler, sinüs yükseltme operasyonları ve kemik augmentasyonudur.
Uzun süren dişsizlik durumlarında, çene kemiği erimeye başlar. Bu durum, maksiller sinüs denilen kemik içindeki boşlukların sarkmasına sebep olur ve implantı yerleştirecek yeterli kemik yüksekliği bulunmayabilir. Bu durumda sinüs yükseltme operasyonları düşünülür.
Yine uzun süren dişsizlik durumlarında hem kemik yüksekliği hem de kemik genişliğinde kayıplar meydana gelir. Bu durumda, hastanın kendi kemiğinden elde edilecek blok şeklinde kemik ve/veya kemik grefti ile hacimsel artış sağlamak mümkündür. Bu cerrahi teknik, "augmentasyon" olarak adlandırılır.
Bu tekniklere ek olarak başka ileri cerrahi yöntemleri de mevcuttur. Burada önemli olan nokta, hastanın ve hekimin karşılıklı iletişimi, tedaviden beklentileri ve tüm bunlar ışığında doğru planlamadır.
İmplantın herhangi bir riski var mı? Ya vücudum implantı redderse? Canım yanacak mı? Vücudun implantı reddetmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Ancak, implant cerrahisi uygun koşullar altında yapılmazsa, enfeksiyon gelişimi söz konusu olabilir. Bu cerrahi muhakkak steril şartlarda yapılmalıdır, gerekli hallerde işlem sonrası ilaç tedavisi uygulanmalıdır. Dişlerin bakımı gibi implant ve çevresinin bakımı da çok önemlidir. Uygun ağız hijyeni sağlanmadığında, implant çevresinde, dişin çevresinde görüldüğünden çok daha hızlı ve şiddetli şekilde periodontal hastalık başlar ve kemik kaybı görülebilir. Bu tablo, ihmal edilirse, implantın kaybına dek gidebilir.